Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, güçlü bir toplumun temelini güçlü kadınların oluşturduğunu vurgulayarak, "İstiklal Mücadelemizin kahramanları Anadolu’nun cesur kadınlarından, bugün hayatın her alanında el emeği göz nuruyla emek veren, ilmi, fikri, irfanı ve erdemiyle geleceğimizi şekillendiren, hayatın anlamını güçlendiren kadınlara hayatımıza ve geleceğimize kattıkları değer için gönülden teşekkürlerimi sunuyor, tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü içten dileklerimle kutluyorum” dedi.

TBMM Başkanı Şentop, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Şentop mesajında, “Emekleri, fedakârlık ve mücadeleleriyle geleceğimizi şekillendiren, koşulsuz sevgileri ve merhametleriyle insanlığın umutlarını güçlendiren kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü tebrik ediyorum. Medeniyetimizin kadim ve eşsiz kültüründe kadınlar her alanda toplumun örnek ve öncüleri olmuşlardır. ‘Ana ata’ bilincimizin kökleri, binlerce yıl öncesinden bugüne kadınlara verilen değerle güçlenmiş ve uygarlıklar bu ehemmiyet ölçüsüyle gelişmiştir. ’İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin. Mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin?’ sözleriyle Gazi Mustafa Kemal Atatürk bu ehemmiyeti en veciz haliyle ifade etmiştir” dedi.

Şentop, mesajının devamında şu ifadelere yer verdi:

“Bugün dünyanın farklı coğrafyalarında ve kültürlerinde kadınların eğitimden sanata, spordan teknolojiye her noktada başarılarıyla geleceğe yön veriyor olması, insanlığın ve dünyanın geleceğine yönelik umutları da yeşertmektedir. Bu başarıları engellemeye, kadınların fedakarlıklarla örülü çabalarına gölge düşürmeye yönelik yaşanılan ayrımcılık ve haksızlıkların önüne geçmek için topyekûn eksiksiz mücadele elzemdir. Çağımızın en önemli meselelerinden biri olarak, kadına yönelik her türlü fiziki, ruhsal şiddet ve ayrımcılık bir insanlık suçudur. Şiddetle mücadelede alınacak önlemlerin etkinliği ancak milletçe öz benliğimizde var olan ‘cana ve canların haklarına değer verme’ yüksek bilincinin öne çıkmasıyla ve bu bilincin yetişen yeni nesillere aktarımıyla mümkün olacaktır. Günümüzde dünyanın dört bir yanında yaşanan savaşlar ve iç çatışmaların da en büyük mağdurlarının maalesef kadınlar ve çocuklar olduğunu unutmamak gerekmektedir. Savaşların ağır bedelleriyle evlerinden, hayatlarından ayrılmak, zorlu göç yolculukları yapmak zorunda kalmaktadırlar. Savaşların ve şiddetin her türünün bir an evvel son bulması, sadece bugünün değil, geleceğin ve insanlığın kurtuluşu için şarttır. Güçlü bir toplumun temelini güçlü kadınlar oluşturur. Cesur ve geleceğe güvenle bakan ve hayatın her alanında güçlü bir varlık gösteren kadınlar, milletçe istikbalimizin de garantisidir. İstiklal Mücadelemizin kahramanları Anadolu’nun cesur kadınlarından, bugün hayatın her alanında el emeği göz nuruyla emek veren, ilmi, fikri, irfanı ve erdemiyle geleceğimizi şekillendiren, hayatın anlamını güçlendiren kadınlara hayatımıza ve geleceğimize kattıkları değer için gönülden teşekkürlerimi sunuyor, tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü içten dileklerimle kutluyorum.”

(İHA)