TBMM Genel Kurulu’ndaki konuşmasında; küresel ısınmanın olumsuz etkilerinden bu sene en çok ülkemiz çiftçisi ve üreticisi zarar gördüğünü belirten MHP’li Öztürk konuşmasına şu şekilde devam etti: “Özellikle seçim bölgem Kırıkkale Keskin’de, Balışeyh’te, Delice ve Karakeçili ilçelerimiz ile Çerikli beldemizde çok ciddi kuraklık zararları oluşmuş, ürün tarlada kalmıştır. Bu minvalde eldeki imkânlarla yapılması gerekenlerin bir kez daha gözden geçirilmesi yerinde olacaktır. Çünkü ertelenen çiftçi borçlarının bir kısmının ödemeleri, Ekim sonu itibariyle tekrar başlayacaktır.

Üretim Maliyetleri Düşürülmeli

MHP olarak öteden bu yana; çiftçilerin ve hayvansal üreticilerin meselelerini, beklentilerini ve hedeflerini yakından takip etmekte olduklarını belirten milletvekili Öztürk ilgiyle izlenen konuşmasında; “Çiftçilerimizin sorunları vardır ve bunlar ilgili Bakanlıklarca etap etap çözülmektedir. Şu zorlu günlerde hükümetin çiftçilerimize yönelik adım ve kararları yerinde ve değerlidir. Ödenen desteklerin yanı sıra geçtiğimiz hafta; TBMM’de Milliyetçi Hareket Partisi’nin de desteği ile çıkardığımız önemli bir kanunla çiftçilerimize yapılan destek ödemelerinden alınan vergiler kaldırılmıştır. Bu kanun ile, bugüne kadar alınan 4 milyar TL vergi tutarı da çiftçilerimize iade edilecektir. Tüm bunlarla beraber; üretim maliyetlerinin aşağılara çekilmesi, finansman sıkıntılarının giderilmesi yönünde atılacak yeni adımlar da, çiftçilerimizin ve üreticilerimizin beklentisidir. Çünkü küresel ısınmanın neden olduğu kuraklık, aşırı yağış ve bazı nedenlerle ürünü yetişmeyen, çoğu bölgede ürünü tarlada kalan köylümüz, şimdilerde yeniden borçlanarak tarlasını ekmeye gayret göstermektedir.” dedi.

Borçları Erteleyelim Türk Çiftçisini Güçlendirelim

MHP’li Öztürk TBMM’deki konuşmasında; buğdayda dünya ihracatının % 20’sine sahip Rusya Federasyonu’nun buğday ihracatını durdurmasıyla, buğday başta olmak üzere tahıl fiyatlarının yükseldiğini belirterek; “Artık dünyada da ürün azlığı veya kıtlığı baş gösterebilecektir. Bu bakımdan ekim alanlarımızı büyütmek ve güçlendirmek adına, öncelikle Türk çiftçisinin elini güçlendirmeliyiz. Bir öneri olarak; Ekim ayının başında ödenmek üzere ‘ekim desteği’ veya başka bir isim altında çiftçilerimize daha güçlü bir destek sağlayabilmeliyiz. Yanı sıra tohum, mazot, gübre ve diğer girdi maliyetlerinin daha yoğun bir şekilde sübvanse edilmesi çiftçimizin yükünü alacaktır.  Beraberinde tüm çiftçilerin; Tarım Kredi Kooperatiflerine ve Ziraat Bankası’na olan mevcut borçlarının, şartsız bir şekilde faizsiz, masrafsız yapılandırılması veya ötelenmesi ile elektrik ve su borçlarının da affedilmesi yüzleri güldürecektir.” diyerek, bu genel beklentinin karşılanmasıyla çiftçilerin kışı huzurlu geçireceklerini belirtti.