- Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Antalya Milletvekili Abdurrahman Başkan partisinin “Milli Enerji Politikasının” Cumhur İttifakı çatısı altında ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle birlikte çok daha somut bir şekilde vücut bulduğunu ve hayata geçirildiğini görmenin sevindirici olduğunu bildirdi.

Türkmen doğal gazı konusunun projelendirilerek hayata geçirilmesinin Türk dünyası için büyük bir önem arz ettiğine dikkat çeken MHP’li Abdurrahman Başkan “Hatırlatmam gerekir ki; Genel Başkanımız Sn. Devlet Bahçeli Beyefendinin tam 21 yıl önce, Türkmenistan'a gerçekleştirdiği ziyarette, Türkmen Doğal Gazının taşınması konusunda attığı tohumların bugün yeşerdiğini görmek Türk milleti adına olduğu kadar Türk milliyetçileri için de önemlidir” dedi.

“Enerji Piyasası Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Dair Kanun Teklifinin” TBMM Genel Kurulundaki görüşmelerinde MHP Grubu adına söz alan Antalya Milletvekili Abdurrahman Başkan, şunları söyledi:

DIŞA BAĞIMLIĞIN AZALTILMASINDA ÖNEMLİ MESAFE KATEDİLDİ

“Enerji arz güvenliğini sağlamak, enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi, yerli ve yenilenebilir kaynakların değerlendirilerek ekonomiye kazandırılması, ülkemizin enerji alanındaki stratejik hedeflerine ulaşması için büyük önem arz etmektedir.

Bu minvalde atılan adımlar ve geliştirilen projeler ile birlikte stratejik öneme sahip “enerjide dışa bağımlılığın azaltılması” hedefine ulaşılmasında bir hayli mesafe kat edilmesine vesile olmuştur.

Bu sebeple; ülkemizin 2017 yılında açıkladığı “Milli Enerji ve Maden Politikası” bir irade beyanının yanı sıra bir vizyon belgesi olarak da tanımlanabilecektir.

Enerji arz güvenliğinin sağlanması, enerjide ve doğal kaynaklarda öngörülebilir piyasalar ile yerlileştirme başlıkları bu belgenin sacayaklarını oluşturmuştur.

HEDEFLERE ADIM ADIM YAKLAŞILIYOR

Türk asrının başlangıcı, Türkiye Yüzyılının temellerinin atıldığı ve daha sağlam atılacağı 2023 yılı sonuna kadar; rüzgâr enerjisinde 11.883 MW, güneş enerjisinde 10.000 MW, hidroelektrik enerjide 32.037 MW, jeotermal ve biokütlede ise toplam 2.884 MW kurulu güce ulaşılma hedefine adım adım yaklaşıldığı ve 2023 yılının sonunda bu hedefin yakalanacağı ortadadır.

Elbette bu başarı takdiri hak etmektedir.

SİLİVRİ DOĞAL GAZ DEPOLAMA TESİSİ GURUR KAYNAĞIMIZ

Silivri depolama tesisinin bulunduğu doğal gaz rezervuarı aslında Silivrililerin uzun zamandır tanıdığı ve her aşamasına tanıklık ettiği bir projedir.

Kuzey Marmara rezervuarı adıyla 1994 yılında keşfi yapılan, 1996 yılında bir doğal gaz üretim rezervuarı olarak faaliyete başlayan Silivri Depolama tesisi aşama aşama gelişim göstermiş, rezervuarın depolamaya uygun olduğunun tespit edilmesi üzerine fizibilite çalışmalarına başlanmış, 2007 yılında doğal gaz depolama tesisi olarak faaliyete geçmiştir.

Silivri doğal gaz depolama tesisi devreye alındığı ilk dönem olan 2007 yılında 1.6 milyar metreküp doğalgaz depolama kapasitesine sahip olduğunu hatırlatmamakta fayda görüyorum.

Geçtiğimiz Cuma günü Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan tarafında açılışı yapılan ve bugün Avrupa'nın en büyük doğalgaz depolama tesisi olarak gurur kaynağımız olan Silivri Doğal Gaz Depolama Tesisinin tamamen Türk Mühendislerinin takdire şayan çalışmalarıyla projelendirilmesi ve inşa edilmesi bir diğer övünç kaynağımızdır.

Yerli ve milli kaynakların seferber edilerek, beşeri potansiyelimiz kullanılarak Türk milletinin hizmetine giren Silivri Doğalgaz Depolama Tesisi; kıyıdan 3 - 4 km açıkta bulunan 2 deniz platformu, deniz altı ve kara boru hatları, yerli ve milli olarak geliştirilen otomasyon ve kontrol sistemleriyle birlikte 4.6 milyar metreküp doğalgaz depolama kapasitesine sahiptir.

AKDENİZ’DEKİ ARAMALAR BÜYÜK BİR ADIM

Diğer yandan Akdeniz’de gerçekleştirilen arama çalışmalarının hem tarihi hem de hukuki haklarımızın korunması adına atılan büyük bir adım olduğunu da hatırlatmak isterim.

Bu vesileyle; sadece Karadeniz havzasında değil, Akdeniz’de de enerjide bağımsız bir Türkiye’nin temellerini atan, sadece Türk milletinin değil dost ve kardeş ülkelerin haklarının da gasp edilmesinin önüne geçen çalışmalar imza atan kahramanlarımıza teşekkürlerimi sunuyor selamlarımı iletiyorum.

Hep birlikte şahitlik ediyoruz ki, yıllarca terörle anılan ve teröristlerin barınma alanları olarak bilinen Gabar Dağı kahraman Mehmetçiklerimizin başarılı operasyonlarıyla artık terörle değil petrol rezerviyle isminden söz ettirmektedir.

2022 yılında dünyada yapılan ilk 10 petrol keşfinden birisi olan "Gabar Dağı'nda 150 milyon net petrol rezervine sahip kuyularda günlük 5 bin 300 varil petrol çıkartılmaktadır.

Bu alana Şehit Astsubay Üstçavuş Esma Çevik’in isminin verilmesi, şehidimiz hatırasını yaşatmak adına büyük Türk Milletinin ahde vefasının bir göstergesi olmuştur.

Bu kapsamda yapılan ve yapılacak olan sismik araştırma, sondaj ve verimliliği artırıcı yöntemlerle Cumhuriyetimizin 100. yılında, Milli Enerji politikamız çerçevesinde günlük petrol üretimimizi 100 bin varile çıkartmak hedefi Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin yeni KIZIL ELMASIDIR.

ENERJİ ARZ GÜVENLİĞİ ÖNEMİNİ ARTIRIYOR

Enerji arz güvenliği son yıllarda yaşanan siyasi, ekonomik, sosyal ve askeri gelişmeler göz önünde bulundurulduğunda her geçen gün önemini arttırmaktadır.

Özellikle coğrafi konumu ve jeopolitik pozisyonu kendisine özgü olan Türkiye için çok daha büyük önem arz eder hale gelmiştir.

Böylesine kritik bir dönemde; Sayın Cumhurbaşkanımızın da katıldığı ve geçtiğimiz hafta Türkmenistan'da gerçekleştirilen, Türkiye-Azerbaycan-Türkmenistan Devlet Başkanları Birinci Zirvesinde gündeme gelen, Türkmen Doğal Gazının Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaştırılması, ülkemizin jeopolitik ve stratejik açıdan önemini bir kez daha gözler önüne ermiştir.

Türk asrının sadece Türkiye için önemli olmadığını gösteren, Türkistan coğrafyası için de önemli olduğunu gözler önüne seren toplantının ve gündeme gelen Türkmen doğal gazı konusunun projelendirilerek hayata geçirilmesi hiç şüphe yok ki Türk dünyası için büyük bir önem arz etmektedir.

21 YIL ÖNCE ATILAN TOPUMLAR YEŞERİYOR

Hatırlatmam gerekir ki; Genel Başkanımız Sn. Devlet Bahçeli Beyefendinin tam 21 yıl önce, Türkmenistan'a gerçekleştirdiği ziyarette, Türkmen Doğal Gazının taşınması konusunda attığı tohumların bugün yeşerdiğini görmek Türk milleti adına olduğu kadar Türk milliyetçileri için de önemlidir.

24 Haziran 2018 seçim beyannamemizde ifade ettiğimiz gibi; enerjinin ekonomik boyutunun yanı sıra siyasi, diplomatik, çevresel ve insanî boyutları da vardır.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak bu gerçeği göz önünde bulundurarak uzun vadeli bir enerji stratejimiz olduğunu da hatırlatmak isterim.

Bu sebeplerle; partimizin millî enerji politikası, dışa bağımlılığın en aza indirilirken enerji tedariki ve güvenliğinin sağlanmasını, enerjide verimliliğin ve millî kaynakların payının artırılmasını, hem üretim hem de tüketim aşamasında enerjinin çevre ve insan dostu olmasının temin edilmesini ilke ve hedef edinmiştir.

ENERJİ DİPLOMASİSİNİN GELİŞTİRİLMESİNE DESTEK

Enerji diplomasisi geliştirilmesini, başta Azerbaycan ve Türkmenistan olmak üzere, zengin enerji kaynaklarına sahip Türk cumhuriyetleriyle ikili anlaşmaların yapılmasını, bu ülkelerin kendi aralarında anlaşmaları için aracılık edilmesini, bu kapsamda “Türk Enerji Ticareti Birliği” kurulmasını, enerji sahasında başlayan bu birliğin ekonominin diğer alanlarına model olmasının sağlanmasını önemsiyor ve bu hedeflere ulaşılmasına vesile olacak çalışmaları âmâsız ve fakatsız desteklediğimizi ifade etmek istiyorum.

Bu manada; Milliyetçi Hareket Partisi’nin “Milli Enerji Politikasının” Cumhur İttifakı çatısı altında ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle birlikte çok daha somut bir şekilde vücut bulduğunu ve hayata geçirildiğini görmek sevindiricidir.

DEVLET BAHÇELİ’NİN SÖZLERİNİ HATIRLATTI

Son söz olarak Genel Başkanımız Sn. Devlet Bahçeli Bey’in şu ifadelerini Gazi Meclisimizde bir defa daha hatırlatmak istiyorum.

‘Bizim milliyetçiliğimizde...

Bilge Kağan’ın öğüdü vardır, Dede Korkut’un bilgeliği.

Yunus Emre’nin sevgisi vardır, Hacı Bektaş’ın erdemi.

Fatih’in vizyonu vardır, Mehmetçiğin cesareti.

Atatürk’ün önderliği vardır.

Başbuğumuz Alpaslan Türkeş çağrısı vardır.’

Bu duygu ve düşüncelerle heyetinizi bir kez daha selamlıyor kanun teklifinin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.”