Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, partisinin genel merkezinde düzenlediği haftalık basın toplantısında, Pençe operasyonlarının, devletin hudutlarının korunması ve terör unsurlarının etkisiz hale getirilmesi amacıyla meşru müdafaa hakkı kapsamında sürdürüldüğünü belirtti.
Hiçbir siyasi partinin, milli bir mesele olan harekata karşı çıkmaması gerektiğini vurgulayan Destici, "Mehmetçik vurdukça feryat edenlerin siyasi parti olmadığı herkes tarafından bir kez daha anlaşılacak, tescil edilecektir." diye konuştu.
Bu harekatla teröristlerden temizlenen yerlere, sınırların güvenliği için yeni üsler kurulacağını söyleyen Destici, "Bu operasyon 'bul-yok et-çekil' operasyonu değildir. Bu son operasyonlarımız 'temizle-yerleş' operasyonudur." dedi.
Terör örgütünün siyasi uzantılarının operasyonları gündemlerine aldıklarına işaret eden Destici, bu kapsamda yürüyüş, kitlesel eylem, sosyal medya dezenformasyonları ile kışkırtma dahil her yolu deneyeceklerini söyledi.
HDP yürüyüş kararı
HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven ve HDP Diyarbakır Milletvekili Musa Farisoğulları'nın milletvekilliklerinin düşürülmesi sonrası bu partinin aldığı yürüyüş kararını "mağdur üretme çabası" şeklinde yorumlayan Destici, "Ortada bir mağdur filan yok, ortada haklı bir mahkeme kararı ve bu kararın neticesi, hukukun gereği olarak yerine getirilen bir uygulama vardır." ifadesini kullandı.
Bunun bir demokrasi yürüyüşü olmadığını dile getiren Destici, yürüyüş kararının, tek başına suça, suçluya, teröre kurumsal desteğin delili olduğunu belirtti.
"Libya ile imzalanan tezkereye 'evet' demediler"
Libya ve Doğu Akdeniz konusunda atılan adımların da önemli olduğunu vurgulayan Destici, Osmanlının bakiyesi kardeş milletlerin çıkarları açısından verilen desteğin, değerli olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin bölgede gösterdiği etkinlikten bazı siyasi partilerin rahatsız olduğunu kaydeden Destici, "CHP başta olmak üzere, onun peşine takılan bazı siyasi partilerimiz ve PKK'nın siyasi organizasyonu olan HDP, buna şiddetle karşı çıktılar. Libya ile imzalanan tezkereye 'evet' demediler." diye konuştu.
"Tedbirlere uyarak koronavirüsü yok edebiliriz"
Yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) henüz bitmediğini hatırlatan Destici, tedbirler elden bırakıldığında, tavsiyelere uyulmadığında, rehavet ve gevşeklik gösterildiğinde vaka sayısındaki artışa hep birlikte şahit olunduğunu söyledi.
"Tedbir ve tavsiyelere uyarsak ancak o zaman koronavirüsü yok edebiliriz." uyarısında bulunan Destici, aksi takdirde salgının kendi kendine bitmesinin hayal olduğunu vurguladı.
Vaka artışlarının bu haftada iyi gözlemlenmesi gerektiğine dikkati çeken Destici, "Özellikle lise ve üniversite giriş sınavlarının ertelenmesi, bize göre tekrar gündeme alınıp değerlendirilebilir. İnsan hayatı her şeyden önemlidir ve gençler bizim geleceğimizdir." dedi.
Kıdem tazminatına ilişkin düzenleme
Kıdem tazminatına yönelik planlanan düzenlemenin neden yapıldığı konusunda bir açıklamanın olmadığını belirten Destici, "Kıdem tazminatıyla ilgili hususun açıklanması gerekiyor, böyle bir düzenlenmeye neden ihtiyaç var? Şahsen bizi ikna eden bir cevap bugüne kadar verilebilmiş değil." ifadelerini kullandı.
Emeklilik parası ve tazminatın her zaman aile hayatı için en önemli gelir kaynaklarından biri olduğuna işaret eden Destici, bazı vatandaşların bu parayla ev alacağını, çocuklarını evlendireceğini ya da çocuklarına daha iyi bir eğitim imkanı sunacağını vurguladı.
Kıdem tazminatıyla ilgili illa bir düzenleme yapılacaksa bunun iki aşamada olması gerektiğini vurgulayan Destici, şunları kaydetti:
"Bu hususla ilgili illa bir düzenleme yapılacaksa işçi ve işveren kesimleriyle mutabakat sağlanmalıdır. Mutabakat sağlanmadan asla böyle bir düzenleme dayatılmamalıdır. Bu, iş barışını bozar. Kıdem tazminatıyla ilgili, çalışan kesimlerimizin aileleri, asla hak kaybıyla karşı karşıya kalmamalıdır. Bu duruma azami dikkat edilmelidir."
