ABD Başkanı Bush dün akşam saatlerinde TSK'nin operasyonu bir an önce bitirilmesi yönünde açıklama yapmıştı. AKP Hükümeti emre uydu TSK birlikleri çekiyor.

lign="justify"> 21 Şubat günü PKK'ya karşı Irak'ın kuzeyine başlatılan operasyon bugün itibariyle sona erdi.

Ancak, operasyonun bugün birden bire sona ermesinin zamanlaması çok ilginç. Çünkü önce ABD Savunma Bakanı Robert Gates dün Ankara'ya gelmiş ve operasyonun en kısa sürede sona erdirilmesi gerektiğini söylemişti.

Gates'in bu açıklamalarına karşın Genelkurmay Başkanı Büyükanıt şöyle demişti "Kısa süre izafi kavramdır. Bir günde olabilir bir yılda. Birliklerimiz görevlerini bitirince dönecektir."

Arkasından Tayip Erdoğan'da "PKK'yı bitirmeden dönmeyeceğiz" gibi şatafatlı cümleler kurmuştu.

Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ise "Ne kadar gerekirse o kadar kalacağız" demişti.

Sormadan edemiyor insan, harekatı bu sabah sonlandırmak planlar dahilinde olsaydı yukarıdaki cümleler kurulur muydu? Hareketı bugün bitirecek olan böyle kesin ve net şekilde daha ordayız der mi?

Türkiye saati ile gündüz saatinde yapılan bu açıklamalardan sonra akşam saatlerinde ABD Başkanı Bush'tan açıklama geldi. Bush "Türkiye, olabildiğince hızlı hareket edip çekilmeli." dedi.

Görülen o ki, Bush'un açıklamalarını AKP Hükümeti emir telakki etmiş ve Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın kahraman Mehmetçiğe geri dönme emrini yollamasını sağlamışlar.

Bugün ise Genelkurmay'dan geri çekilmeyi anlatmak için "hedeflerimize ulaştık" şeklinde açıklama geliyor. Siz bunu külahıma anlatın.

Eğer Genelkurmay, bu geri çekilmeyi, dün ABD Savunma Bakanı'nın ve Bush'un açıklamalarından önce düşünmüş olsaydı, dün ABD yetkilileri ve basın önünde "işimiz henüz bitmedi daha dönmeyeceğiz" anlamına gelen cümleler kurmazlardı.

Yani bu çekilmenin tek bir açıklaması var. Bush AKP'ye emretti TSK çekildi. Bunun aksini iddia edenlerin söyledikleri de laf-ı güzaftan başka bir şey değildir.

Peki, soruyorum size, kahraman Türk ordusunu ve Türk Devletini bu şekilde rezil etmeye kimin ne hakkı var?

PKK'ya karşı kanıyla, canıyla kahramanca savaşan, vatanı için şehit olan Mehmetçikler, AKP Bush'un emriyle hareket etsin diye mi can verdiler?

Vatanın bölünmez bütünlüğü ve bağımsızlığı için savaşan o şehitlere, gazilere nasıl anlatacaksınız başka bir devletin siyasetçilerinin emriyle hareket ettiğinizi? Başka devletin emrinde olmanın, bağımsızlığını devretmek anlamına geldiğini, nasıl anlatacaksınız?

O şehit analarının yüzüne nasıl bakacaksınız? Şehit cenazelerinde şehitlere dediğiniz "kanın yerde kalmayacak" sözlerinin bedelini nasıl ödeyeceksiniz.

Yoksa, emir aldığınız Bush amcanız size bunları söylemedi mi?

Sonuç olarak çok açık ve net şekilde şu görülmüştür. Bush AKP'ye emretmiş ve AKP eliyle TSK çekilmiştir.

AKP'nin vatana ihanet anlamına gelen icraatlarına millet olarak zaten alışmıştık. Ve AKP'nin, ABD'den gelen her türlü açıklamayı da emir olarak telakki ettiğini de herkes biliyordu. Zaten bu tip haberleri sitemiz EtikHaber'de sık sık görmüşsünüzdür. Ama AKP'nin bu ihanetine TSK'nın nasıl alet olduğunu anlamakta güçlük çekiyorum.

Yaşar Büyükanıt Paşa'nın basının karşısına çıkıp Mehmetçiğin geri çekilmesi konusunda hangi siyasi iradeden, ne şekilde talep veya baskıda bulunulduğunu açıkça söylemesini bekliyorum. Bununla birlikte de AKP Hükümeti yetkilileri ABD Savunma Bakanıyla yapılan görüşmenin tutanaklarını ve başka kime ne söz verdilerse hepsini açıklamalıdırlar.

TSK'nın geri çekilmesinin AKP eliyle olduğu çok açıkça görülse de, çok basit sebeplerle muhtıra yayınlayanlar, bağımsızlığın devri anlamına gelen, Bush'un emriyle geri çekilme olayında, neden AKP'ye karşı sessiz kaldıklarını da bizleri ikna edecek şekilde net bir şekilde açıklamalıdırlar.

Bütün bunlar çok açık şekilde kamuoyu ile paylaşılmadığı takdirde TSK'nın üst düzeyi hakkındaki kanaatimde hiç hoş olmayacaktır.

Bütün bunların sonucunda, ben buradan, Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını Bush'un emri altına sokan, kahraman Mehmetçiğin onurunu iki paralık hale getiren, özellikle AKP Hükümeti başta olmak üzere, kim varsa hepsini istifaya davet ediyorum. Çünkü bu ülkenin onurunu kirletmeye, bağımsızlığını başkalarının emrine vermeye kimsenin hakkı yoktur ve bu kimsenin haddi değildir.

Ve yine, sırf başörtülü öğrenciler üniversitelere girdiler, üniversite öğrencilerine özgürlük verildi diye, laiklik elden gidiyor çığlıkları atan, Atatürk'ün kurduğu devletin temelleri sarsılıyor gibi saçma tezleri savunan, Emekli Subay Derneklerine, Atatürkçü Düşünce Derneklerine, Medya Mensuplarına ve diğer tüm sivil toplum kuruluşlarına sesleniyorum.

Asıl şimdi Atatürk'ün kurduğu devletin temelleri sarsılıyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığı başkalarının emrine sokuluyor.

Ve bunu da AKP Hükümeti ve hatta "belki de TSK'nın bazı üst düzey yetkilileri" birlikte el ele yapıyor.

Hadi bakalım şimdi siyah çelenklerinizi nereye koyacaksınız, o kalemleriniz şimdi kimi yazacak göreceğiz...