12 Eylül mü, 12 Eylüller mi?

 12 Eylül bir adaletsizlikti, biz adaletsizliğe karşıyız. 13 Eylülde de olsa 14 Eylülde de olsa.

12 Eylülde insanlık kaybolmuştu, biz insanlık aradık. Sadece 12 Eylülde değil bütün zamanlarda.

12 Eylülde vicdanlar mahkûm edilmişti, biz vicdanlar için özgürlük istedik. Sadece 12 Eylülde değil, bütün dönemlerde.

12 Eylülde ahlak yoktu, biz ahlak aradık. Sadece 12 Eylülde değil, bütün devlet hayatımızda.

Biz 12 Eylüle değil, 12 Eylülleşen her şeye karşıyız.

Adaletsizliğe sadece 12 Eylülde olduğu için değil, adaletsizlik olduğu için karşıyız.

Vicdansızlığa karşı oluşumuz sadece bir tarih takıntısı değil, insanlık arayışımızın sonucudur.

Bizler; milliyetçiliğin düşmanı olan her şeye karşıyız. 12 Eylülde de şimdide.

12 Eylülün yolsuzluk bataklığı hala devam ediyorsa, 12 Eylül hala devam ediyor demektir.

12 Eylülün despot yönetimi hala devam ediyorsa, 12 Eylül hala devam ediyor demektir.

12 Eylülün hapsettiği milliyetçilik bu gün ayaklar altındaysa, 12 Eylül hala devam ediyor demektir.

12 Eylülün yasakçı zihniyeti devam ediyorsa, 12 Eylül hala devam ediyor demektir.

Biz sadece 12 Eylül ihtilaline karşı değiliz, ihtilalleşen, adalet tanımayan, merhametten yoksun, Türklükle kavgalı her döneme karşıyız.

Bizler sadece Kenan Evrene değil, merhameti kaybolmuş, sevgisi azalmış, Türk milletine sırtını dönmüş Kenan Evrenleşen herkese karşıyız.

Bizlerin kavgası 12 Eylülün açmış olduğu bütün sosyal yaralaradır.

Rüşvete ve suiistimale sadece 12 Eylülde değil, hala karşıyız.

Despotluğa ve hukuk tanımazlığa hala karşıyız.

Adaletsizliğe ve merhametsizliğe hala karşıyız.

İnsan onurunu inciten her şey bir 12 Eylüldür.

Bizler sadece 12 Eylüle değil, ondan hayat bulan her şeye karşıyız.

12 eylülün izlerini, ondan beslenenler değil onun gerçek mağdurları “Ülkücüler” silecektir.