Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, TBMM'nin 27. Dönem 6'ncı ve son yasama yılına başladığını anımsatarak, komisyon ve genel kurul faaliyetlerinde milletvekillerine Allah'tan muvaffakiyetler diledi.

Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, TBMM'nin 27. Dönem 6'ncı ve son yasama yılına başladığını anımsatarak, komisyon ve genel kurul faaliyetlerinde milletvekillerine Allah'tan muvaffakiyetler diledi.

Milletvekillerinin yaz döneminde seçim bölgelerinde ve görevlendirildikleri diğer yerlerde gerçekleştirdikleri yoğun çalışmaları yakından takip ettiklerini belirten Erdoğan, Türkiye'nin her bir köşesinde kapısı çalınmadık hane, eli sıkılmadık insan, girilmedik gönül bırakmayacak bir anlayışla yürütülen bu çalışmalar için her bir milletvekiline ayrı ayrı teşekkür etti. Erdoğan, "Unutmayınız biz sahayı ne kadar sıkı tutarsak, milletimizi, özellikle yalanları ve çarpıtmalarıyla yanlış yönlendirmek isteyenlerin gayretleri o derece akamete uğrayacaktır." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "2023'e Doğru Şehir Buluşmaları" başlığı altında milletle yeni bir buluşma programı başlattıklarını hatırlatarak, bu kapsamda, partisinin Genel Merkezi, milletvekilleri ve bakanlarla bir yandan Ankara'daki çalışmaları yürüteceklerini, bir yandan da ilçe ilçe tüm şehirlere giderek milletle kucaklaşacaklarını kaydetti.

Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Amacımız seçim sath-ı mailine sahayı müteaddit defalar taramış olarak girerek, milletimizi seçimden seçime hatırlayanlarla aramızdaki farkı göstermektir. Türkiye'nin bugününü hazırlayan parti sıfatıyla geleceğini inşa edecek birikime, enerjiye ve azme sahip olduğumuzu erkeği ve kadınıyla genci ve yaşlısıyla her kesimden insanımıza göstermekte kararlıyız. Bizim için kimin ne yaptığının, kimin ne söylediğinin, kimin kiminle beraber olduğunun bir önemi yoktur. Biz kendi halimize, kendi işimize bakacağız. Biz, kendi sorumluluklarımızın gereğini yerine getirmeye bakacağız."

"Milletimizin geçmişte çok gördüğü bir oyun"

Erdoğan, birilerinin, ülkenin ve milletin geleceğini, imkanlarını, menfaatlerini düşünmeden; dün "öyle" bugün "böyle" diyerek iki yüzlü tavırlar sergileyebileceğini ifade ederek, şunları söyledi:

"Ama bizim, milletimize 'ne aldatanlardan ne aldananlardan olmama' sözümüz var. Bunun için ne söylüyorsak yerine getirme; dolayısıyla ağzımızdan çıkan her şeyi ölçüp biçerek, hesabını kitabını yaparak ifade etme mecburiyetimiz bulunuyor. Muhalefetin seçim öncesi söyledikleriyle seçim sonrası yaptıkları arasındaki devasa uçurumu, belediyelerde gördük. Meydanlarda millete vaat ettikleri hiçbir sözün arkasında duramadılar. Hatta ne dedilerse tam tersini yaptılar. Buna rağmen de hala kendilerine ait olmayan işleri sahiplenerek ortada pişkince gezebiliyorlar. Yalan bunlarda. Daniskasını aynen söylüyorlar. Şimdi aynı sinsi taktiği, önümüzdeki seçimler için de kullanmanın hazırlıklarını yaptıklarından hiç şüpheniz olmasın. Tabii bu, milletimizin geçmişte çok gördüğü bir oyun. Seçim öncesi kendisine ne sözler verildiğini, seçim sonrası ise ne sıkıntılar çektiğini feraset sahibi insanımız çok iyi biliyor. Gençlerimizin de dünyayı tanıyan birikimleri ve ellerinin altındaki zengin iletişim imkanlarının sağladığı geniş ufukla, bu bayat oyunu kolayca çözebileceklerinden şüphe duymuyorum."

Erdoğan, tüm bu fotoğraf içinde milletin önüne yeni bir vizyonla, yeni bir programla, yeni projelerle çıkan, çıkabilen, böyle bir niyete, gayrete ve beceriye sahip tek partinin AK Parti, tek ittifakın Cumhur İttifakı olduğunu vurguladı.

Seçim süreci ilerledikçe vizyonlarını, programlarını, projelerini daha ayrıntılı bir şekilde milletle paylaşacaklarını bildiren Erdoğan, milletin, bugün ekranları başında kendisini heyecanla dinlediğini, onlarla bazı gerçekleri paylaşacağını dile getirdi.

Seçimlere yaklaşık 8 aylık bir süre kaldığına işaret eden Erdoğan, "Meclis'in seçim takviminin başlamasıyla çalışmalarına ara vereceğini düşündüğümüzde geriye 5-6 aylık bir yasama süresi kalıyor. Bu zamanı en iyi şekilde değerlendirerek, verdiğimiz sözlerin yasama boyutundaki çalışmalarını tamamlayarak milletimizin huzuruna çıkmayı planlıyoruz. Cumhur İttifakı'ndaki ortağımız MHP ile birlikte komisyonlarda ve Genel Kurul'da sıkı bir mesaiyle gündemimizdeki tüm düzenlemeleri yasalaştıracağınıza inanıyorum. Yasama faaliyetlerinde göstereceğiniz gayretler ve vereceğiniz katkılar için şimdiden teşekkür ediyorum." değerlendirmelerinde bulundu.

Erdoğan, partisinin son grup toplantısını yaptığı 15 Haziran'dan bugüne yurt içinde ve yurt dışında katıldığı pek çok programda, Türkiye'ye ve millete hizmet etmeyi sürdürdüklerini söyledi.

Bir yandan eser ve hizmet siyasetinin ürünü projelerin açılış heyecanını milletle beraber yaşadıklarını, diğer yandan Türkiye'nin uluslararası alandaki gücünü ve etkisini perçinleyecek temaslarda bulunduklarını dile getiren Erdoğan, diplomatik görüşmeler, toplu açılış törenleri, uluslararası üst düzey telefon görüşmeleri, etkinlikler başlığı altında son 3 buçuk aylık faaliyetlerin yer aldığı kısa videoyu izletti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milletimize söz verdiğimiz şekilde büyük ve güçlü Türkiye'yi tuğla tuğla örüyor, ilmik ilmik dokuyor, emek emek yükseltiyoruz. Günümüzün her anını, haftanın, ayın, yılın her gününü büyük bir aşkla, şevkle, azimle, kararlılıkla çalışarak geçiriyoruz." diye konuştu.

"Her alanda, insanımızın hayatına dokunacak yeni icraatları devreye alıyoruz"

Türkiye'yi 20 yılda asırlık eser ve hizmetlere kavuşturdukları gibi, gelecek dönemde de "Türkiye yüzyılı"nı, yine milletle birlikte inşa edeceklerini vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:

"Artık bizim bu seçimlerin mottosu 'Türkiye yüzyılı'. Bunu da çalışacağız. Yeni yasama yılı açılış konuşmamızda, geçmişten bugüne yaptığımız kapsamlı değerlendirmenin ardından, 'Türkiye yüzyılı' başlığı altında geleceğe dönük vizyonumuzun ilk işaretini de Meclisimizle paylaştık.

Birilerine bakıyorsunuz, toplanıp toplanıp dağılıyorlar ama bırakın memlekete bir faydaları dokunmayı, kendi meselelerini bile çözemiyorlar. Biz ise tüm vaktimizi ve enerjimizi, evlatlarımıza daha büyük, güçlü, müreffeh bir Türkiye bırakmaya hasrediyoruz. Biraz önceki videoda da gördüğünüz gibi şehir hastanelerinden yollara, toplu konut projelerinden sosyal destek programlarına her alanda, insanımızın hayatına dokunacak yeni icraatları devreye alıyoruz.

İnşallah 2023'te, hem hizmete açacağımız büyük projelerimizle hem milletimizin takdirine sunacağımız vizyonun oluşturacağı atmosferle, hep birlikte farklı bir yere geleceğiz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara Etlik Şehir Hastanesinin açılışını yaptıklarını anımsatarak, böylece Ankara'nın, iki dev şehir hastanesine sahip olduğunu kaydetti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir zamanlar SSK Genel Müdürlüğü yaptığını hatırlatan Erdoğan, "Bunları milletimize anlatın. 'Ne yaptı bu adam?' diye sordurun. Ve onun döneminde malum hastane odaları pislikten geçilmiyordu ve hastalarımız kan revan içinde kalıyorlardı. Hepsi bir tarafa, rehine alma dönemi vardı. Hastalar ölüyor ve rehine alıyorlardı. Nerede? SSK kurumunun hastanelerinde. Ey bay Kemal, senin gidecek yerin var mı?" diye sordu.

"Refah kaybını telafi etme sözümüzü aşama aşama yerine getiriyoruz"

Bütün umudunu ekonomideki sıkıntılara, özellikle de enflasyona bağlayanların heveslerini kursaklarında bırakacak adımlarla ilgili hazırlıkları sürdürdüklerini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"Hiçbir vatandaşımızı enflasyona ezdirmeme, her bir insanımızın refah kaybını telafi etme sözümüzü aşama aşama yerine getiriyoruz. Sizlerden şu hususta vatandaşlarımızı mutlaka ikna etmenizi istiyorum; Türkiye bir süredir çok ciddi sınamalardan geçmekte midir? Evet, geçmektedir. Bu sınamaların milletimizin hayatına yansıyan olumsuzlukları var mıdır? Evet, vardır. Ülkemizin önündeki zorlukların ve insanımızın yaşadığı sorunların çözümü mümkün müdür? Evet, mümkündür. Peki, Türkiye'de bu çözümü sağlayacak tek yürütme temsilcisi biz, tek siyasi parti AK Parti, tek ittifak Cumhur İttifakı mıdır? Evet, öyledir. Milletimize işte bu gerçeği gösterdiğimizde, sandık yolu kendiliğinden açılacaktır. Bu iddiamızı, Türkiye'nin asırlık demokrasi ve kalkınma eksiklerini gidererek, ülkemizi bugüne getirmenin verdiği bir özgüvenle ifade ediyoruz.

Türkiye Ekonomi Programı'mız ilk gündeme geldiğinde, kurduğumuz denklemi ve iktisadi yaklaşımımızın temel paradigmasını birileri istihzayla karşılamış, kendi akıllarınca bıyık altından gülmüşlerdi. Biz, bunların hiçbirine bakmadık. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla ülkemizi büyütecek adımları birer birer attık. Ülkemize yönelik ekonomik saldırılar için kullanılan araçları, kurduğumuz mekanizmalarla birer birer devre dışı bıraktık. Bu musibeti daha büyük bir dönüşümün vesilesi haline getirdik."

"Tarihin en yüksek istihdam rakamı"

Erdoğan, bu anlayışla, salgın döneminde üretime ara vermediklerini anlatarak, "Savaş çıktı, ihracatta gaza basmaktan vazgeçmedik. Küresel ekonomik kriz gelişmiş ülkeleri dahi sarsarken, biz büyümeyi sürdürdük." diye konuştu.

Geçen yıl yüzde 11, bu yılın ilk yarısında yüzde 7,5 oranındaki büyüme oranlarıyla dünyada ilk sıralarda yer aldıklarını dile getiren Erdoğan, "Pek çok yerde resesyon, yani ekonomik durgunluk ve daralma tartışmaları yaşanırken, uluslararası kuruluşlar ülkemizle ilgili büyüme tahminlerini sürekli yükseltiyor." dedi.

İnsanın işini, aşını, geçimini birinci sıraya koydukları bir yaklaşımla ekonomi programını uygulamaya devam ettiklerini dile getiren Erdoğan, istihdamda, tarihin en yüksek rakamı olan 31 milyona dayandıklarını vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 500 bin sosyal konut projesi gibi adımların, vatandaşları uygun şartlarda ev sahibi yapma yanında, ekonomik hareketliliğe ve istihdama da önemli katkısı olacağının altını çizerek, "Bu ayın sonunda, ülkemizin ilk yerli otomobili TOGG'un banttan çıkış törenine katılıyoruz. Hem finans hem sanayi hem hizmetler sektörlerinde ülkemizde yatırım yapmak isteyen uluslararası yatırımcıların yoğun ilgisiyle karşı karşıyayız. İnşallah yılbaşından sonra hem tamamlanan yatırımlarla hem makro ekonomideki iyileşmelerle hem çalışanların ücretlerinde yapacağımız artışlarla ülkemizde güzel bir havanın esmesini sağlayacağız. Eskilerin dediği gibi, sen doğru ol, eğri belasını bulur." değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz, bir dönem zulüm düzeyine varan (başörtüsü konusu) bu konuyu, her alanda ülke gündeminden çıkarttık." dedi.

Erdoğan, "Türkiye, Meclis’e başörtüsüyle girdiği için, kürsüden 'haddi bildirilmeye davet edilen milletvekilleri' görmüştü. Bugün böyle bir sıkıntı var mı? Hayır." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bugün Türkiye’nin gündeminde başörtüsü diye bir mesele, verdiğimiz mücadele ve yaptığımız düzenlemeler sayesinde, hamdolsun artık kalmamıştır."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Genelde kılık kıyafet ve özelde de başörtüsü meselesi, ne yasa, ne Anayasa konusu olmaması gereken tabii bir haktır." dedi.

Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti:

"YÖK Başkanı hakkında, 'başörtüsü yasağını kaldırın' dediği için görevini kötüye kullanma iddiasıyla dava açanların başında Kılıçdaroğlu geliyordu."

Cumhurbaşkanı Erdoğan,  "Kanun teklifi diye Meclis’e sundukları metin, sorunu hem tüm boyutlarıyla kucaklamaktan, hem de arzu edilen şekilde çözmekten çok uzaktır." diye konuştu.

Erdoğan, başörtüsü konusunda, "Gelin çözümü yasa değil Anayasa düzeyinde sağlayalım." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "5735 sayılı Anayasa değişikliği teklifini, kamuda çalışmayı da kapsayacak şekilde, aksi yönde düzenleme yapılamayacağı kaydıyla yeniden çıkartalım." değerlendirmesini yaptı.

Kılıçdaroğlu'na seslenen Erdoğan, "Dürüstsen, samimiysen, adam gibi adamsan, 6'lı masada seni destekleyen arkadaşların da var ya; hep beraber (Anayasa değişikliği) çıkaralım." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sayın Kılıçdaroğlu, ikna odalarında kızlarımıza yapılan zulümden sen kurtulacağını mı zannediyorsun? Bunun hesabını kolay kolay veremeyeceksin." diye konuştu.