Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu ve İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, salgında ortaya çıkan varyantlar nedeniyle hastalığın daha hızlı bulaştığını, buna bağlı olarak da tedavi olanaklarının zorlaştığını belirtti.

Kovid-19 salgınıyla mücadelede en etkili silahın aşı olduğunu vurgulayan Şener, "Birinci doz aşı olmanın bir önemi yok. Mutlaka 2. doz ve daha sonraki aşıların da yaptırılması lazım. Bu konuda Sağlık Bakanlığı bilimsel rehber hazırladı. Buna göre birinci bağışıklığın tamamlanması için 3 doz Sinovac ya da 2 doz BioNTech aşısı olmak gerekir. Bu aşılar yapılmazsa eksik aşılama takvimi olarak değerlendiriliyor ki salgına yakalanma riskini artırıyor." diye konuştu.

2 doz BioNTech aşısı olan kişilerin gelecek 6-8 ay içinde 3. doz aşı olmalarının gerekebileceğini hatırlatan Prof. Dr. Şener, 4. doz aşının ise şu an dünya gündeminde olmadığını anlattı.

Salgında insanların aşılanmaya olan bakışının her geçen gün değiştiğini dile getiren Şener, şunları kaydetti:

"Görev yaptığım hastanede yaptığım gözlemlere göre varyantlar arttıkça ve PCR testi istendikçe kişilerin aşılanmaya olan ilgisi artıyor. Okullar açıldı, insanlar uzun bir aradan sonra sosyal hayata yeniden başladı. Kişilerde şöyle bir korku da oluştu, 'Her şey yoluna girmeye başladı, ben aşılanmadığım için ortada bir olumsuzluk yaşanırsa bunun sorumlusu ben olurum' diyerek kişiler vicdanlarından gelen sesi de dinliyorlar ve aşılanmayı tercih ediyorlar.

Son dönemde hastanelerin yoğun bakımlarında Delta Plus varyantına bağlı hastalar görülmeye başlandı. Bazen bu tip varyantlarda tedaviden yanıt alamıyoruz. Bu durumlarla karşı karşıya kalmamak için mevcut aşılama takvimimizi bir an önce tamamlamamız gerekiyor. İki varyantın da klinik tablosu aynı, genetik analizlerinde farklılıklar ortaya çıkıyor. "