Olay, Kepez ilçesi Mehmet Akif Ersoy Mahallesi Sütçüler Caddesi üzerinde bulunan müstakil evde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre; evde eşi ve çocukları ile birlikte yaşayan Emine Kara, iddiaya göre komşularının eşini darp etmesinin ardından 28 Şubat'ta yüzde 90 engeli bulunan eşi Mümün Kara'yı tedavi gördüğü hastanede kaybetti.

Emine Kara, yaşanan olayların ardından tutuklanan şahsın oğlunun kendisini tehdit ettiği gerekçesiyle 23 yıllık evinden ayrıldı.

Kara kendisine daha uzaktan bir ev kiralayarak çocukları ile burada yaşamaya başladı. Kara'nın terk ettiği evinin pencerelerinin açık olduğunu gören bir komşusu kadını dün sabah arayarak durumu bildirdi.

Gördükleri karşısında gözyaşlarına boğuldu

Bunun üzerine evini kontrol etmek için çocukları ile gelen Kara, gördükleri karşısında adeta hayatının şokunu yaşadı. Hırsızların bilinmeyen bir zamanda karanın evine girerek adeta evin altını üstüne getirdikleri görüldü. Talan edilen evin eşyalarını dağıtıldığı ve tüm eşyaların ortalığa saçıldığı görüldü. Hırsızların evde bulunan iki klima iç ünitesi ve prizleri dahi çaldıkları görüldü. Eşyalarını o halde gören kadın ise gözyaşlarını tutamadı.

“Burayı böyle görünce şoke oldum”

Yaşadıklarını gözü yaşlı anlatan Kara, “19 Şubat'ta eşim evin önünde darp edildi. 28 Şubat'ta eşimi kaybettim. O zamandan sonra bize karşı taraftan gelen tehditlerden dolayı ben evimi boşaltmak zorunda kaldım. En son 6 Ocak'ta geldiğimde her şey yerindeydi. Bugün komşum telefon etti. İçeriden eşyalarımın çalındığını söyledi. Klimalarımın, kızıma aldığım çeyiz eşyalarımın götürüldüğünü gördüm. Ben klimalarımı götürecektim maddi imkanım olmadığı için götürememiştim. Eşimden kalan emekli maaşımla hem kira veriyorum hem de evimi geçindiriyorum. Burayı böyle görünce şoke oldum. Artık bir şey diyemiyorum. Ben acımı da yaşayamadım. Karşı taraftan aldığım tehditlerden ötürü kendi mülküme gelip oturamadım. Hayırsever kişilerden yardım bekliyorum” dedi.

“İnsanlık artık ölmüş diyorum”

Eve hırsızların camdan girdiğini belirten Kara, “Her yeri talan etmişler. En son takvim yaprağı bile 28 Şubat'ta koparılmıştı. Anılarım kalmamış. Anılarım uçum gitti. Çok zorluklar altında taktırdığımız klimalarımız da gitti. İnsanlık artık ölmüş diyorum. Başka da bir şey demiyorum. Ben bir emekli maaşı ile geçiniyorum. Oğlumu okutmayı düşünüyorum. Ben de bilirdim eşyalarımı almayı; ama alamadım. Eve de gelemiyorum. Defalarca tehdit aldım. Mezarlığa giderken üzerime araç sürüldü. Bu korkudan gelemedim. Ben burada oturmak istedim. Eşimin acısını burada yaşamak isterdim” ifadelerine yer verdi.