Sağlık Bakanlığının aşılama takvimine göre öncelikli gruplar arasına dahil edilen tam bağımlı, orta düzey ve ağır engelli vatandaşların aşılanması kapsamında, Başkentte Gölbaşı ilçesinde hastaneye gidemeyen bedensel ve zihinsel engelli 47 yaşındaki Tülay Altıntop'a sağlık ekiplerince evinde Sinovac aşısının ilk dozu yapıldı. Aşının ardından 15 dakika engelli vatandaşın yanında bekleyen sağlık ekipleri, aşının olası yan etkileri ve ikinci dozun ne zaman yapılacağına ilişkin Altıntop'un ailesini bilgilendirdi.

Tülay Altıntop'un annesi Makbule Altıntop ve kız kardeşi Medine Altıntop da aşının evlerinde yapılmasından duydukları memnuniyeti dile getirerek teşekkürlerini iletti.

Tam bağımlı, orta düzey ve ağır engelli vatandaşların ikinci doz aşı uygulaması da yine hastaneye gidemeyenler için evlerinde yapılacak.

İstanbul

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, dün Twitter'dan yaptığı açıklamada, Kovid-19 aşı programına öncelikli bir grubun daha dahil edildiğini, tam bağımlı, orta düzey ve ağır engelli vatandaşların aşılanmasına başlandığını belirtmişti.

Bu kapsamda, İstanbul'daki sağlık kuruluşlarından randevularını alan vatandaşlar aşılarını olmaya başladı. Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi'ne gelen vatandaşlar aşı odasına girerken sağlık personeli tarafından bilgilendirildi.

Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi'nin bağlı bulunduğu Sancaktepe Şehit Prof. Dr. İlhan Varank Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Nurettin Yiyit, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Sağlık Bakanı Koca'nın tam bağımlı, orta ve ağır engellilerin aşılanmasının başladığını bildirmesi üzerine sabah saatlerinden itibaren engelli vatandaşların hastaneye gelmeye başladığını söyledi.

Yiyit, bugün aşı yoğunluğunun önemli kısmını engellilerin oluşturduğunu dile getirerek, "Bugün ilk gün ve ilerleyen durumlarda da aşıya ilgilinin devam ederek artmasını bekliyoruz." dedi.

Önümüzdeki günlerde belli aralıklarla daha alt yaş grubundaki vatandaşların da aşılanacağını ifade eden Yiyit, şunları kaydetti:

"Aşılanma anlamında belki de şenlik gibi bir ay olacak. Bol aşının yapıldığı ve sıraların olabildiğince yoğun ve randevuların dolu dolu alındığı bir ay olacak gibi duruyor. Kontrolsüz bir şekilde virüsle karşılaşma ile aşıyla karşılaşma arasında inanılmaz bir fark var. Birinde yüzde 80-100 arasında korunduğumuzu biliyoruz. Aşısız, virüsle karşılaştığımızda sürecin nerede biteceğini kestiremediğimizi görüyoruz. O yüzden şu an aşı olmak olabilecek ve yapılacak en iyi tedbir."

"Hedefimiz 20 yaşına kadar tüm vatandaşlarımızı aşılayabilmek"

Aşıyla ilgili verilerin dünyanın her yerinden yoğun şekilde geldiğine dikkati çeken Prof. Dr. Yiyit, Türkiye'de de aşı sayesinde olumlu tabloların gözüktüğünü belirtti.

Yiyit, aşılanmanın ardından hastanelerde yatan hastaların yaş ortalamasının düştüğünü, aşının işe yaradığı noktasında herkesin hemfikir olduğunu söyledi.

Aşıyla ilgili anlamlandırılmış çok yan etki olmadığına dikkati çeken Yiyit, "Toplumda belki dalga dalga yayılan komplo teorileri var. Bunların hepsinin de altının boş olduğunu biliyoruz. Bunlara da kati surette kulak asmamak lazım. Şu an randevusunu ilk bulabildiğiniz aşı olma zamanıdır. Çünkü aşısız geçirdiğiniz her geçen gün, sizin için büyük bir risk oluşturuyor. Hedefimiz 20 yaşına kadar tüm vatandaşlarımızı aşılayabilmek." diye konuştu.

Şu anki aşılamada Türkiye'nin hızının çok iyi olduğunu aktaran Yiyit, aşılama hızını aşı tedarikinin belirlediğini, Türkiye'nin en çok aşı tedarik edebilen bir ülke olduğunu kaydetti.

"İlk yerli aşımız inaktif virüs aşısı olacak gibi duruyor"

Prof. Dr. Yiyit, aşı konusunda ülkede önemli çalışmalar olduğunu, yerli aşıda haziran ayı itibarıyla "faz 3" aşamasına geçileceğini aktararak, şu bilgileri verdi:

"Hastanemiz de bu çalışma içerisinde, 'faz 3'te olacak. Bu şu demek, gönüllü ve yerli aşı olmak isteyen vatandaşlarımızı hastanede aşıya bekliyor olacağız. 'Yerli aşıdan aşı olmak isteyenlere, aşılama yapmaya başladık' dedikten sonra bize gelmelerini istiyoruz. Hem yerli aşımızla aşılanmış hem de yerli aşımızın resmi anlamda tescillenmesi anlamında çok büyük hizmet etmiş olacaklar. Başlangıç tarihi bildirilecek. O tarihten sonra faz çalışmalarına gönüllü vatandaşlarımızı bekliyor olacağız. Onların katkısıyla da inşallah ilk yerli Kovid-19 aşımız da tescillenmiş olacak. Haziran ayı bu anlamda önemli, ilk yerli aşımız inaktif virüs aşısı olacak gibi duruyor."