Galatasaray'ın resmi anlaşma sağladığı yeni transferleri Jason Denayer, Iasmin Latovlevici ve Cedric Carrasso basının huzuruna çıktı. Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Stadyumu'nda gerçekleşen imza töreninde Galatasaray Kulübü Başkanı Dursun Özbek de hazır bulundu.

İmza töreninin ardından futbolcular basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Futbolcuların açıklamaları şu şekilde: 

IASMİN LATOVLEVİCİ

"Galatasaray'a gelmeden önce hocamız Tudor ile bir görüşmem olmadı. Gelişim tamamen onun kararıydı. Tudor beni Karabükspor'dan tanıyordu. Oradaki performansımdan dolayı beni Galatasaray aldı. Hagi ve Popescu tartışmasız Galatasaray'da oynayan en iyi Rumen oyunculardı. Ben de onlarla aynı şekilde aynı performansı göstermeyi diliyorum."

"Tudor ile profesyonel bir ilişkimiz vardı. Beni seçmesinin nedeni sistemde oynamamı düşünmesinden kaynaklanıyor. Çok farklı takımlarda oynama şansı buldum. Benim en büyük özelliğim kendi oyunumu düşünüp, onun üzerine konsantransyonumu kurdum. Başarımın sırrı her zaman çok çalışmam oldu. Çalışırken korkmuyorum, her gün daha fazlasını yapmaya çalışıyorum. Burada da çok çalışmam ve sisteme hızlıca alışmam gerekiyor."

"Sözleşmemin uzaması bu sene içerisinde nasıl oynayacağıma bağlı. İnsanlar beni izleyip oyunumu görüp tatmin oldukları zaman bunun devamı gelecektir."

JASON DENAYER

"Öncelikle taraftarımıza teşekkür etmek istiyorum. Takımda her şeyin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Burada kendimi iyi hissetmemin sebebi, bana burada iyi davranılması. Galatasaray taraftarı ile aramızda bir kaynaşma olduğunu düşünüyorum."

"Solda oynamak benim tercihim değil ama hoca böyle bir karar verirse, neden olmasın?"

"Tudor'un farklı bir stili var, oyunu ona göre yönlendirmeyi seviyor. Daha ofansif ve baskıcı bir sistemi var."

CEDRİC CARRASSO               

"Türkiye'den teklif aldım ama detaylara girmeyeceğim. Bugün önemli olan şey benim Galatasaray'da olmam ve böyle bir takımda oynamam."

"Uzun bir kariyerim oldu. 18 yıl boyunca profesyonel olarak oynadım. Galatasaray'a gelişim 3-4 senelik bir maraton aslında. Burada bir asker gibiyim, dahil olduğum grupla mücadele edeceğim. Takım nereye giderse ben de onlarla olacağım."