Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım, İstanbul'un tarihi ve önemine vurgu yaparak, şehrin hak eden ve ehil kişiler tarafından yönetilmesinin önemli olduğunu ifade etti. İstanbul'un geçmiş belediye yönetimlerinin yetersizliğine ve sorunlarına değinen Yıldırım, bu şehrin, teröristlerin ve dış güçlerin kuklası olmadan, milli değerlere sahip çıkanların yönetmesi gerektiğini vurguladı.

Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım'ın açıklamaları:

İstanbul; Yedi Tepesiyle dünyanın en güzel şehri, her köşesinde tarihin yaşadığı ecdadımızın emaneti, Türk-İslam medeniyetinin çınarıdır.
 
Milyonlarca vatandaşımızın yaşadığı İstanbul’un, hak eden ve ehil ellerce yönetilmesi bu aşamada hayati bir meseledir.
Bu şehri yönetmek de yurt dışı sermayelerinin kuklası olmayan ecdadına layık insanların işidir.
 
İstanbul’u yönetmenin ciddi bir iş olduğunu 5 yıldır kayıp yaşatan İmamoğlu’nun anlaması mümkün olmasa da İstanbul’u yönetmek asil bir görevdir, terörist Demirtaş çizgisini beğenenden, İstanbul’u DEM’lendirenden, PKK ve FETÖ’ye kadar gülücükler saçan birisinden İstanbul’a hayır gelmedi, gelemez.
 
Ekrem İmamoğlu’nun HDP’lilere “Size layık olmaya çalışıyorsam ne mutlu bana. HDP’lilerin başımın üstünde yeri var” sözlerini…
“Demirtaş’ın siyasetteki çizgisini çok beğeniyorum” sözünü…
 
Kayyum atanan HDP’li belediye başkanlarına verdiği desteği, Fransa’da yaptığı konuşmayla Türkiye’yi bu yüzden Avrupa’ya şikâyet etmesini… Türk milleti affetmedi, affetmeyecek ve bir daha dönmemek üzere tatiline geri döndürecektir.
 
Ayasofya’nın ibadete açılmasına karşı olan Makarios Ekrem’in, ezan sesleri değil çan sesleri yükselmesini dileyen Yunanlılarla yas tutması unutulmadı, unutulmayacak.
 
İngiliz elçisi ile oturduğu masanın mezeleri neydi..? Tüm bunlar İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanının görev tanımlarının içerisinde miydi?
 
Önceki dönem belediye çalışanlarını işten çıkarıp sonra da kendi döneminde teröristleri belediyeye doldurması İstanbullunun ve Türk milletinin vebalinin altından kalkamayacağı bir diğer ihanetiydi.
 
İstanbul’u metrodan trafiğine, doğal afet tedbirsizliğinden ulaşım eksikliğine tüm hizmetlerden mağdur ederken; il il Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı hayaliyle gezmesi kendi tabirleriyle her şeyin çok güzel olmasının hangi tarafındaydı?
 
“Her şey çok güzel olacak(!)” dedi, tatile gitmekten İstanbul’a uğramadı, İstanbul’u sel götürdü, İmamoğlu tatildeydi… İstanbul kara gömüldü, İmamoğlu balıkçıdaydı…
İstanbul’un sefasını İmamoğlu cefasını İstanbullu çekti.

Şimdi de rezil rüsva oldukları İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı başta olmak üzere CHP’li belediye başkanlarının bulunduğu balya balya İstanbullunun hakkını yedikleri para görüntüleri ne kadar hizmet yoksunu olduklarını ve nefsi acizliklerini gün yüzüne çıkarmıştır.
 
31 Mart Pazar günü yapılacak olan yerel seçimlerde İstanbullunun sandıkta Ekrem İmamoğlu’na gereken dersi vereceğine, hizmet ve şeffaf yönetim diyerek oyunu Cumhur İttifakı adayımız Sn. Murat Kurum’dan yana kullanacağına tüm kalbimizle inanıyoruz.

Kökeni, yöresi ne olursa olsun, İstanbul’da ekmeğinin peşinde olan, geleceğinin derdiyle dertlenen hiçbir gencimiz DEM’lenen İmamoğlu’nun tuzağına kapılmayacaktır.
İstismar çabaları dikiş tutmayacak, aldatma kampanyası bu defa sonuç vermeyecektir.

Unutmayınız ki, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Yerel Seçimleri aynı zamanda geleceğimizin seçimidir.
Bu aziz kenti hukuksuzluklara rehin bırakamayız!
Bu aziz kenti ihanet senaryolarına kurban vermeyiz!
 
Şunu da belirtiyorum ki İstanbul’da; ülkesini şehrini düşünen Türk milliyetçisi gençlerimizin istikameti Liderimiz Sn. Devlet Bahçeli Beyefendi ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Türk ve Türkiye Yüzyılı’na emin adımlarla taşıdığı Cumhur İttifakı’dır. Cumhur İttifakı’nın adayı da İstanbul’da Sn. Murat Kurum’dur. 

31 Mart Pazar günü yapılacak olan yerel seçimlerde başta geleceğimizin emanetçileri Türk gençliği olmak üzere, aziz Türk milleti bir kent bir vatan şuuruyla Cumhur İttifakı mührünü hizmet aşkına, üretken belediyecilik aşkına her kentimizde mutlaka vuracaktır.