Türkün Kurtarıcılığına Sığınmak;

 Evimiz bizleri yağmurdan korur, ıslanmamak için her zaman sığınacak yerler ararız. Bu bütün felaketlerde böyledir,

Bazen bir otobüs durağı, bazen bir balkon altı, bizden büyük her yer bizi ıslanmaktan kurtarır, bizler her zaman sığınacak bir yer ararız.

Güneşin yakıcılığından gölgeye sığınırız,

Kimi zaman bir ağaç ya da devasa bir bina gölgesine, sığındıklarımız hep bizden büyüktür.

Türk milleti de büyüktür;

Yaşadığımız coğrafyada başka milletlerin zulmü ve felaketleri karşısında onur, haysiyet ve namuslarını korumak için Türk milletine sığınan herkes ıslanmaktan kurtulmuştur.

Sofrası açık gönlü geniştir, gölgesinde nice milletler nice insanlar nefes almıştır, almaya devam etmektedir.

Türk milleti büyüktür;

Her zaman büyük düşünmüş, büyük işler yapmış ve kendisine sığınanları da büyültmüştür.

Büyüklük Türk milletine yaratıcının bir lütfudur, Türkün büyüklüğü sadece gücünde değil adında da vardır.

Türk’ün adı kurtarıcıdır, hala sıkışan Türk ismine sığınmaya devam etmekte, o büyüklükten istifade etmeye çalışmaktadır.

Bu siyasi hayatımızda da böyledir;

Başbakan gücü ve kudreti herkesi yok farz ettiğinde Irak’ın bir bölümüne Kürdistan diyerek ‘’Türk’’menleri yok farz etsede, işler kötüye gittiğinde, tırlardaki mallar Suriye’deki ‘’Türk’’menlere gidecekti diyerek. Türk adının kurtarıcılığına sığınır.

Gezi olaylarında ‘’benim Polisim’’ diyerek yere göğe sığdıramadıklarınızı, yolsuzluklara karıştığınızda, işler kötüye gittiğinde ve sıkıştığınızda, ‘’Türk’’ polisi böyle yapmaz diyerek sığınacağınız bir Türklük her zaman bulabilirsiniz.

Benim savcım, benim hâkimim dedikleriniz ‘’Türk’’ yargısı,

Benim bankam dedikleriniz ‘’Türk’’ bankası,

Benim vatandaşım dediğiniz ‘’Türk’’ milleti,

Benim askerim dediğiniz ‘’Türk’’ askeri oluverir…

Türk milleti her zaman birilerinin sığınağı olmuştur, Türkçülüğü ayaklar altına alanların bile…