AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, "Ne PKK bölücü terör örgütü ne katil FETÖ, Türklerin de Kürtlerin de Arapların da Zazaların da iyiliğini istemiyor. Bunların ipini tutanlar dışarıda. Bunların sahibi, bunların ipini tutan merkez, bölgede kendi çıkarlarına uygun bir düzen kurmak için kardeşi kardeşe düşürmeye çalışıyor." dedi.

Yıldırım, anayasa değişikliği halk oylaması sürecinde Muş Belediye Meydanı'nda düzenlenen mitingde vatandaşlara hitap etti ve alandakileri "Bulanık'a, Hasköy'e, Malazgirt'e, Varto'ya selamlarımı, sevgilerimi gönderiyorum. Şen olasın Muş, başım gözüm üstüne olasın Muş." ifadeleriyle selamladı.

21 Mart'ta, nevruzda baharın, 16 Nisan'da da Türkiye'ye kalıcı bir baharın geleceğini dile getiren Yıldırım, "Murat Nehri, Karasu Nehri coşacak, gürleyecek. Muş Ovası, lalelerle sümbüllerle bezenecek. 16 Nisan'da sandıklar açılınca, 'Evet' çıkınca ne Muş'un baharı ne de Türkiye'nin baharı hiç yok olmayacak." dedi.

Yıldırım, Muş'un herkes için tarihi bir önemi olduğunu, Sultan Alparslan'ın 1071'de Malazgirt'te zafer kazandığını ve Anadolu'ya baharın geldiğini belirterek şöyle devam etti:

"Böylece Anadolu bizim, hepimizin ortak yurdu oldu. 1071'den bu tarafa, yaklaşık bin yıldır bu topraklarda hep beraber yaşıyoruz. Kürt'ü, Türk'ü, Zaza'sı, Arap'ı, Çerkez'i, Abaza'sı, Türkmen'i, Roman'ı, daha nice yıllar hep beraber yaşayacağız inşallah. Bu topraklardaki dertlere, sorunlara birlikte göğüs gerdik. Bu topraklara göz diken düşmanların gözünü birlikte çıkardık. Selahattin Eyyubi'nin ordusunda birlikte nefer olduk, Kudüs'e baharı taşıdık. Osmanlı'yı birlikte kurduk. Üç kıtada dostluğu, kardeşliği, dayanışmayı hep birlikte inşa ettik. 100 yıl önce düşman bir kez daha topraklarımıza, Muş'a göz diktiğinde, Muş'u da Bitlis'i de Bingöl'ü de Van'ı da birlikte savunduk. Çanakkale'de bir olduk, Sarıkamış'ta beraber olduk, İstiklal Savaşı'nda bir kez daha birlikte Türkiye olduk."

- "Birbirimize dayandık, birbirimize güvendik"

Türkiye Cumhuriyeti'ni, Türk, Zaza, Kürt, Arap ve Türkmenlerin hep birlikte kurduğunu dile getiren Yıldırım, cumhuriyet tarihi içinde belirli dönemlerde her toplum kesiminin ağır zulümlere uğradığını vurguladı.

Başbakan Yıldırım, "Kimi zaman Türkler, kimi zaman Kürtler, kimi zaman Zazalar zulüm gördü, eziyet çekti. Kimi zaman Aleviler, kimi zaman Sünniler eziyet gördü. İnançlarımız, değerlerimiz, kimliklerimiz inkar edildi. Bunların hepsine sabrettik, birlikte karşı koyduk. Birbirimize dayandık, birbirimize güvendik, bugünlere kadar elhamdülillah ayakta kaldık." diye konuştu.

- "Kürtlere ve Türklere maalesef acı yaşattılar"

1980'li yıllarda bölücü terör örgütünün devletle vatandaşın arasına girmek istediğini hatırlatan Yıldırım, şunları söyledi:

"Kan akıttılar, hem Kürtlere hem de Türklere maalesef acı yaşattılar. Askerimizi, polisimizi, korucumuzu, çocuklarımızı, kadınlarımızı katlettiler, gençlerimizin kanını akıttılar. En büyük zararı da buraya, sizlere verdiler. Kürt, Zaza, Arap kardeşlerimize verdiler. Buradan, Muş'un bu meydanından ilan ediyorum, Kürtlüğünüzle, Zazalığınızla, Araplığınızla, Türklüğünüzle, kimliğinizle iftihar edin. Onlar sizin gurur nişanenizdir ama şunu da unutmayın: Hepimiz, kim olursak olalım, ister Türk ister Kürt isterse Arap olalım, ne olursak olalım, Türkiye Cumhuriyeti'nin onurlu birer vatandaşıyız. 79 milyon vatan evladının bir parçasıyız. Şu ay yıldızlı bayrağın gölgesi altında hepimize yer var. Bundan başka bir bayrak tanımayız, Muş tanımaz, hiç kimse tanımaz."

- "Kardeşliğimizi muhafaza etmenin gayreti içinde olduk"

Yıldırım, terörün bölgenin kalkınması, ilerlemesi, çocukların okuması ve gençlerin çalışmasını engellediğine işaret ederek şöyle konuştu:

"Yatırımları engellediler, esnafın ekmeğiyle oynadılar, çiftçinin alın terine göz diktiler sonra bir yiğit adam çıktı, adam gibi adam, milletin adamı Recep Tayyip Erdoğan. Size Cumhurbaşkanımızın selamını getirdim. Desteğinizle oylarınızla iktidara getirdiniz. Size bir söz verdik, ne dedik? 'Biz bu sorunu çözeceğiz, terörü bitireceğiz. Baldıran zehrini içmek pahasına olsun bu sorunu çözeceğiz.' dedik. 14 yıl boyunca Türkiye'yi büyüttük, kardeşliğimizi muhafaza etmenin gayreti içinde olduk. Recep Tayyip Erdoğan, milletin adamı, onun arkadaşları olarak bizler, hamdolsun bu mücadelede hep beraberdik. Mücadelenin her safhasında önümüze engeller çıkardılar. Türkiye'de kardeşlik büyümesin, 80 milyon bir ve beraber olmasın diye her türlü hileye başvurdular ancak biz yine de vazgeçmedik, yine de vazgeçmeyeceğiz."

Bölgede yatırımların son sürat gittiğini vurgulayan Yıldırım, eğitim, sağlık, ulaştırma, enerji ve toplu konutta büyük yatırımlar yaptıklarını, yapmaya da devam ettiklerini bildirdi.

Yıldırım, daha büyük bir reform ve değişime imza atmaya, Türkiye'yi uçuracak bir karara hazırlandıklarına dikkati çekerek kararlarının 16 Nisan'da hep beraber "Evet" olduğunu aktardı.

- "Bunlar alçak katil sürüsü"

15 Temmuz akşamı FETÖ'nün maskesini düşürdüklerini anlatan Yıldırım, şunları kaydetti:

"Bakın FETÖ ile PKK'nın kardeş örgütler olduğunu 15 Temmuz gecesi hep beraber gördük. Bunlar hep birlikte hareket ediyor. Bunların ipi aynı merkezin elinde. Bugün şunu artık net olarak görüyoruz, ne PKK bölücü terör örgütü ne de katil FETÖ, Türklerin de Kürtlerin de Arapların da Zazaların da iyiliğini istemiyor. Bunların ipini tutanlar dışarıda. Bunların sahibi, ipini tutan merkez, bölgede kendi çıkarlarına uygun bir düzen kurmak için kardeşi kardeşe düşürmeye çalışıyor. FETÖ, din maskesi altında Türkiye'yi yıkan katil bir terör örgütü. PKK da solcu maskesi altında bölücü bir terör örgütü. Oysa bunlar ne dindar ne solcu ne de milli ne de yerli, bunlar alçak bir katil sürüsü."

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, "Kim teröre yardım ederse, kim teröre kol kanat gererse, kim terörü beslerse içeride ve dışarıda hepsinin üzerine acımasızca gideceğiz." dedi.

Yıldırım, Beledi̇ye Meydanı'ndaki mitingde toplanan coşkulu kalabalığı Anayasa değişikliğine karşı çıkanların görmesi gerektiğini belirtti.

Anayasa değişikliğine CHP'nin karşı çıktığını hatırlatan Başbakan Yıldırım, "Bunlar niye bu değişikliği istemiyor biliyor musunuz? Bunlar çalışmayı sevmezler. Bu sistemle beraber çalışmak zorunda kalacaklar. Milletin gözüne girmek için daha çok çalışacaklar ama bunların çalışma alışkanlıkları yok, bunlar bedavacı. 'Bir yerden bir fırsat olsa da işin ucundan biz de tutsak' diye hep fırsat kolladılar, darbelerden medet umdular, darbelerin arkasından kendilerine siyasi bir alan açtılar." ifadelerini kullandı.

Yıldırım, HDP'nin de söz konusu değişikliğe karşı olduğunu aktararak "Bölücü PKK terör örgütünün adeta esiri haline gelmiş bir partiden bahsetiyoruz, sırtını Kandil'e yaslamış HDP karşı olsa ne olur, olmasa ne olur? PKK'nın o elebaşıları Kandil'den ne diyorlar? 'Eğer 16 Nisan'da evet çıkarsa biz bittik' diyorlar." değerlendirmesini yaptı.

Alandaki kalabalığa "Evet çıkacak mı, onlar da bitecek mi?" diye soran Yıldırım, aldığı "Evet" yanıtının ardından "Onlar da bitecek 'Evet' de çıkacak, Muş'un meydanı böyle diyor. Onun için 'Evet' çıkacak" dedi.

Terör örgütü PKK'nın 15, 16 ve 17 yaşındaki çocukları dağa çıkardığını, silah verdiğini, ömürlerinin baharında ölüme gönderdiğini dile getiren Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti:

"İllerimizde, ilçelerimizde çukurlar kazdılar, çok sayıda Kürt, Arap, Zaza kardeşimizi mağdur ettiler, şehirleri viraneye döndürdüler, yaşanamaz hale getirdiler. Sur'da, Cizre'de, İdil'de, Silopi'de, Nusaybin'de, Yüksekova'da, Şırnak'ta, Bulanık'ta, Varto'da yaptıklarını hatırlıyorsunuz değil mi? Şimdi, onların yıktıklarını tek tek yeniden yapıyoruz, daha güzelini yapıyoruz, 30 bin konut yapıyoruz. Evleri yıkılan vatandaşlarımız gelsin tekrar güzel güzel evlerinde otursunlar diye. Bu devlet büyük bir devlet, yıkılanın en güzelini yapar ama alçaklara asla ve asla boyun eğmez."

-  "Türkiye'yi bu terör belasından kurtaracağız "

Türk bayrağının rengi şehit kanı, hilali bağımsızlığın sembolü, yıldızı ise her bir şehidin nişanesi olduğunu ifade eden Yıldırım, şunları söyledi:

"Burada, bu bölgede milletin, sizlerin, oylarıyla seçilen belediye başkanları halka hizmet etmek yerine maalesef terör örgütünün değirmenine su taşıdılar, terör örgütüne lojistik destek yaptılar. Biz de dedik ki 'Vatandaştan aldığımız vergileri, vatandaşın dişinden tırnağından artırdığı bu paraları terör örgütüne aktaranların burnundan fitil fitil getireceğiz. İşte şimdi onların görevden aldık, yerine hizmet edecek, aldığı bu paraları sokakları, kaldırımları, yeşil alanları yapacak, park ve bahçeler yapacak, şehri, ilçeleri güzelleştirecek, hizmet edecek insanları oraya tayin ettik. Allah'a şükür o virane şehirlerde, ilçelerde, beldelerde artık yemyeşil güller açıyor, güzel hizmetler benim sevgili vatandaşlarımla buluşuyor. Yapmaları gereken işi yapıyorlar. Kim teröre yardım ederse, kol kanat gererse, kim terörü beslerse içeride ve dışarıda hepsinin üzerine acımasızca gideceğiz, hiç endişeniz olmasın. Önce Kürt, Zaza kardeşimi ama bütün Türkiye'yi, 79 milyonu bu terör belasından kurtaracağız Allah'ın izniyle."

Bin yıllık kardeşlik ve akrabalığın zedelenmesine fırsat, huzurun kaçırılmasına izin vermeyeceklerini vurgulayan Yıldırım, "Hepimizin aynı çatı, bayrak altında, aynı vatan toprağında, devlette geleceğe bir ve beraber yürümemizi hiçbir kuvvet asla ve asla engelleyemeyecek. 14 yıldır Türkiye'nin her köşesinde huzurlu, güvenli, özgür demokratik bir Türkiye için mücadele veriyoruz." dedi.

- "16 Nisan'da kalıcı bir bahar için 'Evet' diyeceğiz"

Başbakan Yıldırım, anayasa değişikliğine yönelik halk oylamasının çok önemli olduğuna işaret ederek alandakilere, "Demokrasiye, istikrara, huzura, kardeşliğe hazır mısınız? Tek devlet için, tek millet için, tek vatan için, tek bayrak için kararımız..." diye sordu. Alanı dolduran kalabalık Başbakan Yıldırım'a "Evet" karşılığını verdi.

Meydandakilerden halk oylaması için çalışmalarını, kapı kapı dolaşmalarını, sıkılmadık el bırakmamalarını isteyen Yıldırım, "İnşallah 16 Nisan'da kalıcı bir bahar için 'Evet' diyeceğiz." dedi.

Malazgirt'in torunları olarak nitelendirdiği Muşlulardan rekor beklediğini vurgulayan Yıldırım, "Var mısın Muş?" diye sorduğu alandakilerden "Evet" yanıtını aldı.

Muş'a yapılan hizmetlere değinen Yıldırım, kent meydanını da en güzel şekilde yaptıracaklarının sözünü verdi. Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti:

"Biz 'Eser siyaseti' diyerek yola çıktık. Bugüne kadar da hep eser ürettik. 80 vilayetimizle birlikte Muş'a neler kazandırdığımızı, hangi değişimleri gerçekleştirdiğimizi siz yakından biliyorsunuz. Ama işimiz bitmedi, yapacak çok işimiz var. Önümüzdeki dönemde gerek hükümet gerek belediye olarak Muş'un hakettiği hizmetleri vermeye devam edeceğiz. 16 Nisan'dan sonra bu eserler daha da artacak."