Mısır, Yemen, Cezayir, Ürdün, Libya, Suriye…

Her şey “Arap baharı” diyerek başladı.

Ne gelmez bahardı ki,

ABD Saddam’ı astı.

NATO Libya’da muhalefeti destekledi,

Haçlılar Mısır’da darbeci Sisi’yi iktidar yaptı,

AB ve ABD cuntası IŞİD, PYD, El Nusra’yı yarattı,

Israil Barzani’ye “Gayrimeşru” referandum yaptırdı,

Sonuç,

Kafası kesilen insanlar,

Topluca katledilen çocuklar,

Öldürülen kadın ve yaşlılar,

Yerinden yurdundan kovulan Türkmen gardaşlar,

Ve maalesef haritası değişen coğrafyalar.

*

Görünen o ki,

Çıkmaz sokağa dönüşen Ortadoğu’da

“Büyük oyun, küçük çıkarlar” için planlanıyordu.

Dolayısıyla,

ABD’nin vize krizi…

Hollanda’nın protokol terbiyesizliği…

Almanya’nın Merkel kaprisi…

Ve AB’nin “istemezuk” tehditleri,

“Ayrı” şapkalardan “aynı” tavşanı çıkarma oyunuydu.

Ama Türkiye oyunu bozdu,

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin öngörüsü…

Dik duruşu…

Cesur yüreği…

Ve “Beka sorunu” diyerek,

Seçilmiş iktidarın arkasında,

Vatan ve millet çıkarları için “mıh” gibi duruşuyla haykırdı;

“Tarih coğrafyaya dar geldiğinde Misak-ı Milli uyanacak 81 Düzce’den sonra, 82 Kerkük, 83 Musul deme hakkının önünde hiç kimse duramayacak.”

*

“Kandile girin” dedi girildi,

“Fırat kalkanı şarttır” dedi yapıldı,

“İdlib bizim mecburiyetimiz” dedi dün gece ansızın girildi,

“Şimdi sırada Afrin var” diyor,

Dostlar sevinip bayram ederken,

Düşmanların bacakları titriyor.

Ve haçlılarla, siyonistlerin her köşesini kan gölü,

Her sokağını terör bataklığına dönüştürdüğü,

Ortadoğu coğrafyasında,

Şanlı Türk ordusu

“Bu coğrafyada kimse Türk’e sormadan hesap yapamaz” diyor.

Tanrı Türkü korusun ve yüceltsin.

Ne mutlu Türk’üm diyene.