Hay sizin dik duruşunuza!

div data-link="class{:~tag.contentRightClass(Layout.IsFullView, Layout.ReadingPaneMode)}">

Aldatılan, Kandırılan ve Oynatılanlar,

“Eski Türkiye şöyle…

Eski Türkiye böyle” diye diye,

Eski Türkiye’yi balkon konuşmasında,

“Yerin 7 kat altına” gömüp,

Tüm kötülükleri de eski Türkiye’ye yükleyip,

“Yeni Türkiye yaratıyoruz” sloganıyla,

Hepimizi eski Türkiye’yi arar hale getirdiler.

*

Yalan mı?

Eski Türkiye’de “dağda” olan terörist,

Yeni Türkiye’de “şehre” inmedi mi?

Eski Türkiye'de terör tehdidi yüzünden “köy” boşaltmaları…

Yeni Türkiye'de “il, ilçe ve büyük şehirlere” sıçramadı mı?

Eski Türkiye'de güvenlik güçlerinden kaçan teröristler,

Yeni Türkiye'de el sallayarak karakol önünden silahlarıyla geçmedi mi?

Eski Türkiye’de “terörist başı ve bebek katili” olan Öcalan,

Yeni Türkiye’de “Kürtlerin temsilcisi”

“Dünyayı okuyan iyi lider”

HDP milletvekillerinin itibarsızlaştırdığı masum adam”

“Kuran okuyup namaz kılan din adamı”

Hatta “düşüncesi bizim düşüncemizdir” denilen,

“Özel insan” ilan edilmedi mi?

*

Şunu baştan söylemeliyim ki,

Bin yıldır süregelen kardeşlik sürecinde,

Türk’ün yarasına Kürt,

Kürt’ün yarasına Türk merhem olmuştur.

Ve yine şunu herkes bilmelidir ki,

Bu kardeşlik kıyamete kadar da böyle sürecektir.

*

Vatanımızı bölmek için,

ABD ve İsrail’in uşaklığını yapan PKK,

Kürt olmadığı halde,

Kürtlerin hakkını savunuyor gibi yapıp,

Aslında en büyük eziyet ve katliamı,

Kürt kardeşlerimize karşı yapmıştır.

O nedenle bu tabloyu izlerken,

Aklıma hep şu türkü gelir,

“Verem mi kanser mi, yaram içerden, kanar içerden.”

İşte AKP ve PKK eliyle kanatılan Türkiye’nin,

Sorunu ’da, Yarası ’da, Çıbanı’ da içerden.

*

Arada bir buzdolabına kaldırılsa da,

AKP’nin 13 yıldır,

“Açılım, Çözüm, Süreç, Barış” adı altında,

Millete yeni yaralar açtığı,

Bölge insanımızı her gün biraz daha teröristin kucağına ittiği,

Hepimizin malumudur.

Dahası.

Bu tablodan dolayı şımardıkça şımaran terör örgütünün de,

Güneydoğu da “vergi daireleri” kurduğu,

“Çadır karakollar” oluşturduğu,

“Paralel askerlik şubeleri” açtığı,

“Okulları” yakıp, “öğretmenleri” katlettiği,

“Hendekler” kazıp “mayınlar” döşediği,

Hatta MİT’in itiraf ettiği gibi  “şehirleri silah deposu” haline getirdiği,

“Kandilin hakkı” diyerek iş adamları ve esnaftan para topladığı,

Hepsinden önemlisi de,

Toplam yirmi yerde “Özerklik ve Fili yönetim” adı altında alan hakimiyeti kurdukları yalan mı?

*

O nedenle şimdi kimse kalkıp da,

Bizlere hala “yeni Türkiye” masalı anlatmasın.

Yıllardır uyardım,

Uyarmakla da kalmayıp adeta yalvardım.

PKK ile müzakere değil mücadele olur,

Bunlar sizi aldatır,

Bunlar sizi kandırır,

Bunlar sizi oynatır diye.

Basiretli olun, ferasetli davranın, dik durun dedik.

Ne oldu?

Dik dur eğilme “ABD, AB, Barzani seninle” öyle mi?

Musul’dan askeri çek…

Sonra Süleyman Şah’ın türbesini çek…

Olmadı Güneydoğudan öğretmenleri çek…

Sonra çık dik dur eğilme öyle mi?

Hay sizin dik duruşunuza!