Ermeni'ye Pardon Demek;

Hukukun, hukukçulardan alındığı,

Bilimin, bilim insanlarına bırakılmadığı,

Tarihten, tarihçilerin uzaklaştırıldığı,

Gazetecilere gazetecilik yaptırılmadığı bir ülkede hangi tuğlayı, hangi duvara koyacağımızı karıştırdık…

Ruslar Ermenileri silahlandırdı; evlatları cephelerde savaşan, köyleri kasabaları hatta şehirleri savunmasız kalan Türklerin ermeni çeteciler tarafından yağmalanmaları, masum insanların katledilmeleri, günahsız kadınların namuslarının yok farz edildiği olaylar sanki hiç olmamış gibi.

Rus din adamlarının kışkırttığı, Rus subaylarının eğittiği ve komuta ettiği Ermenilerin zalimliği ve bütün insani değerlerin yok edildiği olayların mağduru Türkler değilmiş gibi, Ermeni’ye pardon ısrarı hala devam ediyor…

‘’hala Ruslardan ve Ermenilerden özür bekleyen yok’’ illa pardon diyeceğiz…

İngiliz ve Fransızların sonsuz desteğini esirgemedikleri Ermeni çetecilerinin, diri diri yaktıkları günahsız Türk köylülerinin feryatlarında batının kirli elini neden aramayız?

İngiliz ve Fransız’dan özür bekleme hakkımız hiç olmayacak mı? Hala pardon diyen biz mi olacağız?

Çin’de Uygur Türkleri, Irakta Suriye’de Türkmenler, Azerbaycan’da Karabağlı kardeşlerimiz, kırımda tatarlar ve balkanlarda camileri ellerinden alınan soydaşlarımızı hatırlayan bir iktidar beklerken, Ermeni’ye pardon diyen bir iktidar vicdanları yormaya, ısrarla yormaya devam mı edecek?

Siyasetin hatırı için tarihe ihanet etmekten vaz geçmeli…

Her fırsatta Ermenilere pardon demekten vaz geçmeli, medeni! Dünyadan özür beklemeliyiz…

Çünkü biz bu olayların mazlumuyuz, siyasetin hatırı dâhil hiçbir şey gerçeği örtemeyecektir…