Bölene, çalana, kutuplaştırana, kışkırtana duyurulur!

Sanat camiasından spor dünyasına...

Bürokrasi camiasından sivil toplum arenasına...

İş hayatından sokakta ki yaşama kadar,

Hemen her alanda!

Giderek artan bir kokuşmuşluk...

İnsanlar arasında bir riya...

Ve en acısı da menfaat üzerine kurulmuş,

Bir dizi sahteliklerle karşılaşıyoruz.

*

Öyle ki;

Günde 5 vakit; "Allah'tan başka İlah yoktur!" dedikten sonra...

Parayı, çıkarı ve koltuğu kendisine ilah edinen zavallılar.

*

Bir dakika önce sofrasından nasiplenirken methiyeler düzdüğü kişinin,

Bir dakika sonra arkasından küfreden ikiyüzlü asalaklar.

*

Günü kurtarmak adına yanlışa, iftiraya, zulme ve saltanata çanak tutup...

İnanmadığı değerler uğruna çıkar için vatanını bile satmaya hazır şakşakçılar.

*

Nemalandığı siyasi partiye hiçbir şart altında toz kondurmayıp,

"Aldıysa aldı, çaldıysa çaldı" zihniyetiyle ibrikçilik yapan gözü kör olmuş insanlar.

*

Makam ve mevkiini koruyabilmek için ilke ve omurgalarını pazara çıkartıp...

İlkesizliği ve ahlaksızlığı sofralarına meze yapan zavallılar.

*

Emin olun,

Yazdıkça yazar, uzattıkça uzatabilirsiniz bu listeyi.

Gerçi her ne kadar yazmaktan ve söylemekten utansam da,

Ne yazık ki;

Her yanımızı sarıverdi;

"Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın" zihniyetindeki insanlar.

*

İdealler...

İlkeler...

Omurga...

Duruş...

Hepsi masal oldu!

Artık insanımızın belli bir kısmı,

Tek bir gerçeğe inanmaya başladı,

"Rant, çıkar ve menfaat!"

*

Peki neden?

Çünkü...

Şimdi trend "liboş" olmak.

Yani...

Gemisini değil,

Kayığını kurtaran kaptan olmak!

*

Tıpkı;

"Oku baban gibi, eşek olma" cümlesiyle,

"Oku, baban gibi eşek olma" cümlesi arasında ki fark gibi.

Burada ki fark nedir?

Sadece bir virgül!

Ama anlamları 180 derece değiştiren bir virgül.

*

O nedenle diyorum ki;

Bir şeyi değiştirmek,

Her şeyi değiştirmektir.

Yanlış yerdeki virgül olmamak için,

Doğru nokta da "dik" durmak gerekmektedir.

Dik durmakta "adam" olmak demektir.

Bölene, çalana, kutuplaştırana, kışkırtana duyurulur!