Başkanlık gelince her şey düzelecekmiş

div data-link="class{:~tag.contentRightClass(Layout.IsFullView, Layout.ReadingPaneMode)}">

Halk arasında bildik bir söz vardır;

“Her kuşu öptüler, şimdi sıra leylekte” diye.

İşte tamda bu aşama da,

“Cambaza bak”  taktikleri ile…

Milleti her seferinde “ters köşeye” yatıranlar,

Sizlerin de bildiği gibi,

Son günlerde “başkanlık” diyor,

Başka bir şey demiyor.

Aslına bakarsanız zaten “fiilen var olan” durumun,

Sadece adını “resmileştirmek” istiyorlar.

Olayın hepsi bu!

*

Diğer yandan, HDP her ne kadar,

“Seni başkan yaptırmayacağız” naraları atsa da,

Biliyoruz ki,

HDP, Erdoğan’ın başkanlık yolundaki en büyük,

Koltuk değneği ve yancısıdır.

Aynı zamanda AKP’nin Dolmabahçe masasında ki dansçısıdır.

Tabi tüm bunların tuzu biberi de, İmralı da ki terörist başçısıdır.

Yalan mı?

“Erdoğan’ın başkanlığını destekleriz” diyen kim?

“Erdoğan ile başkanlık ittifakı yaparız” diyen kim?

“Erdoğan’ın başkanlığı HDP’den geçer” diyen kim?

“Başkanlık merkez gücü yerelle paylaşılırsa demokratik bir sistemdir” diyen kim?

Tabi ki, HDP ve Öcalan.

Ey milletim…

Ey ailece HDP’ye oy veren CHP yöneticileri…

Ev kandırılmış Kürt kardeşlerim…

Sen hala “HDP barajı aşarsa Erdoğan başkan olamaz” yalanına dolanmaya devam et.

*

Peki, Erdoğan’ın histerik bir hal alan,

Bu başkanlık talebine Başbakan Davutoğlu nasıl bakıyor?

Başbakan Davutoğlu her ne kadar başkanlık konusunda,

“Türkiye bu sisteme geçmeli” dese de,

Henüz güçlü vurgularla bir söylemde bulunmamıştır.

Başkanlık sistemi için erken seçim tartışmaları yapılırken,

Davutoğlu “Türkiye önümüzdeki 4 yılda erken seçim yapmayacak” diyerek kestirip atsa da,

Cumhurbaşkanı’nın “millete sorar, referanduma gideriz” çıkışına,

Davutoğlu bir cevap verememiştir.

Bu nedenledir ki,

Davutoğlu’nun başkanlık Sistemi konusunda ki heyecansızlığına karşı,

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakanlık için kendisine en yakın isim,

Binali Yıldırım’ı hep elinin altında tutmaktadır.

*

İşte tüm bunlar olup biterken,

Bülent Arınç’ın son günlerde gündeme taşıdığı söylemleri,

Bazı şeyleri önden kestirmek için söylenmiş olabileceği ihtimalide,

“Ön alma” amaçlı bir hamle olarak değerlendirilmektedir.

Sanıyorum Bülent Arınç’ın şu sözlerini hepiniz hatırlayacaksınız,

“Kimse bizim gücümüzü test etmeye kalmasın.”

Kim kime aba altından sopa gösteriyor,

Kim kimi yemek için “masaya hangi kartı sürüyor” bilinmez,

Bilinen gerçek şu ki;

Hukuk üzerinde çevrilen bunca fırıldağa,

Anayasa değişikliği için yapılan bunca çabaya bakınca,

Aslında başkanlık sisteminin bile,

Birilerini çok fazla tatmin etmeyeceği aşikâr!

*

Ne diyelim,

Türkiye, Sur da tuzağa düşmüşken…

Halep’ten, Başika’dan sürgün edilmişken…

Terör nedeniyle İstanbul’un bile girilemeyen sokakları oluşmuşken,

Birileri uğradığı tüm badirelerin sorumluluğunu,

Ortaya koyduğu içeri ve dışardaki,

Politik rezaletlerde aramak yerine,

“Kandırıldık, aldatıldık” deyip,

Millete “başkanlık gelince her şey düzelecek” masalı anlatanlara göre,

Memlekette özgürlük çok fazla,

Yeter ki “bölünmek istiyoruz” deyin.