AKP'nin yeni değil, yenilmiş Türkiye'si!

Türkiye Cumhuriyeti 23 Nisan 1920'de;

Mustafa Kemal Atatürk,

Fevzi Çakmak,

Nene Hatun,

Kazım Karabekir,

Halime Çavuş

Nezahat Onbaşı,

Yörük Ali Efe,

Ve Sütçü İmam gibi,

Sayısız kahramanların omuzlarında yükselmişti.

*

Ancak bu günkü Türkiye'ye de,

Erdoğan'ın Başkanlık,

Öcalan'ın özerklik sevdası,

"Yeni Türkiye" sloganıyla pazarlanarak,

Erdoğan, Öcalan ve Davutoğlu üçlüsü tarafından,

"Yenilmiş Türkiye'nin" inşası gerçekleştirilmeye çalışılıyor.

Onun için eğer bu üçlü amacına ulaşırlarsa,

Şunu bilesiniz ki;

AKP ve PKK'nın el ele vererek dönüştürmeye çalıştığı devlet,

Kesinlikle Atatürk önderliğinde inşa edilen Türkiye gibi olmayacak.

*

Hale bakın ki;

Dün; "Öcalan'la görüşen şerefsizdir" diyerek nara atanlar...

Bugün; PKK ile Başbakanlık ofisinde ortak açıklama yapıyorlar.

Dün; "Ben olsam asardım" diyerek ortalarda dolaşanlar...

Bugün; Bebek katiliyle ortak metne imza atıyorlar.

Dün; Ölü sevici, morg bekçisi, bebek katili, cani diye suçlananlar...

Bugün; Topluma "barış elçisi, çözümcü ve büyük siyaset adamı" olarak pompalanıyorlar.

Vah ki vah...

Koca bir milleti hazmede hazmede ne hale getirdiler.

*

Soru şu;

Türk Milleti'nin bilmediği ne oldu da, PKK silah bırakıyor?

Bu yaklaşımın adı tek kelimeyle demagojidir.

Neden mi?

10 Maddelik PKK pastasının üzerindeki şekeri kazıyınca göreceksiniz ki,

Altından pasta değil zehir çıkacaktır.

Onun için,

13 yılda birçok "gayri milli" oluşumlara imza atan AKP,

Bu defa da terörist başının açıklamasını "resmi metin" haline getirerek,

Bir ilke daha imza atmıştır.

*

Dahası,

AKP ve PKK sözcülerinin Dolmabahçe'de açıkladığı,

Bebek katilinin taleplerini duyunca gördük ki,

AKP iktidarının dışarıda ki muhatabı IŞİD ve PYD...

İçeride ki muhatabı ise PKK ve Öcalan canisiymiş!

Peki, ne isteniyor bu 10 madde de?

Demokratik siyaset yeniden tanımlansın...

Vatan kavramı "ortak vatan" , millet kavramı da "demokratik ölçütlerle" yeniden tasarlansın...

Vatandaşlık, Kimlik ve Demokratik Cumhuriyet tanımı yeniden yapılansın...

Ve tabi ki bir an önce "yeni bir Anayasa" yapılsın!

*

Ey iktidar...

Şimdi siz bu maddelerin başlıklarına bakarak,

Bizim "PKK silah bırakıyor" masalına inanmamızı mı bekliyorsunuz?

Gerçek şu ki,

PKK silah bırakmıyor, aksine AKP eliyle Türkiye'nin üniter yapısına dinamit döşüyor.

Hatırlar mısınız?

Yine bir seçim öncesinde ortaya;

"PKK silah bırakıp yurt dışına çıkıyor" masalı ortaya atılmış,

Beşleme basının Besmelesiz yazarları da bu konuyu günlerce ballandıra, ballandıra anlatmıştı.

*

Kimse kimseyi kandırmasın,

Bırakın silah bırakıp yurt dışına çıkmayı,

PKK ilçe merkezlerinde silahlı yürüyüş yapma,

Mahkeme kurup yargılama yapma,

Vali ve kaymakam atama noktasına kadar geldi.

Şimdi yeni ve daha büyük bir aldatmaca ile karşı karşıyayız.

Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz,

Silah bırakan PKK değil,

"Çözüm sürecinden bihaber" olduğunu söyleyen paşalar,

Ve kışlasına hapsedilen Türk Silahlı Kuvvetleridir.