Bursa'nın akciğerlerini gözetleme nöbetini 30 yıl sürdüren babasından devralan Ali Aydoğdu ile eşi Vasfiye Aydoğdu, işlerini kutsal bir görev bilinciyle yapıyor.

Bursa Orman Bölge Müdürlüğü Mustafakemalpaşa Orman İşletmesine bağlı 4 yangın gözetleme kulesinden biri olan Şehriman Kulesi'nde nöbet 7 gün 24 saat devam ediyor.

Şehriman Kulesi'nde 30 yıl yaptığı yangın gözlemciliğinden emekli olan Mehmet Aydoğdu'nun tecrübelerini aktardığı oğlu Ali Aydoğdu ile gelini Vasfiye Aydoğdu, büyük bir ihtimamla görev yapıyor.

Denizden yüksekliği 600 metre olan kuleyi yaşam alanlarına çeviren Aydoğdu çifti, çocukları Nihan ile Nihal ile beraber ormanlardaki hareketliliği gözlüyor. Binlerce hektar orman ve tarım arazilerinin gözlendiği kulenin bakımı dahil birçok eksiğini gideren çifte, babaları Mehmet Aydoğdu da destek oluyor.

Aydoğdu ailesi, kulenin yanında oluşturdukları küçük arazide meyve, sebze, yumurta gibi ihtiyaçlarını da kendileri karşılıyor.

Anadolu Ajansı ekibi, en yakındaki yerleşim yerine yaklaşık 5 kilometre mesafedeki kulede yaşayan Aydoğdu ailesinin bir gününe tanıklık etti.

"Sadece ağacı değil, böceği, tavşanı, kelebeği de koruyorsun"

Ali Aydoğdu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, babasından öğrendiği mesleği 10 yıldır devam ettirdiğini belirterek, çocukluğunda da babasıyla beraber orman yangınlarına gittiğini anlattı.

Ormanları yangınlardan korumanın önemine değinen Aydoğdu, şöyle konuştu:

"Çok fazla uyku seçeneğim olmuyor. Yangın her an çıkabilir, geceleri 12 saat nöbete ben kalıyorum, gündüz de 12 saat eşim nöbet tutuyor. 5 dakikada bir dürbünle gözetleme yapıyorum, yarım saatte bir telsizle çevrimlerimiz oluyor. Gün boyu sürekli ayaktayım, en küçük noktaları dahi gözetliyorum. Ormanlarımız bizim için çok değerli, gelecek nesillere bırakmamız gerekiyor. Biz burada görünmeyen bir çift gözüz. Bizim ne iş yaptığımızı, nasıl hayat şartlarında çalıştığımızı kimse bilmiyor. İşin sadece maddi yönü değil, manevi yönü de yüksek, sevap kazanıyoruz. Orman sadece bir ağaç kurtarmakla değil, böceği, tavşanı, kelebeği hepsini koruyorsun. Yanmak kadar kötü bir şey yok, biz burada bunu önlüyoruz. Bizim için en öncelikli konu erken müdahale."

Kayınpederi ve kocasının mesleğini yapıyor

Vasfiye Aydoğdu ise evlendiğinden bu yana yangın kulesinde çalıştığını ifade ederek, yangın gözlemciliği işini severek yaptığını söyledi.

Orman arazisinde duman gördüklerinde telsiz yardımıyla ekipleri harekete geçirdiklerini belirten Aydoğdu, "Yangının gidişatına göre büyükse hava aracına haber ediyoruz. Sabah kalktığımda rüzgarın durumuna bakıyorum. Yakınımdaki insanların mesleğime yaklaşımı iyi, 'yapabilirsin' dediler ve ben de yapıyorum." ifadesini kullandı.

Aydoğdu, rüzgarın fazla ve havanın sıcak olduğu günlerde teyakkuzda olduklarını kaydetti.

"Ormanlarımızı torunlarımıza miras bırakmalıyız"

Yangın gözlemciliğinden emekli olan Mehmet Aydoğdu da sabah kalktığında ilk işinin zaman havanın durumunu gözlemlemek olduğunu söyledi.

Yangınları görür görmez ekiplere haber verdiklerini ifade eden Aydoğdu, "Leylek, enerji nakil hattına çarpıyor, yanıyor ve o yanan kuş ormanı yakıyor. Biz bunları da gördük. Burada bilhassa sabah saat 10.00'dan akşam 20.30'a kadar 5 dakika bile araziden gözünü ayırmayacaksın. Çünkü yangın, 'ben çıkıyorum' demez, sana haber vermez, sen yangını haber vereceksin. Yaptığım iş, çok ayrıcalıklı. Ormancılık, benim çocukluk hayallerimde vardı. İşimi zevkle yaptım." diye konuştu.

Emekli olduktan sonra kuleyle irtibatını kesmediğini belirten Aydoğdu, torunlarını sık sık görmeye geldiğini, tecrübelerini hem onlara hem de oğlu ve gelinine aktarmaya devam ettiğini belirtti.

Mesleğini oğluna öğrettiğini dile getiren Mehmet Aydoğdu, "Torunumun büyük hayali orman mühendisi olmak. 'Ben büyüyünce orman mühendisi olacağım' diyor. Bu ormanlar bizim ormanlarımız, torunlarımıza miras bırakmamız lazım." dedi.