"CHP’nin paçasına yapışan İP; HDP ile işbirliği yaparak, Türkiye düşmanlarının diliyle milli çıkarlarımıza muhalefet ederek safını seçmiştir." diyen MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, açıklamasında şunları kaydetti:

"İP başkanı, Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’yi kastederek “her konuşmasının öznesi ben ve iyi parti” demiş. Yüksek ego vehmi! Liderimizin eleştirilerinin öznesi; terör örgütleri, Türkiye düşmanları ve taşeronlarıdır. Bu kategoridekiler eleştirilerden nasibini alır.

İP başkanı, Cumhur İttifakını kastederek “aranıza girmeye niyetim yok” demiş. Aman estağfurullah! Cumhur İttifakı; “Önce ülkem ve milletim sonra partim” ilkesiyle hiçbir siyasi hesap ve çıkar gütmeden Türkiye’nin bekası ve Türk Milletinin milli menfaatleri için kurulmuştur.

Cumhur İttifakında olmak için öncelikle yerli ve milli olmak, Türkiye’nin ve Türk Milletinin çıkarlarını savunmak gerekir. CHP’nin paçasına yapışan İP; HDP ile işbirliği yaparak, Türkiye düşmanlarının diliyle milli çıkarlarımıza muhalefet ederek safını seçmiştir.

İP ile HDP ve fetö terör örgütü arasındaki politik ilişkiler ve İP başkanının HDP, terörist Demirtaş ve muhtıracı amiralleri sahiplenmesiyle ilgili açıklamalarımıza Sayın Müsavat Dervişoğlu tıpkı İP’in başkanı gibi nobran ve hakaretamiz ifadelerle cevap vermeye çalışmış.

Dervişoğlu, açıklamalarımıza cevap vereceğine hakaret ediyor. İP başkanından mülhem olan bu nobran ifadeler ayaklarımızın altındadır ve misliyle iadeli taahhütlüdür. İP ile HDP ve fetö arasındaki ilişkiyi bir kez daha delilleriyle tekrarlıyoruz. Dervişoğlu hakaret yerine iddialarımıza cevap vermelidir.

İP ile fetö terör örgütü arasındaki siyasi münasebetleri açıklamamızdan rahatsız olan Sayın Dervişoğlu’na hatırlatıyorum: “Fetö'cüler Meral Akşener'i destekliyor, mitinglerine gidiyorlar, toplantılara katılıyorlar." diyen İP genel başkan yardımcısı değil midir?

İP İstanbul İl Başkanı ile ilgili olarak fetö’cü, fetö terör örgütünün yöneticisi diyen İP’in eski genel başkan yardımcısı değil midir? Rize İP il başkanı ile ilgili olarak fetö’cü iddiasında bulunan İP Rize Güneysu ilçe başkanı değil midir?

Kendi genel başkanının açıklamalarından habersiz olduğu anlaşılan Sayın Dervişoğlu’na hatırlatmak gerekir: Dün, “İYİ Parti’yi, CHP ve HDP ile yan yana getirme çabasını çirkin, saygısız ve çok ayıp buluyorum.” deyip de bugün CHP ve HDP ile işbirliği yapan İP başkanı değil midir?

“HDP kürt siyasi hareketinin temsilcisidir.” diyerek Pkk terör örgütünün siyasi kolu HDP’yi meşrulaştırmaya çalışan, “Demirtaş bizimle eşit şartlarda Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası yapmalı” diyen, terörist Demirtaş ile kahvaltı yapabileceğini söyleyen İP başkanı değil midir?

Katıldığı televizyon programlarında AİHM’nin terörist Demirtaş’ın serbest bırakılmasıyla ilgili kararlarına atfen “ Selahattin Demirtaş serbest bırakılmalı, AİHM kararlarına uyulmalı.” diyenler İP Genel başkan yardımcıları değil midir?

Dün, “İyi parti, teröristle masa kurmaz, pazarlık yapmaz” derken, pkk terör örgütünün siyasi kolu HDP ile seçimler için pazarlık ve işbirliği yapan İP değil midir?

CHP ve pkk terör örgütünün siyasi kolu HDP ile birlikte Türkiye’nin üniter yapısını bölmeye yönelik gizli anayasa çalışmasına katılan, Anayasa’dan; “Devletin dili Türkçedir”, “Atatürk”, “Türk” ve “Türk Milleti” ibarelerini çıkarmaya çalışanlarla işbirliği yapan İP değil midir?

CHP, HDP, İP ve SP arasındaki bu gizli anayasa görüşmelerini Kılıçdaroğlu ve CHP temsilcisi İbrahim Kaboğlu ile İP’in genel başkan yardımcıları itiraf ederken Sayın Dervişoğlu inkâr ederek bu ihanet anayasası görüşmelerini saklayabileceğini mi sanmaktadır?

Bebek katili Öcalan’ın İmralı cezaevinden villaya çıkartılıp görüntülü olarak televizyon programlarına katılmasını isteyen M. Salim Ensarioğlu genel başkan yardımcınız değil midir?

“Leyla Zana ilk kıvılcımı attı. Özerklik yetmiyor.” diyerek pkk terör örgütünün ağzıyla konuşan Bahadır Erdem’i genel başkan yardımcısı yapan İP başkanı değil midir?

İP’in Türkiye’nin tüm milli meselelerine destek verdiğini söyleyen Sayın Dervişoğlu’na hatırlatmak gerekir: Gara’daki şehitlerimiz için HDP’ye tek laf etmeyip Kandil, HDP ve fetö gibi Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini suçlayan İP başkanı değil midir?

Suriye’de Türkiye’nin yaptığı operasyonlara ilk karşı çıkan İP değil midir? Libya ve Suriye konusunda Mecliste CHP ve HDP ile ağız birliği yapıp ortak tutum alan İP değil midir?

Sayın Dervişoğlu, HDP’lilerin İP’e yönelik olarak “Bizim sayemizde o koltuklarda oturuyorsunuz” sözlerini, terörist Demirtaş’ın İP’e yönelik hakaretlerini, CHP’lilerin "İyi Parti'nin varlığı CHP sayesindedir" sözlerini de mi duymamıştır?

İP başkanı, HDP’lilerle ilgili fezlekeler Meclise sevk edilip içeriği belli iken “Fezlekelere gözü kapalı el kaldırmayız. Önünü arkasını okuruz. Fezlekelerin önünde biri varsa, ardında da sizin olduğunuzu çok iyi biliyoruz.” diyerek HDP’ye destek vermemiş midir?

Sayın Müsavat Dervişoğlu bir de muhtıracı amirallere en net tavrı İP başkanı koydu demektedir!

Dervişoğlu’na sormak gerekir: Muhtıracı amiraller için önce “zevzekler” diyen sonra sayın Cumhurbaşkanına “bu muhtıracılara abuk subuk cezalar verdirme” deyip “U” dönüşü yaparak muhtıracı amirallere sahip çıkan İP başkanı değil midir?

Zevzek görmek isteyen İP başkanı partisine ve ortaklarına bakmalıdır. Muhtıracı zevzeklerin elebaşları İP ve CHP’dedir. Muhtıracı amirallerin elebaşı ve ilk imza sahibi İP’in genel başkan yardımcısı Ahmet Kamil Erozan’ın yardımcısı emekli amiral Ergun Mengi değil midir?

Muhtıracıların elebaşı Ergun Mengi’yi İP’e kim getirmiş, kim genel genel merkez yöneticisi yapmışsa sorumlu da O’dur. Ayrıca muhtıracı amirallere destek veren İP Genel Başkan yardımcısı Ahmet Kamil Erozan ile milletvekilleriniz Naci Cinisli ve Aytun Çıray değil midir?

Terör örgütü ve yandaşlarının kamu kurumlarına sızmasını önlemek amacıyla verilen Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu Mecliste görüşülürken İP, CHP ve HDP ile birlikte bu kanunu engellemek için tüm milletvekillerini Meclise getirerek aleyhte oy kullandırmıştır.

Bu kanun teklifine tepki olarak 30 dakikalık basın toplantısını kardeş payı yaparak 10’ar dakika halinde birlikte yaptınız Sayın Dervişoğlu! HDP, İP ve CHP birlikte ağız birliği, tutum birliği içindesiniz. Milletimizden neyi saklamaya çalışıyorsunuz?

Dervişoğlu bu kanun görüşmelerinde İçişleri Bakanı Sayın Soylu’nun “Oh ohh! Paralar pkk’ya gitmiyor, millete gidiyor” sözlerine nazire yaparak üç defa “Oh ohh!” çekerek kendini HDP’ye alkışlatarak adeta HDP’nin öcünü almıştır. Bu gurur Dervişoğlu’na ömrü boyunca yeter!

Sayın Dervişoğlu’na sormak gerekir: Terör örgütlerinin, terör yandaşlarının kamuya sızmasını önlemeye yönelik bu kanuna neden karşı çıktınız? fetö’cü hainlerin ve terör destekçilerinin kamuya alınmamasından neden rahatsız oluyorsunuz?

Kendi verdikleri önergenin oylamasına üç milletvekiliyle katılıp da, önerge reddedilince “verdiğimiz önerge MHP ve AK Parti oylarıyla reddedildi” demek utanmazlık değil midir?

İP başkanı kritik konularda sürekli “benim kişisel fikrim” derken İP yöneticileri farklı telden açıklamalar yapmaktadır. Dolayısıyla İp başkanına sen İP’in başkanı değil misin? Ağzından çıkan sözler nasıl şahsi fikrin olur? Yoksa İP’in ucu başkalarında mı? diye sormuştuk.

Dervişoğlu bu açıklamamızdan da rahatsız olmuş. İP’in ucu başkasının elinde değilse İP başkanı neden sürekli “benim kişisel görüşüm” şeklinde açıklama yapmakta, İP’li yöneticiler sürekli İP başkanını tekzip etmektedir. Birer birer sayalım mı?

Sayın Dervişoğlu: “Genel başkanımızın dilinden dökülen her sözün altında her mensubumuzun imzası vardır” diyorsunuz ya, bu iddianızı baş danışmanınız ve milletvekilleriniz Aytun Çıray, Naci Cinisli ve pek çok yöneticiniz defalarca tekzip etti.

Müsavat Dervişoğlu bir de Andımız üzerinden Milliyetçi Hareket Partisini eleştirmeye çalışmaktadır. Milliyetçi Hareket Partisi’nin Andımız konusundaki tavrı nettir. Dün ne dediyse bugün de aynısını söylemektedir.

M. Dervişoğlu Andımız konusunda Milliyetçi Hareket Partisi’ne laf yetiştireceğine önce “Öğrenci andı geri gelmesin. Öğrenci andı toplumun tamamını temsil etmiyor.” diyen pkk destekçisi İP genel başkan yardımcısı Mehmet Salim Ensarioğlu’na bakmalıdır.

Sayın M. Dervişoğlu “İP ile HDP ve CHP’yi hangi güç bir araya getirdi” sözümüzden rahatsızlığını ifade ederek MHP ile AK Parti’yi hangi güç bir araya getirdi? diye sormaktadır.

MHP ve AK Parti’yi Türkiye Cumhuriyeti’nin bekası ve Türk Milletinin milli yararları bir araya getirmiştir. Buradan bir kez daha soruyorum: Sözüm ona milliyetçiyim diyen İP ile pkk terör örgütünün siyasi kolu HDP’yi hangi güç aynı kulvara sokmuştur?

Cumhur İttifakında hiçbir siyasi hesap ve çıkar ilişkisi yoktur. İP ise siyasi çıkar peşindedir. Bir İP Grup Başkanvekili “5-6 bakanlık verilirse fedakârlık yaparız”demiştir. MHP’yi makam sevdasıyla suçlayan Dervişoğlu’na soruyorum:Siz kaç koltuk için fedakârlık yaparsınız?

Siyaseti bir çıkar ilişkisi, siyasi çekişme ve al-ver olarak görenlerin Cumhur İttifakının açık, şeffaf, çıkarsız ve milli meselelerde birliktelik olduğuna ne aklı ne de siyasi erdemi ve feraseti yetmez.

İP’in parti programında milliyetçiliğin ‘M’si yazmazken İP’li Dervişoğlu hangi yüzle milliyetçilikten bahsetmektedir. Sizlerden ancak Türk düşmanı tarihçi Ernest Renan milliyetçisi olur!

İP; CHP, Fetö ve HDP’nin güdümüne girmişken, Dervişoğlu Doğu Türkistan’daki Uygur Türkleri üzerinden Milliyetçi Hareket Partisi’ni ve Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’yi eleştirmeye kalkışmaktadır.

Ömrünü Türk Dünyasına ve davasına adayan Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli, Türkiye tarihinde Doğu Türkistan’a giden ilk devlet adamıdır. Başbakan Yardımcısı iken 25 Mayıs-8 Haziran 2002 tarihlerinde Doğu Türkistan’ı ziyaret ederek buradaki soydaşlarımızın hakkını savunmuştur.

Kaldı ki, MHP’nin Doğu Türkistan ile ilgili görüşleri bilinmektedir, nettir. Biz bu meseleye Ankara merkezli bakıyoruz. Bu konuda sizler gibi ABD ve fetö kulvarından gitmeyişimiz kimleri kudurtuyor, iyi biliyoruz.

İP, HDP ve CHP sözcülerinin nasıl ağız birliği yaptığı, meclis oturumlarında nasıl ortak tutum aldıkları tutanaklarda kayıtlıdır. Meclis tutanakları yalan söylemez Müsavat Dervişoğlu!

İP ile CHP, HDP ve fetö arasındaki işbirliği, ağız ve tutum birliği delilleriyle birlikte gün gibi aşikârdır. Müsavat Dervişoğlu hakaret ederek gerçekleri saklamaya çalışsa da artık maske düşmüştür.

Müsavat Dervişoğlu “namus zekâtı”ndan bahsetmektedir. İslamiyet’te zekât farzdır, ancak zekât verebilmek için belirli şartları taşımak gerekir. Bunlardan biri de nisap miktarı bir varlığa sahip olmaktır. Bu konuda nisabı olmayanlar zekât veremez.”