Kurtulmuş, Ünye meydanında düzenlenen "Ünye'ye doğalgaz verilmesi programı"nda vatandaşlara hitap etti.

Anayasa değişiklik teklifinin 16 Nisan'da milletin oylarıyla yasalaşacağını ve Türkiye'nin yeni anayasasıyla yoluna devam edeceğini belirten Kurtulmuş,  anayasa değişikliğine neden ihtiyaç olduğu yönünde söylemlerin olduğunu anımsattı. Türkiye'nin durduk yere anayasa değişikliğine gitmediğini anlatan Kurtulmuş,  bu anayasanın ortaya koyduğu sistemin bir sürü hastalıklarla, krizlerle, kaoslarla dolu olduğunu ifade etti.

Türkiye'nin bu sistemden kaynaklanan nedenlerle beş darbeyle karşı karşıya kaldığı aktaran Kurtulmuş, en son 15 Temmuz hain darbe teşebbüsü olmak üzere, 6-7 kez de darbe girişimi yaşandığını söyledi. 

Numan Kurtulmuş, anayasa değişikliğinin ardından cumhurbaşkanının Meclisi feshedebileceği tartışmalarının başlatıldığına değinerek, şöyle konuştu:

"Bu anayasa değişikliğiyle ortaya konulan şey, seçimlerin yenilenmesidir. Ola ki sistem kilitlenirse, Meclis'in iradesi bir şekilde kullanılamaz hale gelirse, aynen 12 Eylül'den önce beş buçuk ay cumhurbaşkanını seçemediği gibi bir kaos ile karşı karşıya kalırsak ne yapacağız? Kör düğümü kim açsın? Millet açsın. Yeniden millete gidilecek, millet karar verecek. Millet, kimi cumhurbaşkanı olarak görmek istiyorsa, yönetimde o olacak. Bu adım, Türkiye'yi kaoslardan, krizlerden kurtarmak için atılmış bir adımdır."

- "Böyle müttefiklik olur mu?"

Türkiye'nin bu zamana kadar gördüğü seçimlerden farklı olarak bu halk oylamasına Avrupa'nın da davetsiz misafir olarak katıldığına dikkati çeken Kurtulmuş, "Ne oldu da bu beylere Türkiye'nin cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle ilgili anayasa oylamasına burunlarını sokmaya başladılar. Rahatsız oldular değil mi? Güçlü Türkiye'den, büyük Türkiye'den, Türkiye'nin gelişmesinden, büyümesinden rahatsız oldular." ifadesini kullandı.

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Avusturya, Almanya, Hollanda'da Türkiye'nin bakanlarına ve milletvekillerine "evet" kampanyasını düzenletmediğini, Hollanda'da toplanan Türk vatandaşlarının üzerine atlarıyla, itleriyle saldırdıklarını, bunların hiç unutulmaması gerektiğini belirtti. 

Türkiye'nin bakanlarına ve milletvekillerine böylesi uygulamalarda bulunanların, PKK ve diğer terör örgütlerinin "hayır" kampanyası yürütmesine ise izin verdiğinin altını çizen Kurtulmuş, İsviçre'nin Bern şehrinde açılan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef gösteren pankarta imkan verilmesini eleştirdi. Kurtulmuş, "Böyle bir dostluk olur mu? Böyle müttefiklik olur mu? Böyle demokrasi olur mu? Seçilmiş bakana, milletvekiline izin vermeyeceksin, katillere izin vereceksin, 'Erdoğan'ı öldürün' pankartına müsaade edeceksin..." şeklinde konuştu.

CHP tarafındaki "acayiplikler"in her geçen gün arttığını dile getiren Kurtulmuş, CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt'un sözlerine tepki gösterdi. Kurtulmuş, şu değerlendirmede bulundu:

"Haddini bil, bu millete karşı edepli ol, bu milletin sabrını taşırma. Bu millet ne karar verirse başımın gözümün üstündedir de. Sözün de kararın da artık millette olduğunu anla, bunu kabul et. Denize dökmek tabiri bu milletin lügatinde vardır. Kimi denize döktük? Bu ülkeyi işgal etmeye gelen emperyalistler ve onların uşaklarını. Bu millet, o kahraman izlerin, şanlı tarihin bir parçasıdır. Bu millet, bu ülkeyi işgal etmeye kalkan, bu vatana göz diken bütün emperyalistlere tarihte haddini bildirmiştir, denize dökmüştür. Yeri gelirse yine bu insanlar, emperyalistleri ve uşaklarını denize dökeceklerini 15 Temmuz’da ispat etmiştir."

Kurtulmuş, "Bu memlekette 'hayır' da diyen 'evet' de diyen bizim dostumuzdur, vatandaşımızdır. Biz, her 'hayır' veren teröristlerle iş birliği yapıyor demiyoruz. Ey CHP'nin yöneticileri, lafı doğru anlayın. Biz diyoruz ki 'hayır' cephesinin içerisinde Türkiye düşmanları ve terör örgütleri de vardır." dedi.

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş ve beraberindekiler, daha sonra Ünye'ye getirilen doğalgaz için hazırlanan meşaleyi yaktı.