CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Radyo Viva canlı yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
Bir soru üzerine oğlu Kerem Kılıçdaroğlu'nun, Güney Kore'de sürdürdüğü doktorayı tamamlayarak, Türkiye'ye döndüğünü belirten Kılıçdaroğlu, oğlunun askerden kaçtığı iddialarının ise doğru olmadığını ifade etti.

Kemal Kılıçdaroğlu, oğlu Kerem'in hakkı olduğu halde bedelli askerlik yapmadığını, normal bir şekilde gidip askerliğini yapacağını bildirdi. 

Bu aralar oğluna bir kız isteme durumu olduğu yönündeki bilgilerin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, "Evet, doğru. İnşallah Trabzonlu bir gelinimiz olacak." dedi.

 16 Nisan'da yapılacak halk oylaması öncesi Trabzon'a gideceklerini anlatan Kılıçdaroğlu, "Hayırlı bir işi yapacağız." ifadesini kullandı.   

Yeni düzenleme ile 18 yaşındakilere milletvekili hakkı tanınmasına yönelik eleştirilerin hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, "18 yaşındakilerin siyasetin dışında olması doğru değil. Buna niye karşı olalım. Tam tersine, Gazi Mustafa Kemal Atatürk Türkiye'yi gençlere emanet etti. Dolayısıyla emanet aldığı ülkeye katkı vermesi en büyük arzumuzdur." diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, 18 yaşında milletvekili olan birinin ömür boyu askerlikten muaf tutulması ve 2 yıldan sonra emekli kabul edilmesine itiraz ettiklerini vurguladı. 

"Kendi çocukları için ikbal hazırlıyorlar." ifadesini kullanan Kılıçdaroğlu, parti olarak anket yaptırmadıklarını ancak "Hayır"ın önde olduğunu savundu.

'Başkan dahil, hiç kimsenin neredeyse denetlenme imkanı yok'

Kemal Kılıçdaroğlu, yeni modelde cumhurbaşkanının istediği kadar kişiyi başkan yardımcısı atayabileceğini, ayrıca Olağanüstü Hal (OHAL) kararını da alabileceğini bildirdi.

Kılıçdaroğlu, "Karar üç ay içinde Meclisin onayına sunulacak. 'Üç aya kadar beğenmediğim 7 iş adamının mal varlığına el koyarım, üç ay sonra da zaten mesele bitmiş oluyor.' Ben bu örnekleri verdiğim zaman 'bu olmaz' diyorlar. Niye olmasın? Birisi gelir, yapar. Yetkisi var mı? Var." diye konuştu.

Yeni modelde cumhurbaşkanının arzu ettiği kadar bakan, arzu ettiği kadar başkan yardımcısını atayabileceğini ayrıca devletin yapısı ve işleyişiyle ilgili kararları alabileceğini anlatan Kılıçdaroğlu, değerlendirmelerine şöyle devam etti:

"Bugün bu kararları TBMM alıyor. Örnek, '3 vilayeti birleştirdim, oraya bir genel vali atadım' diyebilir. Örneğin 'ben kıdem tazminatını kaldırdım.' diye bir kararname çıkarabilir. 'Yapamaz.' Yapamaz da bu yetkiyi veriyoruz biz. A kişisi yapmaz, B kişisi gelir yapar. Biz bir rejimi tümüyle değiştiriyoruz. Demokratik parlamenter sistemden vazgeçiyoruz, yerine 'tek adam' rejimi oluşturuyoruz. Bu anayasa değişikliği, sonu belli olmayan dipsiz kuyuya benziyor. Benim için olsa dahi istemem. Demokrasiye, insan haklarına aykırı bu. Freni olmayan kamyon bu. Başkan dahil, hiç kimsenin neredeyse denetlenme imkanı yok." 

'Evet çıkacağına inanmıyorum'

Türk milletinin demokrasiyi sevdiğini ve sahiplendiğini belirten Kılıçdaroğlu, halk oylamasından "Evet" çıkacağına ise inanmadığını vurguladı.

Kılıçdaroğlu, "Hayır" çıkarsa tüm partilerin demokratik parlamenter sistemi güçlendirmek için bir araya gelmesi gerekeceğini de belirtti.

"Halk oylamasından 'Hayır' çıkması durumunda MHP'de, 'evet' çıkması durumunda CHP'de genel başkan değişikliği olur mu? Bir deprem yaşanır mı?" yönündeki soruyu da Kılıçdaroğlu, şu yanıtı verdi:

"Bu bir siyasi parti seçimi değil, bu bir referandum. Dolayısıyla bir partinin geleceğini oylamıyoruz. Ben öyle ciddi, büyük depremler olacağını falan sanmıyorum. Sayın Bahçeli'nin savunduğu bir anlayış var, 'Evet'ten yana bir tavır takındı. Kendi partisi içinde ciddi bir grup da 'Hayır'dan yana tavır aldı. CHP'de böyle bir tablo yok. Bizde herkes 'Hayır'dan yana, demokrasiden yana. 'Hayır' çıkarsa Türkiye rahat bir nefes alacak. Partilerin kendi kongreleri var. Bizde adaylar çıkar, demokrasinin gereğinden çekinmemeliyiz. Demokrasilerde koltuk kişilere özgü değildir."