ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Bakanlar Kurulundaki değişikliğe ilişkin, "Cumhurbaşkanımızın aslında bu tür değişiklikler ve revizyonlarda temel ilkesi, 'hep süreklilik içinde değişim, değişimin içinde süreklilik' olmuştur. Aslında bu kabine de aynı zamanda bir 'süreklilik' ve 'değişim' kabinesi olarak ifade edilebilir." dedi.

Kalın, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde basın mensuplarına gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

15 Temmuz'un seneyi devriyesi dolayısıyla gerçekleşen etkinliklerin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayelerinde, Başbakanlık başta olmak üzere ilgili bakanlıkların koordinasyonunda yapıldığını anımsatan Kalın, İstanbul ve Ankara'da iki önemli anıtın açılışının gerçekleştiğini söyledi.

Kalın, yurt dışında da birçok faaliyetin yapıldığını, 136 ülkedeki 226 temsilcilikte çeşitli anma törenlerinin düzenlendiğini, yabancı basınla Türkiye'de buluşmaların organize edildiğini ifade etti.

Meclisteki özel etkinlikleri de değinerek, bu vesileyle milletin temsil makamının milletle tekrar buluştuğunu dile getiren Kalın, AK Parti Genel Merkezi ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal'ın da koordinasyonuyla güzel çalışmaların yapıldığını, katkı sağlayan herkese teşekkürlerini iletti.

Kalın, bir çağrıyla sokaklara dökülen milyonların, bir yıl sonra bu hain FETÖ darbe girişimini tekrar lanetlediklerini, istiklallerine ve istikballerine kararlı bir şekilde sahip çıkılacağının bütün dünyaya bu vesileyle ilan edildiğini kaydetti.

- "Yeni kan tazelenmesiyle..."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dün onayladığı Bakanlar Kurulundaki değişikliğe de değinen Kalın, kabinenin ülkeye ve millete hayırlı olmasını diledi.

Başbakan Binali Yıldırım'ın yaptığı istişareler neticesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sunduğu bu kabineyle ilgili birçok yorumun yapıldığına dikkati çeken Kalın, şöyle devam etti:

"Cumhurbaşkanımızın aslında bu tür değişiklikler ve revizyonlarda temel ilkesi, 'hep süreklilik içinde değişim, değişimin içinde süreklilik' olmuştur. Aslında bu kabine de aynı zamanda bir 'süreklilik' ve 'değişim' kabinesi olarak ifade edilebilir. Mevcut tecrübeleri, yeni bakan arkadaşlarımıza aktaran, yeni bir kan tazelenmesiyle de hizmetleri daha etkin hale getirmeyi hedefleyen bir kabine var. 2019 seçimlerine giderken izlenecek politikalar ama asıl ondan önemlisi de 2023 hedefleri çerçevesinde de bu kabinenin, ülkemize hayırlı olmasını, daha büyük hizmetler vermesini diliyoruz."

- "Utanç verici bir sessizlik içerisinde olduğunu gördük"

İbrahim Kalın, iç güvenlikle ilgili uzun süreden itibaren PKK terör örgütü, DEAŞ ve FETÖ ile mücadelenin yoğun bir şekilde devam ettiğini vurguladı.

Uyuşturucuyla mücadelenin de bu başlıklar altında ele alınması gereken önemli bir konu olduğuna işaret eden Kalın, bu konuda da mesafe alınmaya başlandığını aktardı.

Kalın, PKK terör örgütünün önemli finans kaynaklarından bir tanesinin de uyuşturucu olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"PKK terörü dediğimizde, bu hadise maalesef ülkemizin başında bir bela olmaya devam ediyor. Özellikle Batılı dünya, PKK terörünü görmezlikten gelmeye devam ediyorlar. En son genç bir öğretmenimiz, Necmettin Yılmaz'ın şehit edilmesi neticesinde hepimiz gene büyük bir hüzne boğulduk. Bu vesileyle genç öğretmenimize Allah'tan rahmet diliyorum, ailesine, hepimize sabırlar diliyorum.

Tabi Batı basını yetkilileri, Türkiye'ye her seferinde demokrasi, insan hakları, özgürlükler konusunda nutuk atmaya çalışan batılıların, gene bu PKK terörü karşısında büyük bir sessizlik içerisinde, utanç verici bir sessizlik içerisinde olduğunu gördük. Bunu bir vaka-i adiye gibi değerlendirip, üzerini örtmeye çalıştıklarını görüyoruz. Türk milleti bunu unutmuyor."

Kalın, terör örgütlerine karşı mücadelenin bundan sonra da yoğun bir şekilde devam edeceğini belirterek, "Bu vesileyle dün Cumhurbaşkanımızın yaptığı bir telefon görüşmesine atıfla, CHP Tunceli Milletvekili Sayın Gürsel Erol'a da bu vesileyle teşekkürlerimizi iletmek istiyorum. Kendisinin Mecliste yaptığı konuşma, hakikaten bugün Türkiye'nin teröre karşı sahip olması gereken net, milli, yerli, tavizsiz duruştur. Bundan dolayı da Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Erol'u arayarak kendilerine teşekkür etmişlerdir. Bizim siyasi parti aidiyetleri bir kenara, siyasi görüşlerimizi bir kenara bırakarak terör karşısında yek vücut olmamız açısından önemli bir tablo olduğunu ifade etmeliyim." değerlendirmesinde bulundu.

- "Kıbrıs konusunun kapandığı anlamına gelmiyor"

İbrahim Kalın, 15 Temmuz darbesinden sonra FETÖ'cü darbecileri, güvenlik birimlerinden temizlemek için önemli bir çalışmanın başlatıldığını dile getirerek, bu temizlik harekatı yapılırken, kaynağının neresi olduğu az çok belli olan, çeşitli mahfillerde "Türkiye'nin bundan sonra güvenlik noktasında zaaf yaşayacağı, özellikle NATO güvenlik sisteminde artık güvenilir bir partner olmayacağı" yönünde birtakım spekülasyonların dolaştığının görüldüğünü anlattı.

Kalın, bir yıl sonra bakıldığında bu temizlikten dolayı güvenlik birimlerinin tam tersine zaafa uğramadığını, FETÖ'cü hainlerden temizlendikçe emniyet ve güvenliğin sağlanması konusunda çok daha etkin bir noktada olunduğunu vurguladı.

Bugün Kıbrıs Barış Harekatı'nın 43. yıl dönümü olduğunu hatırlatan Kalın, İsviçre'de devam eden Kıbrıs görüşmelerinden arzu edilen neticenin maalesef hasıl olmadığını söyledi.

Kalın, burada Türkiye'nin çok yapıcı bir tutumda bulunduğunun altını çizerek, "Maalesef bizim bu yapıcı tutumumuza ve yaratıcı fikirler üretme çabamıza rağmen, Rum tarafının yapıcı olmayan yaklaşımları nedeniyle arzu edilen netice elde edilemedi. Fakat bu Kıbrıs konusunun kapandığı anlamına gelmiyor, biz Kıbrıs halkının yanında olmaya devam edeceğiz." dedi.

KKTC'ye yaptırımların hala devam ettiğine işaret eden Kalın, "Uluslararası topluma buradan çağrımız, artık bu yeni gerçekler ışığında bu izolasyonların ve yaptırımların tamamen kaldırılmasıdır. Kıbrıs Türk tarafına dönük bu izolasyonların kaldırılmasının zamanı çoktan gelmiştir." ifadesini kullandı.

(Sürecek)