MUĞLA (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Hiçbir şekilde bir endişeniz olmasın, 'Acaba ne olacak' diye kafanızdan bir soru işareti geçmesin. Her zaman söyledim, biz bu PKK'nın adını bu ülkeden silip yok edeceğiz. Bunu herkes bilsin. Bizim kardeşlerimizle aramıza giremeyecekler." dedi.

Soylu, Muğla'nın Bodrum ilçesinde bir restoranda muhtarlar, sivil toplum kuruluşları üyeleri ve vatandaşların katıldığı toplantıda yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 15 yıldır ülkeye büyük hizmetler verdiğine dikkati çekti.

Mevcut sistemle güçlü liderlerin zamanında milletir faydalı işler yapılabileceğini dile getiren Soylu, anayasa değişikliğiyle öngörülen sistemin ise ülkeyi daha ileri götüreceğini söyledi. Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Rahmetli Özal, 'Biz bunu istiyoruz' dedi. Elbette ki bir sebebi vardır. Rahmetli Demirel, 'Ancak Türkiye'nin kurtuluşu bundadır' dedi. Elbette bir sebebi vardır. Rahmetli Erbakan 'Evet Türkiye'nin bunda kurtuluşu vardır' dedi. Elbet bir sebebi vardır. Rahmetli Türkeş 'Elbet Türkiye'nin kurtuluşu bundadır'. Çünkü karşı karşıya kaldığı, çözemedikleri temel sıkıntıyı görüyorlardı. Başka türlü bunu aşabilmek mümkün değildi. İyi saatte olsunlar, geliyorlar ve Türkiye'nin huzurunu ve Türkiye'nin geleceğini allak bullak ediyorlar. Buna hepimiz şahidiz. Oysa bizim hedeflerimiz var. Bizim büyük hedeflerimiz var. Ancak bu hedeflere ikinci sıçramayla adımla hamleyle beraber ulaşırız. Etrafımızdaki coğrafyaya bakın. Bir taraftan Irak'a, Suriye'ye, Tunus'a, Yemen'e, Libya'ya... Bir etrafınızdaki coğrafyaya Mısır'a, bir Avrupa'ya bakın. Avrupa ne ortak para birliğini oluşturabildi ne ortak anayasasını oluşturabildi. Avrupa kendi yörüngesini, kendi heyecanını, kendi hedeflerini kaybetti. ABD kendine yeni bir yol yeni bir yöntem bulmaya çalışıyor. Tam fırsatı. 2 bin 500, 3 bin dolardan 11 bin dolar kişi başı milli gelire gelmiş bir Türkiye, ayakları üzerinde duran bir Türkiye, altyapısını büyük ölçekte tamamlamış bir Türkiye şimdi geleceğe ait hedeflerini belirlemiş bir Türkiye, 2023'ü, 2053'ü, 2071'i kendi hedefine koymuş bir Türkiye... 6 ay önünü göremeyen değil, 2023'de, 2053'de, 2071'de ne yapacağını bilen bir Türkiye'yi bugün yakalayabilme fırsatı milletimizin ve ülkemizin önündedir. Tam zamanıdır."

- "400 yıl Suriye ile aynı bayrak altında yaşadık"

Türkiye'nin güçlü olmak zorunda olduğunu vurgulayan Soylu, "Çünkü dünyaya söyleyecek sözümüzün karşılık bulması lazım. 400 yıl Suriye ile aynı çatı, bayrak altında, aynı sancak altında yaşadık. Erdoğan ne yapsaydı? Güçsüz ve kuvvetsiz olsaydı ne yapabilirdi? Ama güçlü ve kuvvetli olduğumuz için, aynı kıbleye dönüp namaz kıldığımız, aynı sancağın altında beraber yaşadığımız Suriyeli kardeşlerimizin başına bu iş gelip, sınıra geldiğinde 'Ey Türkiye, ey 400 yıl aynı bayrak altında yaşadığımız Türkiye, kadınlarımıza tecavüz ediyorlar, çocuklarımızı öldürüyorlar, bizi kurtarın' dediğinde Avrupa gibi, Almanya gibi, İngiltere, Belçika, Hollanda gibi para hesabı mı yapmalıydık, tarih hesabı mı, gelenek hesabı mı, insanlık hesabı mı yapmalıydık? Biz dünyaya verebileceğimiz en büyük mesajı verdik. En büyük mesajı vermeye çalışıyoruz. Biz geçmişimizden kopmuyoruz. Geleneğimize, kültürümüze sahip çıktık." diye konuştu.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde seçmenlerin yüzde 50 artı birinin oyunu almak gerektiğini, bu toplumsal mutabakatın da siyasi gerginliği ortadan kaldıracağını belirten Soylu, "Ben AK Parti'de miydim,değildim. Ama beni davet etti. Allahımıza şükürler olsun sağda solda gitmedik, kaybolmadık Sayın Cumhurbaşkanımız bu çatının altında millet ve memlekete hizmet ettirdi. Ar-Ge Başkanı yaptı, partinin en önemli teşkilat başkanlığı görevini verdi sonra Çalışma Bakanı yaptı, sonra ülkenin güvenliğini İçişleri Bakanlığı görevini teslim etti. Neden? Herkesi kucaklayan bir anlayışa sahip olduğu için. Eğer bunu yaparsanız siyasetteki köşeleri eritirsiniz, gerilimleri azaltırsınız." ifadelerini kullandı.

- "Bu dertleri, sorunları Erdoğan ile aşarız"

Soylu, dünyada lider yokluğu olduğunu ifade ederek, "Avrupa'yı görüyorsunuz, etrafımızdaki coğrafyayı görüyorsunuz. Avrupa'da karar alma yeteneklerinin ne kadar kısıtlı olduğunu hep beraber görüyorsunuz. Biz bugün bir liderle karşı karşıyayız. Eğilmeyen, milletin menfaati üzerinden sadece tüm dünyayı ve Türkiye'yi gören. Biz bu dertleri aşarsak ancak Recep Tayyip Erdoğan'la aşarız, başkasıyla aşamayız." diye konuştu.

Soylu, CHP'li çok dostu olduğunu, onların kendisine, "Biz Recep Tayyip Erdoğan'ın bu ülkenin aleyhine iş yapacağını düşünmüyoruz" dediklerini ifade eden Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Ama 'Ya ondan sonra ne olacak' diyorlar. Ondan sonrası şu: Bu sistem ancak Tayyip Erdoğan ile kurulur, ancak da Tayyip Erdoğan ile yoluna girer. Biz önümüzdeki 13 yılı kaçırmamalıyız. Bizim bu yılları ıskalamamız lazım. Bize 4 yıldır patinaj yaptırıyorlar. Gezi olaylarıyla,17-25 Aralıkla, PKK ile FETÖ ile DEAŞ ile DHKP-C ile uğraştırıyorlar. Ama biz önümüze bakar, kararlarımızı hızlı, güçlü alırsak bilmenizi istiyorum ki Türkiye 25 bin dolara da 500 milyar dolar ihracata da bir taraftan yüzde 5'in altındaki enflasyona da yüzde 4'ün altındaki işsizliğe de Türkiye dünyanın ilk 10 büyük ülkesinden biri olma hedeflerine de ulaşacaktır. Bu sistemin teminatıdır, bu milletimizin teminatıdır."

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın hizmetin nasıl yapılacağını bilen kişiler olduğuna dikkati çeken Soylu, Başbakan Yıldırım'ın milletle beraber olan bir Anadolu insanı olduğunu vurguladı.

- "İçişleri Bakanıysam bana haram olsun"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatlarının açık olduğunu ifade eden Soylu, "Hükümetimizin kararlılığı açıktır. Hiçbir şekilde bir endişeniz olmasın, 'Acaba ne olacak?' diye kafanızdan bir soru işareti geçmesin. Her zaman söyledim, her zaman da söylemeye devam edeceğim. Biz bu PKK'nın adını bu ülkeden silip yok edeceğiz. Bunu herkes bilsin, bizim kardeşlerimizle aramıza giremeyecekler. Buna müsaade etmeyeceğiz, bunda çok önemli adımlar attığımızı, işin sadece terörle mücadele boyutunda değil aynı zamanda ekonomik boyutları açısından, sosyal boyutları açısından çok önemli süreçler olduğunu bir kez daha ifade etmek istiyorum." dedi.

Soylu, 13 yaşında bir kızı olduğunu belirterek, "14 yaşında bir kız çocuğunu zorla anasının kucağından, anasının sevgisine ihtiyacı varken dağa götürüp o yaşta onu taciz ediyorlarsa ve ben bugün bu ülkenin İçişleri Bakanıysam bana haram olsun. Onun için bunlara biz hiçbir hak vermemeliyiz. Teröre karşı bir acıma durumu içerisinde olmamalıyız." diye konuştu.

Esas patronun millet olması gerektiğine dikkati çeken Soylu, şöyle devam etti:

"İşte bu yeni sistem milletin patron olduğu sistemdir. Parlamentoda yeni sistemde bu eski sistemden çok daha güçlü olacaktır. Bu kadar nettir. Neden? O bir çerçeve çizecek yürütmeye diyecek ki 'Kardeşim bak senin çerçeven bu. Bu şartlar içerisinde benim işim yasama, benim işim milletle senin aranda milletin talebi üzerine kanun yapmak. Başka bir şey değil. Yasama benim işim ve ben geleceğim, kanunu yapacağım, milletin sesi olacağım, milletin dili olacağım, sen de yürüteceksin. Yürüttün yürüttün, yürütmenin sorumluluğu millete karşı 4 yıldır, 5 yıldır. Millet önüne gidersin, millet seni beğenip beğenmediğini, devam edip etmediğini sana kararını verir."

Dünyada birçok ülkenin bu sistemin içerisinden yürüdüğünü vurgulayan Soylu, demokratik ülkelerin tamamında yargıyı parlamentolar ve ilgili başkanların belirlediğini dile getirdi.

- "Bu ülkeyi kiminle büyüteceğiz biz"

Avrupa'nın yüzde 73'ünün 18-21 yaş arasındaki gençlerini parlamentoya soktuğuna değinen Soylu, bu şekilde gençliğin dinamizminden yararlanıldığını kaydetti.

Soylu, yıllarca parlamentoda başörtülü milletvekili olmadığını belirterek, "Bugün oldu da ne oldu? Allah rızası için. Kadınların bir kısmını başörtülü başörtüsüz diye ayır, memleketimizin bir kısmını mezhebine göre ayır, memleketimizin bir kısmını etnik kökenine göre ayır, milletimizin bir kısmını inancına göre ayır, bu ülkeyi kiminle büyüteceğiz biz? Bir kısmını yaşına göre, bir kısmını cinsiyetine göre ayır, biz bu ülkeyi kiminle büyüteceğiz, ben bunu öğrenmek istiyorum." dedi.

Toplantıya, Muğla Valisi Amir Çiçek, AK Parti Muğla Milletvekilleri Nihat Öztürk ve Hasan Özyar, Bodrum Kaymakamı Bekir Yılmaz, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, Bodrum Cumhuriyet Başsavcısı Barış Duman ve partililer katıldı.

(Bitti)