Başbakan Binali Yıldırım, Türkiye'nin savunma ve havacılık Ar-Ge bütçesinin 2016 itibarıyla 1 milyar doları aştığını, havacılık alanındaki ihracatın 2 milyar doları bulduğunu belirterek, "2002'de sadece savunma sanayi ile alakalı 66 proje üzerinde çalışırken bugün 543 proje üzerinde çalışıyoruz. Bu projelerin toplam bütçe büyüklüğü 60 milyar dolar." dedi.

Yıldırım, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi'ndeki Alp Havacılık Helikopter İş Merkezi Tesisi açılış töreninde yaptığı konuşmada, dün Fransa'da meydana gelen yangında çocuk yaşta 3 Türk vatandaşının hayatını kaybettiğini belirterek, yaşamını yitirenlere Allah'tan rahmet diledi.

Yangının ardında bir kasıt ve kundaklama hadisesi olmamasını ümit ettiğini söyleyen Yıldırım, bu ihtimale karşı da Fransız makamlarından meseleyi takip edip sonuçlandırmasını beklediklerini belirtti.

Las Vegas'taki saldırıda da 59 kişinin hayatını kaybettiğini anımsatan Yıldırım, "Adı ne olursa olsun bu bir vahşettir, cinnettir. Bu vesileyle hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifa diliyorum. Türk halkı Amerikan halkının acılarını yürekten paylaşıyor." ifadelerini kullandı.

Yıldırım, 15 yıl önce üreten ve kendi kendine yeten Türkiye hedefi ile çıktıkları yolda bugün önemli bir noktaya geldiklerine şahit olmaktan büyük bir memnuniyet duyduğunu belirtti.

Sikorsky yöneticilerinin de belirttiği gibi dünyada bu gibi derli toplu, her şeyin bir arada yapıldığı gelişmiş bir tesisin olmadığını anlatan Yıldırım, bu konuda emeği geçen Alp ailesine şükranlarını sundu. Alp Havacılık Yönetim Kurulu Başkanı Tuncer Alpata'ya seslenen Yıldırım, "Tuncer Bey, Ülkü Hanım'ın, ananın duasını aldığın müddetçe sırtın yere gelmez." ifadesini kullandı.

- "Büyüme serüveni sadece yerkürede olmuyor"

Artık tankı, topu, tüfeği olan değil bilgiyi üreten, bilgiyi kullanabilen toplumların bir adım öne çıktığını, bundan mahrum olanların ise geride kaldığını vurgulayan Yıldırım, "Bu büyüme serüveni sadece ayağımızın değdiği yerkürede olmuyor, gökyüzü ve uzay da bilgi toplumunun getirileriyle yeni bir büyüme alanı olarak önümüzde duruyor. Bugün havacılık ve uzay konularında teknoloji tasarlayan, üretime yönelen, bu üretimi katma değere dönüştüren ülkeler siyasi, ekonomik ve askeri olarak daha güçlü hale geliyor, küresel ve bölgesel politikaları belirleyen ülkeler haline dönüşüyor." diye konuştu.

Başbakan Yıldırım, AK Parti hükümetleri olarak 15 yılık sürede sanayileşmeyi, katma değeri yüksek teknolojik ürünleri kendi imkanlarıyla üretmeyi sağlayacak çalışmalara hem hız verdiklerini hem de destek olduklarını dile getirdi.

Bu konuda her dönemde ciddi teşvikler verdiklerini, bugün bunların karşılığını görmekten de mutluluk duyduklarını anlatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Uydularımızla sinyallerimizi Asya, Avrupa ve Afrika'da 118 ülkede 3 milyar insana ulaştırabiliyoruz. Aynı zamanda uydu üzerinden internet ve veri akışını gerçekleştirebilir hale geldik. Yerli yer gözlem uydumuz Göktürk-2'yi uzaya gönderdik ve çok güzel görevler ifa ediyor. Türkiye'nin ilk yerli ve milli haberleşme uydusu Türksat 6A'nın üretimi Uzay Sistemleri ve Entegrasyon Test Merkezi'nde başladı. 2020 yılında inşallah tamamlanarak uzayda yerini alacak.

Teknolojide derinleşmeyle beraber savunma ve havacılık sanayiinde de araştırma geliştirmeye önemli paylar ayırıyoruz. Savunma ve havacılık Ar-Ge bütçemiz 2016 yılı itibarıyla 1 milyar doları aşmıştır. İhracatımız 15 yıl önce havacılıkla ilgili sadece 250 milyon dolarken bugün 2 milyar doları buldu. Ciro 1 milyar dolarken bugün 6 milyar doların üzerine çıktı. 2002'de sadece savunma sanayi ile alakalı 66 proje üzerinde çalışırken bugün 543 proje üzerinde çalışıyoruz. Bu projelerin toplam bütçe büyüklüğü 60 milyar dolar. Savunma ve havacılık sanayii projelerine odaklanan teknoparklar açtık. Bugün İstanbul'da teknoparkta 170 Ar-Ge firması ve toplam 2 bin 750 teknik vasıflı personel çalışıyor. Aynı şekilde Ankara Kahramankazan'da 80 milyon avro bedelle uydu test ve entegrasyon merkezi yaptık. Kendi uydularımızı tasarladığımız gibi üretimine de başlamış bulunuyoruz."

- "Eskişehir lokomotif görevi görüyor"

Yıldırım, Türkiye'de yerli imalatla geliştirilen uydu parçalarının testlerinin artık uzayda gerçekleştirildiğini, Japonya Havacılık ve Uzay Ajansı ile yapılan anlaşma gereğince, Türkiye'de yapılan uydu parçalarının Japonya'da imal edilen ve uzaya gönderilen uydularda kullanıldığını aktardı.

Artık 2016'da başlatılan testlerin meyvesini vermeye başladığını ve bu konuların önümüzdeki yıllarda yerli ve milli kabiliyetin geliştiği bir adıma dönüşeceğini vurgulayan Yıldırım, Eskişehir'in de Türkiye'yi yüksek teknolojili katma değer üreten gelişmiş ülkeler içinde 2023 hedeflerine götürecek bir lokomotif görevini gördüğünü vurguladı.

Başbakan Binali Yıldırım, "Uzay ve havacılık teknolojilerinden ülke kalkınması ve milli güvenliğin sağlanması, doğal kaynakların tespiti ve bunun halkın refahı için kullanılması adına Türkiye Uzay Ajansı'nı kurma kararı aldık. Bu kararı da tasarı, taslak olarak Meclise gönderdik. Bu yasama döneminde inşallah Türkiye Uzay Ajansı da kurulmuş olacak." dedi.

Yıldırım, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi'nde, Alp Havacılık Helikopter İş Merkezi Tesis Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, Türkiye Uzay Ajansı'nın kurulmasına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Türkiye Uzay Ajansıyla ilgili kanun tasarısı taslağının TBMM'ye gönderildiğini belirten Yıldırım, "Uzay ve havacılık teknolojilerinden ülke kalkınması ve milli güvenliğin sağlanması, doğal kaynakların tespiti ve bunun halkın refahı için kullanılması adına Türkiye Uzay Ajansı'nı kurma kararı aldık. Bu kararı da tasarı, taslak olarak Meclise gönderdik. Bu yasama döneminde inşallah Türkiye Uzay Ajansı da kurulmuş olacak." ifadesini kullandı.

Yıldırım, "F-35 Müşterek Taarruz Uçağı Projesi"ni hatırlatarak, bu projenin NATO ülkelerinin ortak projesi olduğuna işaret etti.

Söz konusu uçakların orta gövdesinin Amerika dışında TUSAŞ'ta yapılacağını vurgulayan Yıldırım, TUSAŞ'ın üretime başladığını bildirdi.

Silahlı ve silahsız insansız hava araçlarının yapımının sürdüğüne değinen Yıldırım, ülke güvenliği açısından insansız hava araçlarına ihtiyaç duyulduğuna dikkati çekti.

Başbakan Yıldırım, İHA sistemlerinin taktik ve operatif sınıfta gelişmiş ülkelerle rekabet eder düzeye ulaştığını belirterek, Savunma Sanayii Müsteşarlığınca milli muharip uçağın tasarım çalışmalarının başlatıldığını dile getirdi.

Yıldırım, "HÜRKUŞ eğitim uçağı gerekli sertifikaları temin etti ve şu anda seri üretime başlamış durumdadır. Tamamen yerli tasarım, özgün helikopter çalışması da ilerliyor. Şu anda prototip çalışmaları devam ediyor." ifadesini kullandı.

Açılışı yapılan tesiste genel maksatlı helikopter imalatının gerçekleştirileceğine değinen Yıldırım, bu konuda da Savunma Sanayii Müsteşarlığı, TUSAŞ, Alp Havacılık ile Lockheed Martin firmalarının işbirliği yaptığını, böylece özel sektör ve kamu sektörü işbirliğinin yanı sıra küresel ortaklarla da işbirliği oluştuğunu belirtti.

- "Yukarıda yanlış adımların atılmaması için katkı koymalısınız"

ABD'nin Türkiye'nin müttefiki olduğunu anımsatan Yıldırım, işbirliğinin sorgulandığı dönemlerin de var olduğuna dikkati çekti.

İşbirliğine, stratejik ortaklığa, müttefikliğe zarar verecek unsurların ortadan kaldırılması gerektiğine işaret eden Yıldırım, şöyle devam etti:

"Bunun kararını verecek, bu adımı atacak Amerikan yönetimidir. Ancak sizler Amerika'nın lokomotifleri olarak, Amerika'nın teknolojisini, sanayisini, elindeki imkan ve kabiliyetleri sağlayan firmalar olarak bu güzel işbirliklerinin zarar görmemesi için elinizden gelen her türlü gayreti göstererek yukarıda yanlış adımların atılmaması için katkı koymalısınız. Bunu yaptığımız zaman, 15 Temmuz acısını bu ülkeye yaşatan alçaklara karşı Amerikan hükümetinin, yönetiminin bakışını değiştirdiğimiz zaman, Suriye'de DEAŞ'la mücadele ederken Türkiye'nin canını yakan, sivil insanlarına zarar veren ve Amerika'dan aldığı silahları bizim insanımıza çeviren bu terör güruhlarıyla ilişkileri sınırlandırdığı zaman Amerika'yla olan ilişkilerimiz daha gelişecek, sizin için sadece Türkiye'de değil, bütün bu coğrafyada çok daha kapsamlı bir işbirliğinin önü açılmış olacaktır."

Helikopter için gerekli bazı parçaların Alp Havacılık, Aselsan, TUSAŞ ve Lockheed Martin tarafından işbirliği içerisinde üretileceğini vurgulayan Yıldırım, "Burada yapılan ürün sadece bizim kuruluşlarımızın ihtiyacı için yapılmıyor. Aynı zamanda bölgemizde ve dünyada birçok ülkenin ihtiyacına da cevap verecek bir ürün olacak. Bu tesisler, bu iş için iftiharla söylüyoruz ki dünyada bir ilk. Bu kadar entegre, her şeyi bir arada. tertemiz, pırıl pırıl böyle bir tesis başka bir yerde yok." dedi.

Tesisin yapımında emeği geçenlere teşekkür eden Yıldırım, üretim sürecinde 180 mühendisle birlikte 800 personelin görev alacağını ve bu işin asıl gizli kahramanlarının genç Türk mühendisler olacağını bildirdi.

Başbakan Yıldırım, test süreçlerinin tamamlanmasının ardından seri üretime geçileceğini ve daha fazla istihdam sağlanacağını kaydetti.

Başbakan Binali Yıldırım, "Bizim amacımız kimseyle kavga etmek, kimseyle savaşmak değil ama ülkemizin birliğine, beraberliğine, bölünmez bütünlüğüne, ulusal güvenliğimize herhangi bir tehdit olursa buna en iyi şekilde hazır olmamız gerekir." dedi.

Yıldırım, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi'nde, Alp Havacılık Helikopter İş Merkezi Tesis Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, amaçlarının buna benzer tesislerin sayısını artırmak olduğunu, gelecek dönemde yerli katkısı, akıl teri, alın teri dökülerek yapılan işlere daha fazla destek verileceğini söyledi.

Açılışını yaptığı tesiste üretimi gerçekleştirilecek "T70 Kara Şahin" helikopterlerinin önemli bileşenlerinin büyük oranda yerli kaynaklarla üretileceğini dile getiren Yıldırım, tesiste 100'ü aşkın ünitenin bulunduğunu belirtti.

Alp Havacılık Şirketi'nin, projenin başarılı olması için fedakarlıktan kaçınmadığını, 90 milyon dolar değerinde yatırım yaptığını vurgulayan Yıldırım, 11 bin metrekare alanı bulunan tesiste tam kapasite üretim başladığında yıllık 500 milyon dolara varan ihracat söz konusu olacağına dikkat çekti.

Yıldırım, Alp Havacılık Şirketi'nin, 2023'te yarım milyar dolara yakın ihracat hedeflendiğini, tesisin zaten marka değeri yüksek olan Eskişehir'e yeni değer katacağını, KOBİ ve yan sanayi firmalarının da tesisten istifade edeceğini anlattı.

- "Hızlı treni 24 milyon vatandaşımız kullandı"

"Duygusal tarafını bir tarafa bırakalım, Eskişehir'in gönlümüzde apayrı yeri var." diyen Yıldırım, Türkiye'de hızlı trenin ilk kez Eskişehir'e getirildiğini hatırlattı.

Başbakan Yıldırım, Eskişehir'in, İstiklal Savaşı'ndan büyük mücadeleyle çıktıktan sonra Türkiye'nin kalkınması, gelişmesi için havacılıkta, raylı sistemlerde Türkiye'yi ön plana çıkaracak projelerin başlatıldığı şehir olduğunu vurgulayarak, "Eskişehir'e yeni tren getirdik, hızlı tren getirdik. Bugüne kadar hızlı treni 24 milyon vatandaşımız kullandı. 24 milyon vatandaşımız sağlık, sıhhat içinde, konforla bu hizmetten yararlandı. Tabii burada değil, oradan Bilecik, Sakarya, Kocaeli'ye bağladık. Şimdi Kütahya üzerinden Afyon, İzmir, Antalya'ya bağlayacağız. Böylece Eskişehir yollarıyla, tren yollarıyla, havacılığıyla hem sivil havacılık hem de askeri havacılık açısından Türkiye'nin merkezi haline geliyor." şeklinde konuştu.

Eskişehir'in, aynı zamanda Türk dünyasının da merkezi olduğunun altını çizen Yıldırım, eski Kültür ve Turizm Bakanı ve AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı'nın, bakanlığı döneminde bu konuda çok güzel çalışmalara imza attığını aktardı.

- "Eskişehir'in aynı coşkuyu göstereceğine hiç kuşkum yok"

A Milli Takım'ın, 2018 FIFA Dünya Kupası Elemeleri'nde 6 Ekim'de İzlanda ile Eskişehir'de karşılaşacağını hatırlatan Yıldırım, "Geçenki milli maçta Eskişehir müthişti, çok büyük destek verdi ve sonuç aldık. Burada da aynı coşkuyu, aynı heyecanı göstereceğine hiç kuşkum yok. Vereceğiniz o teşvik ve heyecan inşallah Millilerimize de beklediğimiz sonucu getirecek." dedi.

Binali Yıldırım, Eskişehir'in, eğitim, sanayi, sağlık, turizm gibi birçok alanda mesafe katettiğini, boraks madeninin yüzde 73'ünü Türkiye'nin sağladığını, bu üretimin yüzde 80'inin ise Eskişehir Kırka-Simav hattından temin edildiğini, ulusal üretimde, özellikle makine imalat endüstrisinde Eskişehir'in payının gittikçe arttığını, dizel lokomotif soğutucu, uçak motoru üretiminin burada yapıldığını anlattı.

Buzdolabı, çamaşır makinesi üretimi açısından da Eskişehir'in önemli payı olduğunu, 32 milyon metrekarelik alanıyla Türkiye'nin en büyük organize sanayilerinden birinin burada faaliyet göstertiğini dile getiren Yıldırım, Eskişehir'de 2002'de 151 milyon lira olan ihracatın, 2 milyar liraya ulaştığına işaret etti.

- Eskişehir'e 15 yılda 20 milyar lira değerinde yatırım

AK Parti hükümetlerinin, 15 yılda Eskişehir'e 20 milyar lira değerinde yatırım yaptığını dile getiren Yıldırım, bin 81 yataklı Eskişehir Şehir Hastanesi ile 600 yataklı Yunus Emre Araştırma Hastanesi'nin gelecek yıl hizmete alınacağını bildirdi.

Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi (OSB) yakınında, 625 bin metrekare alanı bulunan Hasanbey Lojistik Merkezi'nin daha önce hizmete alındığını hatırlatan Yıldırım, "Şimdi ikinci OSB'yi yapıyoruz ancak OSB ile Hasanbey arasında demiryolu bağlantısı vardı. Bunu sanayicilerimizle, odalarımızla konuşmuştuk, bir anlaşmaya varmıştık. Biz anlaşma tarafını hallettik ama siz de maalesef biraz geri kaldınız. Artık karar verdik, onu da biz yapacağız. 7 kilometrelik o bağlantıyı da yapacağız. Arkadaşlarımızla konuşacağım, daha fazla beklemenin anlamı yok, bir an önce yapalım." diye konuştu.

Başbakan Yıldırım, tarımsal ve hayvansal ürünlerin başka illere taşınmasında yoğun olarak kullanılan Eskişehir-Sarıkaya-Nallıhan yolunun tamamen yenileneceğini bildirerek, şöyle devam etti:

"Konuşacak, söylenecek çok şey var ama fazla konuşmaktansa daha fazla iş yapmaya ihtiyacımız var. Baştan beri Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 15 yılda ülkeyi nereden aldık, nereye getirdik bunu milletimiz görüyor. Milli gelir olarak bir Türkiye'yi üç Türkiye seviyesine çıkardık. 2020'den itibaren yeni hedefimiz, Türkiye'nin orta gelir grubundan üst gelir grubuna çıkmasıdır. Bunun için hedef koyduk. İnşallah 2020'ye geldiğinde 13 bin dolar kişi başı milli gelirin üzerinde bir milli gelirle bunu başarmış olacağız.

Son yapılan uluslararası araştırmalara göre, kişi başı satın alma gücüne göre Türkiye, Avrupa'da İspanya'yı geride bıraktı, beşinci ülke oldu. Milli gelir olarak da kişi başına satın alma paritesine göre 25 bin doların üzerine çıktık ama bunlar bizim için yeterli değil. İhracat hedeflerimizi de genel ülke sıralamamızı da dünyanın en güçlü 10 ülkesi arasına girme hedefimizi de bu ve buna benzer önemli yatırımlara daha fazla kaynak ayırarak, daha fazla teşvik sağlayarak gerçekleştirmiş olacağız."

- "Türkiye için milli güvenlik meselesi"

Başbakan Yıldırım, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ndeki gayrimeşru referanduma da değindi.

"İstiyorsan sulhu sükun, hazır ol cenge daima." atasözünü hatırlatan Yıldırım, şöyle konuştu:

"Bizim amacımız kimseyle kavga etmek, kimseyle savaşmak değil ama ülkemizin birliğine, beraberliğine, bölünmez bütünlüğüne, ulusal güvenliğimize herhangi bir tehdit olursa buna en iyi şekilde hazır olmamız gerekir. Bugünlerde Suriye'de ve Irak'ta, güney sınırlarımızda birtakım operasyonlar yapılıyor. Bir yerde referandum öbür tarafta PKK'nın yeğenleri, kuzenleri, PYD, YPG orada bir devlet kurma sevdasına girmiş. Bunlar asla ve asla hiçbir şekilde bizim tarafımızdan hoş karşılanmaz. Orada yaşayan Kürt kardeşlerimize daha fazla gözyaşı, daha fazla ızdırap, daha fazla sorun çıkarır. Yöneticilerin, ihtirasları uğruna bölgedeki insanları ateşe atmalarına ve onların geleceğini karartmalarına izin veremeyiz. Irak, Suriye, bölge ülkeleri ve dünya kamuoyuyla beraber hareket ederek, burada zaten var olan otorite boşluğu, krizi, kaosu daha da derinleştirecek, küresel terör örgütlerini daha da teşvik edecek adımlara asla izin vermemeliyiz. Bu konuda duruşumuz çok nettir."

Irak ve Suriye'de yeni devlet oluşturma çabalarının, kimden gelirse gelsin Türkiye için milli güvenlik meselesi olduğuna dikkat çeken Yıldırım, şunları kaydetti:

"Milli güvenlik meselesinde de Türkiye, gereken her türlü adımı atma hakkını saklı tutmaktadır. Bunu bütün dünya bilmelidir. Kimseye düşmanlığımız yok, kimseye husumetimiz yok ama bizim birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi bozmaya çalışanlar bunu bilmelidir ki buna karşı da gereken cevabı verecek gücümüz her zaman vardır. Bunu anlamak istemeyenler Çanakkale'yi hatırlasın, İstiklal Savaşı'mızı hatırlasın, en son 15 Temmuz'u hatırlasın. Bu millet istiklaline, bağımsızlığına yediği ekmekten, içtiği sudan daha fazla düşkündür. Bu bayrağa, bu vatana, bu millete, bu devletin bekasına yönelecek her türlü iç ve dış saldırı, eldeki bu güzel imkanlarla beraber en şiddetli şekilde karşılığını bulacaktır. Amacımız, bölgede ve dünyada dostlukları artırmak, düşmanlıkları azaltmaktır. Esas budur, bunun için müttefiklerimizle, dostlarımızla daha fazla iş birliği içinde çalışma prensibimizi muhafaza ediyoruz."

Yıldırım, sözlerini açılışı gerçekleştirilen tesislerin hayırlı olmasını dileyerek tamamladı.

- Yıldırım'a helikopter maketi hediye edildi

Açılış törenine, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Harun Karacan, AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, Başbakanlık Müsteşarı Fuat Oktay, Savunma Sanayii Müsteşarı İsmail Demir, Eskişehir Valisi Özdemir Çakacak, Sikorsky Aircraft Başkanı Dan Schultz, Alp Havacılık Onursal Başkanı Ülkü Alpata ve çok sayıda davetli katıldı.

Alp Havacılık Yönetim Kurulu Başkanı Tuncer Alpata, Başbakan Yıldırım'a Sikorsky helikopter maketi hediye etti.

Başbakan Yıldırım ve beraberindekiler daha sonra fabrikayı gezerek, yetkililerden üretilen Sikorsky parçalarına ilişkin bilgi aldı.