Yıldırım, Sabiha Gökçen Havalimanı'ndan özel uçak "ANA" ile saat 15.10'da Londra'ya hareket etti. Yıldırım'ı, havalimanından, Başbakan Yardımcıları Bekir Bozdağ ve Recep Akdağ ile öteki ilgililer uğurladı. 

Başbakan Binali Yıldırım, ABD Başkanı Trump'ın YPG'ye silah verilmeyeceği sözüne ilişkin, "Zaten başından beri biz orada DEAŞ terör örgütüyle mücadele için PKK'nın kuzenleri, yeğenleri olan PYD ve YPG ile bir olup bunlara karşı mücadele etmenin doğru bir seçim olmadığını hep söyledik. Dostumuz ve müttefikimiz ABD, her defasında bize bunun bir tercih değil, mecburiyet olduğunu söylediler. DEAŞ da temizlendiğine göre öyle bir mecburiyet de ortadan kalkmış durumda. Beklentimiz bir an önce bu ortaklığı sona erdirmeleri ve gerçek ortaklarına, müttefiklerine geri dönmelerini bekliyoruz." dedi. 

Yıldırım, Londra'ya hareketinden önce Sabiha Gökçen Havalimanı'nda yaptığı basın toplantısında, kendisine Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker ve Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş'ın refakat edeceğini söyledi.

Ziyaretin Birleşik Krallık ile Türkiye arasındaki son zamanlarda artarak gelişen ilişkileri daha da ileriye taşıyacak bazı görüşmeleri gerçekleştirmek amacıyla yapıldığını dile getiren Yıldırım, özellikle Brexit sürecinde Birleşik Krallık ile Türkiye arasında ticari ve ekonomik ilişkilerde, karşılıklı yatırımlar konusunda herhangi bir aksaklık yaşanmaması için gereken önlemlerin neler olduğunu ele alacaklarını kaydetti.

Yıldırım, Birleşik Krallık'a yapacağı resmi ziyaretin Birleşik Krallık Başbakanı Theresa May'in daveti üzerine gerçekleştirildiğini ifade ederek, ziyarette esas itibarıyla iki önemli başlık olduğunu söyledi.

Birincisinin Birleşik Krallık ile Türkiye arasındaki ikili ilişkileri bütün boyutuyla ele almak olduğunu belirten Yıldırım, şöyle devam etti:

"Karşılıklı ticaret hacmimiz son bir iki yıl içerisinde başka ülkelere karşılık artarak devam ediyor. Özellikle savunma sanayinde TFX projesini yapmak üzere bu yılın içerisinde bir anlaşma gerçekleştirmiştik. Bu projenin bundan sonraki evrelerini de ele alacağız. Bunları değerlendireceğiz. Ayrıca, Suriye başta olmak üzere bölgesel konularda müzakereler yapacağız. En son Sayın Cumhurbaşkanımız, Rusya Devlet Başkanı ve İran Cumhurbaşkanının katıldığı Soçi toplantısının sonuçlarını değerlendireceğiz. Soçi görüşmelerinin Birleşmiş Milletler şemsiyesinde Cenevre'de kalıcı barışa giden yolu açan en önemli süreç olduğunu bütün taraflar kabul ediyor. Bu çerçevede Suriye'de, Irak'ta iç savaşın tamamen sona erdirilmesi, aynı zamanda bütün terör örgütlerinden bu toprakların arındırılması, bütün etnik kimliklerin katılacağı yeni Suriye devletinin teşkili ve Irak'ta referandum sonucu ortaya çıkan durumun değerlendirilmesi, Türkiye ve Irak ilişkilerinin bundan sonraki seyri konularını, bölgede Birleşik Krallık ile Türkiye'nin yapabileceği işbirliğini kapsamlı bir şekilde ele alacağız." 

Başbakan Binali Yıldırım, ayrıca bugün ve yarın devam edecek ziyaretinde özellikle Birleşik Krallık'taki yatırımcılar ve iş dünyasının temsilcileriyle de bir araya gelme fırsatı olacağını dile getirerek, İngiltere'deki BBC başta olmak üzere ekonomi ve politikayla ilgili basın mensupları, medya temsilcileriyle bir araya gelip hem Avrupa, Orta Doğu ve bölgesel konuların ele alınacağı toplantılar da gerçekleştireceklerini anlattı.

Yıldırım, ziyaretini yarın akşam tamamlayacağını belirterek, "Memlekete inşallah sağ salim döneceğiz." dedi.

- Erdoğan, Trump görüşmesi

Basın mensuplarının, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump'ın telefon görüşmesi yaptığı, bunun ardından da ABD'nin artık YPG, PYD'ye silah vermeyeceğinin açıklandığına" ilişkin soruları üzerine Yıldırım, şunları söyledi:

"Söz verdiğine göre değerlendirilecek bir konu yok. Zaten başından beri biz orada DEAŞ terör örgütüyle mücadele için PKK'nın kuzenleri, yeğenleri olan PYD ve YPG ile bir olup bunlara karşı mücadele etmenin doğru bir seçim olmadığını hep söyledik. Dostumuz ve müttefikimiz ABD, her defasında bize bunun bir tercih değil, mecburiyet olduğunu söylediler. DEAŞ da temizlendiğine göre öyle bir mecburiyet de ortadan kalkmış durumda. Beklentimiz bir an önce bu ortaklığı sona erdirmeleri ve gerçek ortaklarına, müttefiklerine geri dönmelerini bekliyoruz." 

Yıldırım, konuşmasının başında ses sıkıntısı olduğu yönündeki uyarı üzerine, "Baştan mı alacağız. Bunları daha önceden yapsanız iyi olmaz mı? Teknoloji bazen azizlik yapabiliyor. Biz de canlı canlı aksaklığı göstermiş olduk. Vatandaşlarımız kusura bakmasın. Bazen böyle aksaklıklar oluyor." diyerek, açıklamasına baştan devam etti.