Dünya genelinde görülen artışla sağlık sistemlerini tehlikeye sokan ve önemli tedbirlerin hayata geçirilmesine yol açan Kovid-19, Türkiye'de de artış gösteriyor.

Sağlık Bakanlığının Kovid-19 bilgilendirme sayfasında yer alan tabloya göre, en son 6 Mayıs'ta 2 bin 253 olan günlük hasta sayısı, 2 Haziran'da 786'lara kadar düşmüşken aylar sonra 19 Ekim'de tekrar 2 bini aştı, 13 Kasım'da ise 3 bin 45 olarak tespit edildi.

Başta ABD ve Avrupa ülkeleri olmak üzere dünya genelinde Kovid-19 tespit edilen kişi sayısı, çok yüksek rakamlara çıkmaya başladı.

Kovid-19 görülen ülke ve bölgelerdeki vakalara ilişkin güncel verilerin derlendiği "Worldometers" internet sitesinin 15 Kasım verilerine göre, dünya genelinde yeni tip koronavirüs vaka sayısı 54 milyonu geçti.

ABD, 11 milyon 226 bin 218 ile en fazla vakaya sahip ülke konumunda bulunurken, ABD'yi 8 milyon 814 bin 902 ile Hindistan, 5 milyon 848 bin 959 ile Brezilya, 1 milyon 954 bin 599 ile Fransa, 1 milyon 903 bin 253 ile Rusya, 1 milyon 492 bin 608 ile İspanya, 1 milyon 344 bin 356 ile İngiltere, 1 milyon 304 bin 846 ile Arjantin, 1 milyon 191 bin 4 ile Kolombiya ve 1 milyon 144 bin 552 ile İtalya izledi.

Virüs yayılımını önlemek için peş peşe tedbir kararları hayata geçiriliyor

Bilim insanlarının, "yaz mevsiminin bitmesiyle açık hava yerine kapalı mekanlarda daha fazla vakit geçirilmesinin, virüsün yayılım riskini artıracağı" öngörüsü, tüm ülkelerde vaka artışlarında kendini gösterdi. Temaslı kişilerin karantina kuralına uymaması, kuralına uygun maske takılmaması, hijyenin sağlanmaması, kapalı mekanlarda uzun süre vakit geçirilmesi gibi nedenler, hastalık yükünü artıran önemli faktörler olarak ortaya çıktı.

Türkiye de dahil birçok ülkede, virüs yayılımını önlemek için önemli tedbirler hayata geçirildi.

Türkiye'de bu kapsamda, meskenler hariç olmak üzere kamuya açık alanlar, cadde, sokak, park, bahçe, piknik alanı, sahiller, toplu ulaşım araçları, iş yerleri, fabrikalar gibi tüm yerlerde herhangi bir istisna olmaksızın maske takma zorunluluğu getirildi.

Evlere paket servis ve gel-al şeklindeki uygulamalar hariç olmak üzere lokanta, restoran, pastane, kafe, kafeterya gibi yeme-­içme yerleri (içkili/içkisiz ayrımı olmaksızın), kahvehane, kıraathane ve çay ocakları, berber, kuaför, güzellik merkezi gibi iş yerleri, nikah/düğün salonları, halı sahalar ve spor salonları, internet kafeler/salonlar ve elektronik oyun yerleri, bilardo salonları ve lunaparklar, tiyatro, sinema ve konser salonları, yüzme havuzu, hamam, kaplıca ve saunaların, en geç saat 22.00'de kapanmasına yönelik uygulamaya gidildi.

Kamu ve özelde esnek çalışma yöntemlerinden azami düzeyde faydalanılması, vatandaşların özellikle yoğun olarak bulunduğu, valilik ve kaymakamlıklarca duyurulan cadde ve sokaklar ile ihtiyaç duyulan meydanlar ve toplu taşıma araç durakları gibi alanlarda sigara içmenin yasaklanması kararı alındı.

Bunun yanı sıra salgınının seyri anlık olarak takip edilerek hasta ve temaslı kişi, ağır hasta, entübe, vefat sayılarındaki artış trendlerine göre 65 yaş ve üzeri vatandaşların, gün içerisinde 10.00­-16.00 saatleri dışında sokağa çıkma kısıtlamalarına yönelik kararlar da hayata geçirildi.

Tek ve en etkili silah "maske-mesafe-hijyen"

Alınan tüm tedbir kararları ile virüs yayılımının hızlıca engellenebilmesi amaçlanırken, her platformda vatandaşların hastalıktan korunmak için "maske-mesafe-hijyen" kuralına harfiyen uymaları gerektiğinin altı çizildi.

Aşı çalışmalarında olumlu gelişmeler olmasına karşın hala virüse karşı tek ve en etkili silahın "maske-mesafe-hijyen" olduğu vurgulanıyor.

Hastalık damlacık yoluyla geçtiği için kış mevsiminin gelmesiyle birlikte kalabalık mekanlarda vakit geçirilmemesi, acil ihtiyaçlar temin edildikten sonra bulunulan ortamdan uzaklaşılması, dışarı ile her temas sonrasında hijyenin sağlanması, bağışıklık sisteminin kuvvetli olabilmesi için gün içinde yeterli ve dengeli beslenilmesi, uyku düzenine dikkat edilmesi, misafirlikten kaçınılması, ev gibi ortamların gün içinde mutlaka birkaç kez düzenli olarak temiz hava girişinin sağlanabilmesi için havalandırılması da hayati önem taşıyor.

Hem dünyada hem Türkiye'de günlük vaka sayısının azalabilmesi için aşı ya da ilaç geliştirilene kadar alınan kararlara uyulması gerekiyor.