2015 yılında SGK 18 miyar lira ilaç parası öderken sadece sigortalı vatandaşın cebinden 2 milyar lira civarı ilaç katılım payı çıktı. Diğer yandan çoğu cepten alınan ucuz ilaçlar ve devletin sigortalılar için en düşük ilacı öderim üzerini hasta öder uygulaması da zamlarla birlikte ilaç masrafları katlayacak. İlaç firmaları ise düzenlemelerin hayati önem taşıdığını savunuyor. 2009 yılından beri yapılmayan kur fiyatlarının sektörü ciddi sıkıntıya soktuğunu savunurken, ucuz ilaçların maliyetleri karşılamadığını aktarıyor.
"ARTTI DENİLEN ASGARİ ÜCRETİN GERİ ALINMASIDIR"
Hasta Hakları Aktivisti Derneği Başkanı Avukat Orhan Demir, ilaçlara yapılan zammın vatandaşın ödeyeceği katkı paylarının artacağı anlamı taşıdığını belirtiyor. Demir, "Vatandaşa arttı denilen asgari ücretin tamamen geri alınmasının bir yöntemidir. İnsanlar zaten çalıştıkları maaşın yüzde 38'ine yakınını SGK'ya prim olarak yatırıyor. Vatandaş bunu hastalandıklarında hastane masrafları ve ilaçlar ücretsiz karşılansın diye ödüyor. Alınan tüm ücretler ve yapılan tüm zamlar haksız kazançtır. Devlet anayasal bir hak olarak vatandaşın sağlığını korumakla yükümlüdür. Devlet sağlık hizmetini artık vatandaşın sırtına bindiriyor" diyor.
"VATANDAŞ İLACIN PARASAL KISMIYLA İLGİLENMEMELİ"
İstanbul Eczacılar Odası Yönetim Kurulu Üyesi Zozan Padel, ilaç firmaları ve devlet arasında ilaç fiyatları konusunda yaşanan anlaşmazlığın vatandaşlara son zamanlarda ciddi sıkıntılar yaşattığını söyledi. Padel, "Artış özellikle 1 lira ile 6 lira arasındaki ilaçlar için yapıldı. İlaç firmaları sadece ticari kazançlarını düşünürler. Etik olarak ilaçların ucuz ya da pahalı olmasını konuşmak doğru değil. İlaç devletin malı olması lazım. Vatandaşlar ilacın parasal kısmıyla hiç ilgilenmemeli. İlaçlar pahalı veya ucuz olması önemli olmadan vatandaşa ücretsiz bir şekilde dağıtmalı" dedi.
