div>

7 Haziran seçimleri sonrası MHP'ye "Niçin CHP ve HDP ile hareket etmiyorsun, niçin onlarla koalisyon kurmuyorsun" diye saldıran ne kadar kişi varsa yine medyada seferberlik başlatarak saldırıya geçti. MHP'nin haklı olması, haklı çıkması bunlar için hiçte önemli değil. Bunlara göre önemli olan MHP düşmanlıklarını tatmin edebilmektir. Bunların çoğu Atatürkçülük maskesi kullanan ama "PKK'nın siyasi uzantısı HDP ile niye hareket etmiyorsunuz" diyen, şehitlerden, gazilerden utanmayan tiplerdir. 7 Haziran'dan bugüne ülke kan gölüne dönmüş, her gün şehitlerimiz, gazilerimiz var. Çıkıp MHP'den haklı çıkması adına özür dilemedikleri gibi, yine haklı çıkacağı bir konu üzerinde aynı saldırıları düzenliyorlar.

MHP'ye saldıranların hepsi birbirinden beslenen, birbirine yakın tiplerdir. Şu partili, bu partili, şu ideoloji, bu ideoloji sahibi olması da fark etmemektedir. Medyada hepsi birbirini bulup, MHP'ye saldırma konusunda Uygur atasözündeki "Köyün itleri birbirine küs olsalarda kurdu görünce birleşirler" içeriği canlı tutmaktadır.

CHP, HDP ve bir de MHP'de değişim isteyenlerin ittifakı çok net göze çarpmaktadır. Bunların hepsi aynı kelime ve aynı cümlelerle MHP Lideri Devlet Bahçeli'ye saldırmaktadır. Sanki eğitimi aynı okulda, aynı sınıfta, aynı öğretmen tarafından almış gibilerdir. Birbirlerinden hiç farkları yoktur.

CHP'li Selin Sayek Böke ile MHP'den ihraç edilmiş Meral Akşener'i, HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ile CHP'li Eren Erdem'i yanyana koyun izleyin bakalım, sözlerinde, cümlelerinde bir tane fark bulabilecek misiniz?

Son günlerde bu manada siyasi borsada yükselişe geçen Eren Erdem olmuştur. Şöyle siciline bakıyorum. CHP'den çok HDP'de olmayı hak ediyor ama mevcut CHP'nin de HDP'leşme çabalarını da görünce yine de doğru yerde duruyor diye düşünüyorum.

Sicilinden bir demet hatırlatma yapalım, bakalım Eren Erdem'in hali nedir.

PKK'nın yayın organı Özgür Gündem'deki röportajında "AKP-CHP kavgalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna "Ekonomik ve politik duruşları aynıdır. Elbiseleri farklıdır; birisi sarık giyiyor diğeri fötr şapka takıyor. Başka da bir fark yok. Aslında çift kutuplu gözüken ama tek kutuplu bir toplum yaratıldı. Her iki kutup da aynı kutba hizmet ediyor. Laiki de, dincisi de aynı çanağa su taşıyorlar. Bunun nedeni de asimilasyon politikalarıdır. 11 Eylül sonrası biçimlenen bölge politikalarıdır." diyen Eren Erdem'di. Ama CHP'den milletvekili yapıldı.

"ROJ TV'den(PKK'nın yayın organı) teklif gelse, orada program yaparım." diyen Eren Erdem'di.

"Türkiye'nin anayasasında Kürtçe olmasın! Ama Türkçede olmasın. İstiklal Marşında TÜRK kelimesi geçmiyor." diyen Eren Erdem'di.

"Bu ülkede Kürt sorunu var" diyen Eren Erdem'di.

PKK'nın saldırılarını görmeyip, terör örgütü PKK'yı Kürt kökenli vatandaşlarımızın temsilcisi yapıp "Türk-Kürt savaşını körükleyen orduyu protesto ediyorum"  diyen Eren Erdem'di.

"Eğer İran-Türkiye karşı karşıya gelirse, Türkiye'ye karşı, İran safında olurum! İran düşerse, bütün doğu düşer!" diyen Eren Erdem'di.

Şimdi tüm bu sicile bakıp da MHP'ye saldırması kadar doğal başka bir şey olur mu?

Eren Erdem'in Türk düşmanlığı tescillidir. 

O yüzden Türk milletini, Türk'ü savunana elbette düşmanlık yapacaktır.

MHP'ye şu günlerde "AKP'nin yedek lastiği, bastonu, Saray'ın arka bahçesi" diye saldıran kim varsa, hepsi HDP'yi savunan ve onların çizgisinde olanlardır.

MHP'ye bu ithamlarda bulunan kim varsa, çıkıp "Bizde HDP'nin yedek lastiği, bastonu, arka bahçesiyiz" demelidir.

MHP ve Devlet Bahçeli düşmanları siz önce bu cümleyi kurmayı öğrenin, ondan sonra gelin tartışmayı yeniden başlatalım… 

Selin Sayek Böke'ler, Meral Akşener'ler, Eren Erdemler, Selahattin Demirtaş'lar, Rahmi Turan'lar, Emin Çölaşanlar, Mehmet Y.Yılmaz'lar ortak noktalarınızı anlatın. Bizim de yeni anlatacaklarımız olacaktır.

 
 
Yıldıray Çiçek/ORTADOĞU