İSTANBUL (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) şifreli haberleşme programı "ByLock"u kullandıkları iddiasıyla eski Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) müşaviri, murakıbı, uzman ve uzman yardımcılarından oluşan 20'si tutuklu 26 sanığın, "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan 15'er yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davada, iki tutuklu sanığın tahliyesine karar verildi.

İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesindeki dördüncü duruşmaya, 20 tutuklu sanık ile tarafların avukatları katıldı.

Duruşma, önceki celselerde ara kararlar doğrultusunda istenen yazıların okunmasıyla başladı. Buna ilişkin söz alan sanık avukatları, müvekkillerinin ByLock kullanıp kullanmadığının net olmadığını iddia ederek, varsa görüşme içeriklerinin istenmesini, bu talebin de uzun süreceği için sanıkların tahliyelerini talep etti.

-Avukatlar arasında ByLock tartışması

Tutuklu sanık Musa Gökçe'nin avukatı da söz alarak, müvekkilinin ByLock kullanıcısı olmadığını iddia ederek, ''Yargıtay 16. Ceza Dairesi ve Anayasa Mahkemesi ByLock'u örgüt delili olarak saymıştır. Bu nedenle bu konuyla ilgili daha fazla konuşmanın bir anlamı yoktur.'' demesi üzerine bazı sanık avukatları ''Kendi müvekkili adına konuşsun'' diyerek tepki gösterdi.

Mahkeme Başkanı Taner Akıncı, avukatları uyararak kimsenin savunmasına müdahale edilmemesi konusunda uyarıda bulundu. Sanık Gökçe'nin avukatı da ''Kendi müvekkilim adına konuşuyorum.'' diyerek savunmasına şöyle devam etti:

''Müvekkilimin ByLock kullanıp kullanmadığı dosyada bile net değildir. Bu nedenle var ise görüşme içeriklerini istiyoruz ancak bu talebimiz de uzun süre sonra cevaplanacaktır. Çünkü milyonlarca mesajlaşmadan bahsediliyor. Müvekkilim 10 aydır tutukludur bu nedenle istenmesini talep ettiğimiz içeriklerin gelmesi de uzun sürecektir. Bu nedenle müvekkilimin tahliyesine karar verilmesini talep ediyorum.''

Tutuklu sanık Turgut Atıcı'nın avukatı da söz alarak, yüksek yargının ByLock konusunda verdiği kararların iyi okunmadığını, söz konusu kararlarda ByLock'un tek başına delil sayılmayacağını ve hükme esas alınamayacağını belirttiğini savunarak, ''Az önce konuşan meslektaşım, bir hukukçu böyle konuşamaz. O zaman biz tası tarağı bırakılım gidelim savunma yapmayalım.'' dedi.

Tutuklu sanıklar da tek tek söz alarak tahliyelerini talep etti.

Talepleri karara bağlayan mahkeme heyeti, BTK'ya yazı yazılarak iddianamede ByLock'la ilişkilendirilen sanıkların telefon baz istasyon bilgileri, IP numaraları, HTS kayıtları, ByLock görüşme içerikleri ve söz konusu programın yüklü olduğu cihazın IMEI numaralarının istenmesine karar verdi.

Heyet, suç tarihinde bankacılık uzmanı olarak çalışan Mustafa Şimşek ile yine uzman yardımcısı Aytunç Bakır'ın adli kontrol hükümleri uygulanarak tahliyesine karar verdi. Heyet, serbest bırakılan sanıklar hakkında adli kontrol hükümleri çerçevesinde yurt dışına çıkış yasağı ile ayda iki kez karakola giderek imza atmalarına da hükmetti.

Heyet, diğer 18 sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı 11 Eylül'e erteledi.

- İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, FETÖ'nün eylemleri ve örgütün BDDK yapılanmasına ilişkin bilgilere yer veriliyor.

İddianamede, "ByLock"u kullandıkları tespit edilen sanıklardan eski BDDK Başkan Müşaviri Murat Türker, yeminli murakıplar Eren Özen, Musa Gökçe, Selim Erbağcı, Ömer Çalık, Serkan Güngör, Yusuf Çalışkan ve Abdullah Özkaldı, yeminli murakıp yardımcıları Ramazan Kırdağ, Süleyman Üner, Kayhan Kahyalar, Gökhan Konak ve Arif Özoğlu, uzman yardımcıları Büşra Bakar, Merve Er, Orhan Kırtay, Rüştü Harun Ergüneş, Sedat Aras, Turgut Atıcı, Remzi Yıldız, Mehmet Baytok ve Mustafa Turan, bankacılık uzmanları Neslihan Aksakal, Mustafa Şimşek ve Bayram Çakır ile bankacılık uzman yardımcısı Aytunç Bakır'ın, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan ayrı ayrı 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.