Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu'nu makamında ziyaret etti. Bakan Gül ve TBB Başkanı Feyzioğlu, görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

'TBB, DEVLETİMİZİN DİMDİK ARKASINDADIR'

TBB Başkanı Feyzioğlu, avukatların yargının kurucu unsuru olduğunu ve TBB'nin de avukatların temsilcisi olduğunu belirterek, "Türkiye Barolar Birliği, anayasamızda temel özellikleri tanımlanmış olan devletimizin dimdik arkasındadır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni siyasi iktidardan ayırmayı bilmeyenlerin ya da kasıtlı olarak istemeyenlerin türlü saldırısına karşı devletimize göğsümüzü siper etmeye devam edeceğiz. Türkiye Barolar Birliği, aynı geçmişten gelip geleceği birlikte inşa etme ülküsünde olan herkesi ayrım yapmaksızın Türk Milleti'nin asli unsuru görür" dedi.

Milli birliği ve beraberliği korumanın herkesin görevi olduğunu söyleyen Fevzioğlu, "Bunun yolu yargımızın üzerine bir toz tanesi bile düşmemesini el birliğiyle sağlamaktır. Birbirine yabancılaştırılmak, hatta düşmanlaştırılmak istenen insanlarımıza hep birlikte önayak olup diyalog kapılarını açmaktır. Böylece milli sorunların çözümüne ilgili herkesin katkıda bulunarak oluşturacağı milli çözümlere ulaşmamız mümkün olacaktır. Başarmamızın önündeki tek engel olsa olsa birbirimize karşı önyargılarımızdır. Bu önyargılar elbette yapıcı adımlarla kırılacaktır. Kavgadan ve düşmanlıktan beslenen terör örgütleri, milletimizin kucaklaşması ve gücünü hukuktan alan devletimizin kararlılığı sayesinde kahredilecektir. Kullandığımız milli kelimesinden, milli birlik ve beraberlik için yaptığımız çalışma ve söylemlerimizden rahatsızlık duyanların tepkileri, göğsümüzde birer madalyadır" diye konuştu. 

'TERÖRLE MÜCADELE, BİR İNSAN HAKKI MÜCADELESİDİR'

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ise Feyzioğlu’nun hem akademik hem de avukatlık yönüyle Türkiye'nin değerli bir hukuk insanı olduğunu belirterek şunları kaydetti:

"Her vatandaş, Türkiye'de terörle mücadele konusunda söz söyleme hakkına sahiptir. Çünkü terörle mücadele esasında bir insan hakkı mücadelesidir. Bunun bir avukatın söylemesi, bir barolar birliği başkanının söylemesi de en doğrudur, bu konuda bizler de bu açıklamaların yanındayız. Çünkü 251 vatandaşımızı şehit eden FETÖ terör örgütüne karşı verilen mücadele bir temel haktır, özgürlük mücadelesidir, insan hakkı mücadelesidir. Gencecik öğretmenimizin hayatına kast eden, kucağında bebeğiyle şehit olan bir vatandaşımıza PKK terör örgütüne karşı verilen bir mücadele bir insan hakkı mücadelesidir. En başta hukukçuların, bu terör mücadelesine en güçlü desteği vermesinden başka tabi bir şey olamaz. Dini duyguları istismar ederek esasen barış dini olan İslam'a da hakaret eden, İslam'ı da ayaklar altına alan DEAŞ terör örgütüne karşı verilen mücadele bir insan hakkı mücadelesidir, bir temel hak ve özgürlük mücadelesidir."

'AVUKAT OLABİLMEK İÇİN SINAVA TABİ OLACAKLAR'

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Yargı Reformu Strateji Belgesi'nde sona gelindiğini belirterek, bu süreçte 'güven veren adalet' yaklaşımıyla toplumun her kesimiyle diyalog içinde olduklarını söyledi. Avukatların mesleki yeterliliğinin arttırılması ve özlük haklarının daha da iyileştirilmesi için yapılması gerekenleri masaya yatırdıklarını ifade eden Gül, şöyle konuştu:

"Özellikle avukatların yargının temel unsuru olduğundan yola çıkarak niteliğinin arttırılmasını çok önemsiyoruz. Bu nedenle önümüzdeki dönemde belgede de yer alacak konu avukatlık mesleğine giriş için bir sınavın getirilmesi. Avukatlar, şu anda hukuk fakültesinden mezun olunca avukatlık mesleğine başlayabiliyorlar; ama bizim ortaya koyacağımız vizyonla artık avukat olabilmek için bir sınava tabi olmak ve o sınavı kazandıktan sonra staj ve diğer aşamaları tamamlamak durumunda."

'SANDIK, DEMOKRASİNİN NAMUSUDUR'

Türkiye'deki tüm seçimlerin hukuk çerçevesinde gerçekleştiğini vurgulayan Gül, "31 Mart seçimleri, tüm siyasi partilerin sandık başında bulundukları, itiraz etme hakkının olduğu bir seçim olacak. Burada spekülasyonlara asla milletimizin itibar etmemesini ifade etmek isterim. Her seçimde 'şu oldu', 'bu oldu', 'ölüler yazıldı' deniliyor. Onlar için zaten itiraz süreci var ve seçmen listeleri güncelleniyor. Bu konuda suç işleyenler de ağır bir şekilde cezalandırılıyor. Milletimiz müsterih olsun. Sandık demokrasinin namusudur. Bu namusa tüm siyasi partiler elbette sahip çıkacaktır" dedi.

'TÜRKİYE, CİNAYETİN ÖRTBAS EDİLMESİNİ ÖNLEMİŞTİR'

Daha sonra basın mensuplarını sorusu üzerine Birleşmiş Milletler'in (BM) Cemal Kaşıkçı cinayetiyle ilgili raporunu değerlendiren Bakan Gül, Türkiye'nin bu cinayetle ilgili yaptığı adli ve idari işlemleri BM raportörü ile paylaştıklarını ifade ederek, şunları söyledi:

"Türkiye'nin ortaya koyduğu tüm çabaları takdirle karşıladıklarını ifade ettiler. Şunu tekrar söylemek gerekir ki Türkiye bu cinayetin örtbas edilmesini önlemiştir. Türkiye hem adli hem idari kapasitesini sonuna kadar kullanarak bir insan hakkı ihlaline, bir yaşam hakkı ihlaline karşı gerçeğin ortaya çıkması için büyük bir gayret göstermiş, büyük bir başarı ortaya koymuştur. Bu cinayetin üzerinin örtülmesi ya da bu cinayetin başkalarının üzerine atılması amaçlanıyordu; ama Türkiye tüm bu çabaları, tüm bu niyetleri açık etmiştir, ortaya çıkarmıştır. Suudi Arabistan'ın işbirliğine kapalı olması elbette olayın tüm yönleriyle aydınlatılmasını önlemektedir. Umarım bu rapor uluslararası kamuoyunun farkındalığını daha da artıracaktır ve tüm faillerinin azmettirenlerin ortaya çıkmasına katkı sağlayacaktır. Biz elimizdeki tüm bilgileri paylaşmaya hazır olduğumuzu bu vesileyle bir kez daha ifade etmek isterim."

'ENKAZ, BU İŞİN ÜSTÜNÜ ÖRTEMEYECEKTİR'

Bakan Gül, İstanbul Kartal'da çöken binayla ilgili ise İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldığını belirterek, "Soruşturma titizlikle sürdürülmektedir. Olayın ne şekilde gerçekleştiği ile ilgili tüm çalışmalar yapılıyor. Bu arada enkaz kaldırma çalışmaları da sürüyor. Hem o çalışmaları da engellememek adına hem de soruşturmanın gerçek anlamıyla ortaya çıkması için büyük bir çaba ortaya konuluyor. Ama şunu açıkça söylemek lazım, orada hiçbir şekilde enkaz bu işin üstünü örtmeyecektir. Kim sorumluysa, bu olayın ortaya çıkmasına kim sebep olduysa milletimiz müsterih olsun. Savcılığımız titizlikle soruşturmayı sürdürmektedir. İhmali olan varsa bunlar soruşturma sonucunda ortaya çıkacaktır" dedi.