Ermenilerden özür dileyen aydın(sız)lar(?) acaba ermenilerin oluk oluk Türk kanı akıttığı Türklerden ne adına özür dileyebilir? Ya da dilerler mi? Ya da neden dilesinler ki?

Geçmişte arkadaşlarımızla tartıştığımız bir konu vardı; "Türk" bir ad mıdır yoksa bir sıfat mıdır? Eğer ad ise bu ad en başta kan ve ırk merkezlidir yok eğer sıfat ise bu da kültür ve algılayış merkezlidir. Netice "Türk" bir sıfattır kanaati genelde daha makbul görüldü. "Türkleşmek" ifadesi de bu anlamı ve izahı barındırır bünyesinde.

Şimdi şunu soralım; ermeni bir ad mıdır yoksa sıfat mıdır? Anadolu'da "ermeni" sözcüğü hangi amaçla kullanılır bir araştırsınlar bence, "ermenileşmek" ne demek bir düşünsünler aydın(sız)larımız.

Ermeni ifadesinin bir sıfat olduğunu kabul ediyor, ermenileşmek de ne demek ise onu da takdirinize bırakıyorum.

Şimdi Birleşmiş Milletlerin 20. yüzyıldaki soykırımlarla alakalı verilerine yani gündeme hiç getirilmeyen soykırımlardan bir kaç örnek vereyim;

20. Yüzyıldaki Etnik ve Kültürel Soykırımlar
1- Jozef Stalin (SSCB, 1934-39) 13,000,000 mülteci-100 binlerce ölü.
2- Adolf Hitler (Almanya, 1939-1945) 12,000,000 mülteci kamplarda 2 milyon ölü-kayıp.
3- Mao Tze Dong (Çin, 1966-1969) 11,000,000 kişiye kültürel asimilasyon-toplama kamplarında sayısı belli olmayan kayıplar.
4- İspanyol ve Amerikalı Kaşifler (1492-1800) 7,972,000 ölü- kayıp.
5- Hideki Tojo (Japonya, 1941-1944) 5,000,000 ölü-kayıp.
6- Pol Pot (Kamboçya, 1975-1979) 1,700,000 ölü.
7- Kim Il Sung (Kuzey Kore, 1948-1994) 1.600,000 mülteci ve toplama kamplarında ölü-kayıp.
8- Menghitsu (Etopya, 1975-1978) 1,500,000 ölü-kayıp.
9- Charles DeGaulle (Cezayir, 1954-1962) 1,000,000 ölü-kayıp.
10- Leonid Brezhnev (Afganistan, 1979-1982) 900,000 ölü-kayıp.
11- Jean Kambanda (Ruanda, 1994) 800,000 ölü-kayıp.
12- İngiliz Krallığı (Avustralya, 1849-1938) 719,000 ölü-kayıp , 100 bin mülteci.
13- Suharto (Doğu Timor, 1976-98) 600,000 ölü-kayıp.
14- B.Mussolini (Etiyopya,Yugoslavya 1936) 300,000 ölü-kayıp.
15- Danimarka (Danimarka 1945) 250,000 Alman Mülteci ölüme terk edildi.
16- Mobutu Sese Seko (Zaire, 1965-1997) 250,000 ölü-kayıp, 200 bin mülteci.
17- Charles Taylor (Liberya, 1989-1996) 220,000 ölü-kayıp.
18- Foday Sankoh (Sierra Leone, 1991-2000) 200,000 ölü-kayıp.
19- Amerika (Almanya Dresden,1943-1945) 200,000 sivil ölü (Dresden'e sığınan siviller).
20- S. Milosevic (Yugoslavya,1992-96) 180,000 ölü-kayıp.
21- Michel Micombero (Burundi, 1972) 150,000 ölü-kayıp.
22- Amerika (Hiroşima-Nagazaki 1944) 135,000 ölü (atom bombası).
23- Almanya (Namibya 1891) 117,000 ölü-kayıp, 15 bin mülteci.
24- Richard Nixon (Vietnam, 1969-1974) 70,000 ölü-kayıp.
25- Papa Doc Duvalier (Haiti, 1957-1971) 60,000 ölü-kayıp.
26- Marcos (Filipinler) 50,000 ölü-kayıp.
27- Vladimir Ilich Lenin (Rusya, 1917-1920) 30,000 muhalif infaz edildi.
28- Francisco Franco (İspanya) 30,000 muhalif infaz edildi.
29- Lyndon Johnson (Vietnam, 1963-1968) 30,000 ölü-kayıp.
30- Hafiz Esad (Suriye 1980-2000) 25,000 ölü-kayıp.
31- Khomeini (Iran, 1979-1989) 20,000 ölü-kayıp.
32- Eski Yugoslavya (1995 Bosna-Hersek) 15000 ölü, 7500 kayıp, 45 bin mülteci.
33- Paul Koroma (Sierra Leone, 1997) 6,000 ölü-kayıp.
34- Augusto Pinochet (Chile, 1973) 3,000 ölü-kayıp.
35- Efrain Rios Montt (Guatemala) 2,000 ölü-kayıp.
36- Sierra Leone 80,000 mülteci, kayıp rakamı belli değil.
37- Yunanistan (Bati Trakya,1923-1990) 400,000 mülteci evlerini terk etti.
38- Bulgaristan (1970-1989) 360,000 mülteci kültürel asimilasyon sonucu evlerin terk etti, 1000 kişi toplama kamplarına alındı.
39- Norveç (1920-1930) Tatar göçmenleri kısırlaştırma ve toplama kamplarında izole etme.
40- ABD -Felluce (2004) Devam ediyor..

Neticede biz istediğimiz kadar soykırım yapmadık hatta soykırıma uğradık diyelim, biz güçlü bir ülke olmadan bunu kabul ettiremeyeceğiz. Türkiye güçlü bir Türkiye olduğunda ermeniler dahi "bize soykırım falan yapmadınız" diyeceklerdir. Çünkü tarih haklıyı değil güçlüyü seçmek gibi bir siyasete gebe kalmıştır. Yukarıda saydığımız soykırımlar ve bunların dünya kamuoyundaki olmayan akisleri ise bunu doğrulayan en büyük bilgileri muhteva etmektedir. 20. yüzyılın öncesinde yapılan soykırımlara hiç girmeyelim, zira yazı daha da uzar.

Öyleyse nasıl güçlü bir Türkiye olacağız?

Cevap; millet olacağız. Diyeceksiniz ki "nasıl yani?"

Eee, Türkleşeceğiz ermenileşmek yerine....