ABD'nin 2020 savunma bütçesinde terör örgütü YPG/PKK'ya el yapımı bomba (EYP) yapımında kullanılabilecek çok sayıda mühimmat ayırması, terör örgütünün bunları Afrin, Azez, Bab, Cerablus bölgelerinde düzenlediği saldırılarda kullanılabileceği tehlikesini ortaya çıkardı.

ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, 12 Mart'ta, 2020 savunma bütçesinde Suriye'deki operasyonlar için SDG ismini kullanan terör örgütü YPG/PKK'ya 300 milyon dolar, DEAŞ'la mücadele eden Suriye'ye sınır ülkelerin sınır güvenliğinin sağlanması için de 250 milyon olmak üzere toplam 550 milyon dolar ayırdıklarını duyurmuştu. 250 milyon dolara ilişkin detay paylaşılmamıştı.

Bütçenin detayları dün ortaya çıkarken, bütçeye ilişkin raporda, YPG/PKK ile diğer muhalif gruplara 300 milyon dolar destek fonu ayrıldığı görülmüştü.

AA muhabirinin rapordan derlediği bilgilere göre ABD, terör örgütü DEAŞ varlığı sona erdirilmesine rağmen YPG/PKK'ya büyük çatışmalarda kullanılacak silah ve EYP için gerekli mühimmatları vermeye devam edecek.

Raporda Suriye'ye ayrılan kısımda, "Silah ve Mühimmat" kaleminde, 3 bin adet AK-47 Kalaşnikof tüfek dikkati çekiyor. Bunların toplam maliyeti 2 milyon 400 bin dolar olarak belirtiliyor.

Mühimmat olarak devlet yapımı 2 bin adet C4 patlayıcının yanı sıra 30 bin adet fünye zamanlayıcı kablo ve 5 milyon adet mermi veriliyor.

EYP yapımı aparatları olarak bilinen C4 ve söz konusu kablolar ile mermilerin de içinde olduğu mühimmatın 10 milyon 46 bin dolar tutarında olduğu ifade ediliyor.

ABD'nin SDG adı altında silahlandırmaya devam ettiği YPG/PKK, sık aralıklarla işgal ettiği Tel Rıfat ilçesinden, Türkiye'nin Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile terörden arındırdığı Afrin, Bab, Cerablus ve muhaliflerin kontrolündeki Azez ilçelerindeki sivil yerleşimlere saldırılar düzenliyor.

Örgüt mensupları saldırılarında genellikle EYP'leri kullanıyor.

Terör örgütü YPG/PKK'nın ABD'nin sağlayacağı yeni silah ve mühimmatı, bu bölgelerdeki terör eylemlerinde kullanacağı akla geliyor.

ABD güçlerini azaltmadı

ABD Başkanı Donald Trump, 19 ve 20 Aralık 2018'deki mesajlarında, Suriye'de bulunmalarının tek gerekçesi olan DEAŞ'la mücadeleyi tamamladıklarını ilan etmişti. DEAŞ'la mücadelenin tamamlanmasının ardından YPG/PKK'dan silahları toplama sözü veren Washington yönetimi, ilerleyen günlerde ise söylemini "yavaş ve güvenli çekilme" yönünde değiştirdi. ABD çekilmeye dair detaylar ve takvim konusunda net beyanlardan kaçınırken, 11 Şubat'ta ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Orgeneral Joseph Votel, çekilmenin haftalar içinde başlayacağını söyleyerek, en geç mart ortasında sürecin ilk adımlarının atılacağı sinyalini vermişti.

Votel'in verdiği zaman dolmasına rağmen ABD Suriye'deki güçlerini azaltmaya başlamadı. Aksine ABD, şubat başında ve sonunda olmak üzere iki kez, yaklaşık 300 tırla Irak sınırından Suriye'de terör örgütü YPG/PKK işgalindeki bölgeye sevkiyat yaptı.

ABD'li yetkililer, AA muhabirinin 2020 savunma bütçesinde Suriye'ye DEAŞ'ın bitmesine rağmen geçen seneyle aynı miktarı ayırmış olmasına ilişkin soru üzerine de çelişkili yanıtlar vermişti. Savunma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Elaine McCusker, YPG/PKK'ya sağlanacak destek fonunun güncellenmiş strateji ışığında hazırlandığını iddia ederken, ABD Genelkurmay Başkanlığı Kuvvet Yapısı, Kaynaklar ve Değerlendirme Direktörü Korgeneral Anthony R. Ierardi, bütçe hazırlık aşamasında mevcut bilgilere dayanılarak hazırlandığını savunmuştu.

ABD, 2015'ten bu yana DEAŞ ile mücadeleyi gerekçe göstererek YPG/PKK'ya askeri destek veriyor. ABD'nin Suriye'de halen 18 üs ve askeri noktada 2 bin civarı personeli bulunuyor.