İstanbul'da, 16 yıllık özlemin ardından dünyaya gelen ikiz bebeklerini bırakarak, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe teşebbüsünü gerçekleştirdiği 15 Temmuz 2016 gecesi, cuntacılara karşı mücadele ederken gazi olan Abdullah Ağaya ile eşi, o karanlık gecede yaşananları dün gibi hatırlıyor.

Geçen yıl İstanbul'dan Batman'a yerleşen Abdullah (38) ve Yazgül Ağaya (32) çifti, 16 yıllık hasretin ardından 1 Temmuz 2016 günü İstanbul'da ikiz bebek sahibi oldu.

Bebeklerine mama verdikleri sırada darbe girişimini öğrenen Ağaya ve eşi, öperek vedalaştığı evlatlarını arkalarında bırakarak, cuntacılara karşı mücadele etmek için İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin önüne koştu.

Belediye önündeki direnişte silahla vurularak gazi olan Ağaya ile eşinin en büyük dileği, 15 Temmuz gibi karanlık bir gecenin bir daha yaşanmaması.

"O gece bir türlü gözlerimin önünden gitmiyor"

15 Temmuz gecesi yaşadıklarını AA muhabirine anlatan Abdullah Ağaya, o gece kurşun isabet eden pantolon ve cüzdanını hala sakladığını söyledi.

"15 Temmuz gecesini Allah bir daha yaşatmasın." diyen Ağaya, sözlerini şöyle sürdürdü:

"O gece bir türlü gözlerimin önünden gitmiyor. Her taraf kan ve gözyaşıydı. Bir tarafta şehit olan ağabeylerimiz, bir tarafta gazi olan ağabeylerimiz vardı. Ben de orada vuruldum ve gazi oldum. O gece aklımdan çıkmıyor. O gece Türkiye ve bayrağımız için canımızı feda etmeye çıktık. Keşke ben de arkadaşlarım gibi şehit olsaydım."

"Türkiye elden gitseydi çocuklarımın ne anlamı kalırdı"

O gece hep birlikte el ele kol kola tankların önünü keserek, Allah'ın verdiği iman gücüyle darbecileri durdurmayı başardıklarını dile getiren Ağaya, yaralandıktan sonra 45 dakika boyunca yerde kanlar içinde kaldığını anlattı.

Ağaya, kaldırıldığı hastanede gözünü açtığında ilk sorduğu şeyin, "Türkiye" ve "Recep Tayyip Erdoğan" olduğunu belirtti.

Abdullah Ağaya, çocuk özlemlerinin yıllar sonra dindiğini belirterek, "16 yıl sonra ikiz sahibi olduk ama Türkiye elden gitseydi çocuklarımın ne anlamı kalırdı. Suriye'yi görüyoruz. Türkiye onlara kapılarını açtı ama o gece Türkiye ele geçirilmiş olsaydı, bizim gideceğimiz hiçbir kapımız yoktu." diye konuştu.

"Vatan elden gitse çocuklar ne olacaktı?"

Yazgül Ağaya ise 15 Temmuz gecesi, 16 yıl sonra kavuştuğu ikiz bebeklerini görümcesine emanet edip eşinin arkasından sokağa çıktığını ifade ederek, "Bir yanda vatanımız, bayrağımız, Cumhurbaşkanımız, bir yanda çocuklarım. Görümceme, 'Çocuklarımı önce Allah'a sonra sana emanet ediyorum' diyerek eşimin arkasından çıktım. Vatan elden gitse çocuklar ne olacaktı? Çocuksuz olur ama vatansız yaşanmaz." dedi.

Ağaya, ülkede bir daha böyle bir gecenin yaşanmaması için dua ettiğini sözlerine ekledi.