Kentin en eski yerleşim yerlerinden olan Kiremithane Mahallesi Cengiz Topel Caddesi üzerindeki küçük dükkanında hizmet veren Ahmet Yeşilırmak, tabaka halinde aldığı deriyi büyük bir ustalıkla işleyerek çeşit çeşit sandalet ve terlik üretiyor. El yapımı ürünlerin en büyük özelliği ise ter, koku ve mantara neden olmaması.

'FABRİKALARLA BİR TUTULMAMALIYIZ'

El yapımı sandalet ve terliklere büyük ilgi gösterildiğini belirten Ahmet Yeşilırmak, "Burada isteğe göre sandalet yapmaya çalışıyoruz. Daha doğrusu, mesleğimizi yaşatmaya çalışıyoruz. Tabaka halindeki deriyi keserek sandalet ve terlik yapıyoruz. İstenen modeli yapmaya gayret ediyoruz. Orijinal deri ter, koku ve mantara neden olmuyor. Fabrikalarla bir tutulmamalıyız. Biz el işçiliği yapıyoruz. Amcam ayakkabıcıydı, ben de ayakkabıcılıkla başladım. Sonra sandalet yapmaya karar verdim. Ürünlerin fiyatları 120 ila 200 TL arasında değişiyor. Modele, deriye ve işçiliğe göre fiyat farkı oluyor" dedi.

MESLEK YOK OLUYOR

Türkiye'nin birçok kentinde el yapımı ayakkabı üretimi yapıldığını ancak mesleğin her geçen gün biraz daha unutulduğunu dile getiren Yeşilırmak, "Gaziantep'teki ve Kahramanmaraş'taki ustalar çarık, yemeni yapıyorlar. Büyüklerimiz el sanatlarına ilgi göstersinler çünkü bizim mesleğimiz yok oluyor. Kimse yetişmiyor, kimse çocuğunu çalıştırmıyor. Herkes teknolojinin peşinde koşuyor. Zanaata kimse değer vermiyor. 10 sene sonra ne olacak? Mesleğe devam edecek kimsem yok. Bu meslek ölür gider" diye konuştu.