"İran terörü destekliyor, adım atacağız"

"Burada terörü destekleyen ülkeler var"

"Katar Uzun Zamandır Terörü Destekliyor"

Bu cümleler ABD Başkanı Trump'un çeşitli zamanlarda yapmış olduğu konuşmalarından başkasını teröre destek vermekle suçladığı cümleler…

Kendisi sütten çıkmış ak kaşık sanki…

Oysa dünyanın neresinde bir terör örgütü varsa, destekleyen, yönlendiren olarak muhakkak ABD'nin parmağı, eli o örgütlerin içindedir.

"Dünyaya özgürlük, demokrasi getirme" iddiası ABD'nin sloganıdır ama bu koca bir yalan ve aldatmadan ibarettir.

ABD'nin başkanı kim olursa olsun, dünyadaki ilişkiler sistemi asla değişmemektedir. Menfaati için kılıktan kılığa girmektedir. Bunun için her türlü terör örgütüyle işbirliği yapıyor. Dünyada ABD için dost-düşman diye sabitlenmiş bir ilişki yoktur. Dün dost olduğu bugün düşman, bugün dost olduğu yarın düşman olabiliyor. 

Yani bu durum devletlerarasındaki değişen şartlar, dengeler bağlamında şekillenmiyor. ABD menfaatine giden yolda her ilişkiyi kendine mübah görmektedir.

Terör örgütleriyle olan ilişkileri bunun en büyük örneğidir.

Başka ülkeleri teröre destek vermekle suçlayan ABD'nin, terör örgütleriyle ilişkileri de açıktan ve oldukça şeffaf yürütmesi de tüm dünyayla geçtiği dalga olmaktadır.

ABD, Ortadoğu Bölgesinde yeni haritalar tasarımlamak için yıllardır terör örgütlerine silah yağdırmaktadır. Tüm dünyada yaygın kanaat IŞİD'in ABD tarafından kurulduğu ve yönlendirildiği yönündedir.

İşin en tuhaf tarafı da "IŞİD'i Obama kurdu, yardımcılığını da Clinton yaptı" diye seçim çalışmaları yapmış olan Trump, şimdi IŞİD'le mücadele adına terör örgütü PKK'ya silah yardımı yapmaktadır. Terör örgütü IŞİD, diğer terör örgütlerine yapılan yardımları meşrulaştırmak için kullanılmaktadır. ABD kendi kurduğu terör örgütü üzerinden, kullandığı terör örgütleriyle hedefine yürümeye çalışmaktadır. ABD'nin yönettiği IŞİD, bir yeri işgal ediyor, ABD'nin yönlendirdiği PKK ise gelip o bölgeleri IŞİD'in elinden alıyor. Suriye'deki çalışma sistemi budur. Terör örgütü IŞİD'in elinde de ABD silahı var, terör örgütü PKK'nın elinde de ABD silahı var.

ABD gerçekten dünyanın en karaktersiz devleti durumundadır. Zerre kadar dostluğuna güvenilecek bir yönü yoktur. Sözde Türkiye'nin müttefiki, stratejik ortağıdır ama Türkiye'de terör eylemleri yapan PKK'nın elinde ele geçirilen silahlar, ABD'nin Suriye'de PKK'ya verdiği silahlar çıkmaktadır.

PKK terör örgütü olarak ABD'nin terör listesinde bulunmakta ama terör örgütüne silah ABD'den gidiyor. 

Dünyanın bu kadar ahmak ve karaktersiz başka bir devleti yoktur.

Geçen gün, Rakka'da ABD'nin desteklediği terör örgütü PKK, teröristbaşı Öcalan'ın posterini açınca bu karaktersizliğini tekrar göstermiştir. ABD Ankara Büyükelçiliği Türkiye ile dalga geçercesine "ABD hükümeti, terörizme karşı savaşta ve bölgesel istikrarın artırılmasında Türkiye ile yakın çalışmaktadır. PKK, Yabancı Terör Örgütleri listesinde yer alan bir örgüttür ve Öcalan, PKK ile bağlantılı terörizm faaliyetleri yüzünden Türkiye'de hapiste bulunmaktadır. Saygı görmeye değer bir şahsiyet değildir." açıklamasını yapmıştır. Hem "terör örgütü" sıfatını ver, hem o terör örgütüne silah yardımı yap, hem de o terör örgütünü kendi önderinin posterini açınca "değersiz bir şahsiyet" diye eleştir.

Bu nasıl bir karaktersizlik, nasıl bir ikiyüzlülüktür?

ABD sendeki şahsiyet nasıl bir kokuşmuş bir haldedir ki, "değersiz şahsiyet" dediğin teröristbaşının kurduğu terör örgütüne tonlarca silah yardımı yapabilmektesin?

ABD askerleri bile vücuduna Apo resmini dövme olarak yaptırırken, karaktersiz, şahsiyetsiz ABD masal anlatmayı bıraksın…

Dünyanın teröristbaşı artık tamamen ABD olmuştur. 

PKK, IŞİD, FETÖ başta olmak üzere tüm terör örgütleri ABD'nin kanatları altındadır. Tüm dünya ABD'nin terörüne karşı birleşmelidir.

Yıldıray Çiçek/ORTADOĞU