ANKARA (AA) - Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Yıldırım Demirören, Türk Milli Takımı ile Futbol Federasyonunun karıştırılmaya çalışıldığını söyledi.

TFF Olağan Genel Kurulu'nda konuşan Demirören, federasyonun finansal açıdan tarihinin en parlak dönemini yaşadığını belirterek, "5 yılda gelirimizi 240 milyondan 669 milyona çıkarttık. Çıkan tüm krizleri çözmüş, hain oyunları bozmuş, Türk futboluna istikrarı getirmiş bir federasyonuz. Haliyle tüm bunlar yapılıp zor günler ve zorluklar geride kalınca federasyona talipler çoğalıyor." dedi.

Son günlerde yine aynı oyunların sahnelenmek istendiğini öne süren Demirören, "Türk Milli Takımı ile Futbol Federasyonu karıştırılmaya çalışılıyor. Bir yıl önce bu zamanlar prim konusu çok tartışıldı. Bir bardak suda fırtınalar kopartıldı. Hatalar elbette oldu ama kimse 'Söz konusu ay-yıldızsa gerisi teferruat' demedi. Türk futbolunu karıştırmak isteyenlere fırsat verildi. Yazılı ve görsel basının ilk maçtan hemen sonra hocamızın ve oyuncuların üzerine gitmesi, çocukları yıpratması yanlıştı. İspanya ile oynadığımız kader maçı şiddetli bir saldırı altında oynandı. Ben ve hocamız dahil herkese hakaretin bini bir paraydı. Bir yıl geçti, yine aynı kaotik durumla karşı karşıyayız. Yine hocamız, yine kaptanımız ve futbolcularımız karşı karşıya getiriliyor." ifadelerini kullandı.

"Fatih hoca gibi bir değere sahip çıkmamız gerekir." diyen Demirören, şunları kaydetti:

"Eleştiri olabilir, olmalı da kabul ediyorum ama hakareti asla. Bir futbolcunun da bu tür olaylara göstereceği tepkinin fiziki ve hakaret dolu olmaması gerekir. Arda (Turan) kaptanımız bir yanlış yapmıştır. Yanlış yaptığını da Arda'ya medeni yollarla göstermemiz gerekir. Hakaret ederek, üzerine giderek, ona yüklenerek değil. Çünkü Arda bir dünya markası, Türk futbolunun bir değeri ve böyle yetenekler kolay yetişmez. Ayrıca Arda'nın da referandum sürecinde benim gibi verdiği destekten dolayı kasten eleştirildiğini çok iyi biliyorum. Fakat nedense bu olayların gene kritik bir milli maç öncesi ve çok önemli bir dönemde yapıldığını, gündeme taşındığını görüyorum. Oysa tam da 'Milli mesele' deyip, A Milli Takım'a sahip çıkılma zamanı. Kenetlenme, birlik ve beraberlik olma zamanı. 2018 Dünya Kupası'na gitme zamanı."

Zor bir sene geçirdiklerini savunan TFF Başkanı Yıldırım Demirören, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ülkemiz 15 Temmuz hain darbe girişimine maruz kaldı. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın dirayetiyle çok sevdiğimiz ülkemiz, mevcudiyetini korudu. Bu süreçte futbol ailesi, devletinin, demokrasinin yanında olduğunu gösterdi, içindeki hainleri temizledi, örnek bir duruş sergiledi. Milli birlik ve beraberliğimizi dünyaya tüm statlarımızdan haykırdık. O günlerde futbol toplumun ilacı oldu. Biz bu süreçte başımızı değil gövdemizi taşın altına koyduk."

- Şike süreci

Türk futbolu için 5 yıldır her türlü fedakarlığı yaptıklarını hatırlatan Demirören, yaşanan şike süreciyle ilgili verdikleri sözleri tuttuklarını kaydetti.

Demirören, şöyle konuştu:

"27 Şubat 2012'de göreve geldiğimizdeki ortamı hatırlayın. Bir asra yaklaşan Türk futbolunun tek gündemi şike süreciydi. UEFA karanlık bir kabus gibi üzerimize çökmüştü. O gün başkan seçildiğimde sizlere bir söz vermiştim. Türkiye'ye 5 yıl, 8 yıl Avrupa'dan men geleceği konuşulurken 'Süreç bitecek' demiştim. FETÖ'nün Türk futboluna hain saldırısı karşısında başta Sayın Aziz Yıldırım, Fenerbahçe ve Beşiktaş camiaları ile o gün içeride olan arkadaşlarımız olmak üzere hepimiz büyük bir mücadele verdik. Futbol Federasyonu olarak ben ve yönetici arkadaşlarımın dik duruşuyla, 6 yıllık bir mücadelenin sonucunda verdiğimiz sözü tutarak süreci bitirdik."

- "Devrim niteliğinde adımlar attık"

TFF Başkanı Demirören, Türk futbolunun önünü açtıklarını belirterek, "Ardından devrim niteliğinde adımlar attık." dedi.

Kulüplere çok önemli miktarlarda kaynak aktarımları sağladıklarını anlatan Demirören, "Bugün Avrupa'da örnek gösterilen Riva rüyasını gerçekleştirdik. Bize güvenin göstergesi olan dünya markaları ile sponsorluklar imzaladık. Futbol Federasyonu tarihinde görülmemiş tasarruflar yaptık." diye konuştu.

Başkan Demirören, Kulüpler Birliği ile ortak bir çalışma yaptıklarını ifade ederek, şöyle devam etti:

"Naklen yayın dağılımından aldığımız payı yüzde 12'den, yüzde 4'e düşürdük ve kimsenin yapamayacağı büyük bir fedakarlığa sizler için imza attık. Böylece kulüp başına milyonlarca dolar ek katkı sağladık. Profesyonel hakemliği getirdik, sistem her geçen gün rayına oturuyor. Video Yardımcı Hakem Sistemi VAR'ın ilk uygulamasını gerçekleştirdik. Şenes Erzik'in yerine Servet Yardımcı, ülkemiz ve federasyonumuzun gücü ve büyüklüğüyle UEFA Yönetim Kurulu üyeliğine seçildi."

Gelecekle ilgili planlarını da aktaran Demirören, görüşlerini şöyle açıkladı:

"Euro 2024'ü alma zamanı. Naklen yayın gelirlerini 500 milyon dolardan, 800 milyonlara çıkarma zamanı. Hatanın kimde olduğunu aramayıp, milli menfaatlerimizi en önde tutma zamanı. Daha önemlisi herkesin kendine çeki düzen verme zamanı. 15 Temmuz'dan hepimiz dersimizi aldık. Türkiye tek başına bırakıldı. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın dediği gibi "Başka vatanımız yok". Gelin, Türk futbol ailesi olarak 15 Temmuz'daki duruşumuz gibi örnek olalım. Bir olalım, diri olalım."

- "Örnek başkanlar gibi olalım"

Demirören, "Rahmetli Özhan Canaydın gibi kaybedince kazananın elini sıkan, merhum Süleyman Seba gibi ezeli rakibin başkanına edilen küfürleri bir işaretiyle susturan, örnek başkanlar gibi olalım." dedi.

Bir kulübün, bir rengin sevilebileceğini, bir takıma da mensup olunabileceğini ifade eden Demirören, "Ancak Türkiye Futbol Federasyonu üyesi olmak ayrı, bir kulüp üyesi olmak ayrıdır. Futbol Federasyonu şov yapma yeri değil icraat yapma makamıdır." diye konuştu.

 

-"Kurullarımız çok eleştiri aldı"

Bu sezon TFF kurullarının çok fazla eleştiri aldığını dile getiren Demirören, "Hatırlatmak isterim ki biz bu arkadaşların hepsini 15 Temmuz'dan sonra seçtik. İşlerinin ehli ve uzmanı olmalarının dışında, güvenilir olmaları çok önemliydi." ifadelerini kullandı.

"O günlerde hem FETÖ temizliği yaptık hem de bu kurulları oluşturduk." diyen Demirören, şöyle devam etti:

"Peki soruyorum, hangi başkan o günlerde kurullara bir tane isim önerebildi? Benim kurullarım, o günün kaotik ortamında işlerini en iyi şekilde yapma mücadelesi verdi. Evet, kabul ediyorum hakemlerimiz hata yapmıştır ama kimse Türk hakemlerinin adaletsiz olduğunu söyleyemez. Hata hep oldu, olmaya da devam edecek. Tahkim ve disiplin kurullarımıza gelince, evet, Talisca, Volkan Babacan, Yalçın ve bunlar gibi bazı kararlar, vicdanen beni ve yönetim kurulu arkadaşlarımı da memnun etmemiştir. Şimdi buradan onlara veya yeni adaylara sesleniyorum; vereceğiniz kararlarda bundan sonra hukukun yanı sıra toplum vicdanını da düşünerek hareket edin."

Herkesi vicdanının sesini dinlemeye ve sağduyulu olmaya davet eden Demirören, sözlerini şöyle tamamladı:

"Biz omuz omuza verirsek birlik ve beraberliğimizi sağlarsak aşamayacağımız engel yok. Sizlerden aldığımız güçle geleceğe umutla baktığımızı bilmenizi istiyorum. İçinde bulunduğumuz ramazan ayının sizlere, temsil ettiğiniz kuruma, ülkemiz ve tüm insanlığa hayırlar getirmesini diliyorum. Bizlere duyduğunuz güven ve genel kurulumuza katılımınız nedeniyle teşekkür ediyor, beni sabırla dinlediğiniz için sizleri saygı ve dostlukla selamlıyorum."