Siyasette Akıl Siyasette Dedikodu;

Keşke merak edebilsek,

Keşke araştırabilsek,

Keşke, keşke demeye mecbur kalmazsak.

Siyasetin okulu yok derler, kimine güre öyle ama ülkücüye güre öyle değil.

Ülkücülük kendisi okul olan bir kampüstür, ülkücülük bir hayat mektebidir.

Bu kampüsün içerisinde bu fani dünyada bir insana lazım olan öğretmekten usanmayan her bölüm var.

İmandan edebe, ahlaktan tevazu ’ya, Siyasetten spora, aradığınız her bölüm var.

Bu muazzam hayat okuluna Ülkü Ocakları gibi muhteşem bir kolejle başlamak her faniye nasip olan bir şey değildir.

Ülkü ocaklarında öğrenmeye başladığımız ve bir ömür boyu bizlerle beraber olan en önemli vasfımız ise liderliktir.

Liderlik; inandıklarını yaşamak ve etrafını inandıklarına inandırmaktır,

Liderlik; akıl ve feraseti, fitne ve dedikodunun önüne geçirmektir,

Liderlik; sadakatin kurallarını hissiyatla değil, ortak akılla ‘’teşkilatla’’ belirlemektir,

Liderlik doğruyu görmek ve göstermektir.

Yeter ki öğrenelim, sınıfları geçelim ve okulu bitirelim.

Bitirdiğimiz bu hayat mektebi aklen ve ruhen bizleri memleket meselesine dâhil ettiğinde, içimize üflenen liderlik duygusu bizleri toplumun gerisinde olmaktan men eder ve öne çıkarır.

Bizler; milletimizin ve ülkemizin meseleleri karşısında bir bilen oluruz, fikirlerimize danışılır.

Bizler; siyaseti dedikodudan ayıklar, akıl, iman ve ülkü penceresinden bakarız.

Bizler; siyasette dedikoducuların yönlendirdiği insanlar olmaz, insanları yönlendiren fikir abideleri oluruz.

Bizler; içerisinde bulunduğumuz güçlü hayat mektebini bitirdikten sonra, artık hayata yenilmeyiz, yenilmemeliyiz.

İçerisinde bulunduğumuz siyaset atmosferinde tek sermayesi fitne ve dedikodu olan, hedeflerinde ülküdaşlarımız ve ülkücülüğümüz olan akılları kapalı vicdanları kör olan bu insanlara ilk önce dur demeliyiz.

Dikkatlerimizi LİDER, TEŞKİLAT VE DOKTRİN üçlüsüne vermeli bu değerlerimizi vicdanları çamur çukuru olan insanların merhametsizliğine terk etmemeliyiz.

Ülkümüze, ülkücülüğümüze, ülküdaşlarımıza sahip çıkmalı, adaylarımızı kirli ağızlara sakız yaptırmadan, baş tacı ederek bu seçim sınavından başarıyla geçmeliyiz.

Ve seçimlerden sonra keşkelerimiz olmasın.

Bizler Ülkü mektebine bunun için kaydolmadık mı?