Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Başkanı Dr. Sinan Ateş Hocalı Soykırımının 27. yıl dönümü sebebiyle Ülkü Ocakları Genel Merkezi’nin düzenlediği “Hocalı Soykırımı Paneline” katılmak üzere Kars’a gitti.

Ülkü Ocakları Genel Başkanı Dr. Sinan Ateş, Kars Ülkü Ocaklarını ve MHP Kars İl Başkanlığını ziyaret edip, Kars Valiliğine ait makam aracındaki Türk Bayrağını öpen, Ali Kerem Öztürk’e Kars Ülkü Ocaklarında Ay-Yıldızlı al bayrağımızı hediye etti.

Ateş daha sonra konuşmacı olarak “Hocalı Soykırımı” paneline katıldı. Geniş bir katılımla düzenlenen panelde Ateş’in yanı sıra, Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Dr. Ferit Salim Sanlı’nın oturum başkanlığında, Doç. Dr. Yaşar Kop, Dr. Bahadır Bumin Özarslan ve Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Öğr. Gör. Fatih Keskin’de konuştu.

Dr. Sinan Ateş konuşmasında; “Dünya, 1992 yılının 25 Şubatı'nı 26’sına bağlayan gece, insanlık tarihinin utanç tablolarından birine şahitlik etti. Azerbaycan’ın Yukarı Karabağ bölgesinde bulunan Hocalı kasabasında, yakın tarihin en kanlı katliamlarından biri yaşandı. O gün Hocalı’da altmış üçü çocuk,  yüz altısı kadın, yetmişi yaşlı, 613 soydaşımız akla gelmeyecek bir vahşilikle katledilmiştir. Bu açıkça bir soykırımdır. Biz o gün Hocalı’da öldük. Milletimizle, milliyetimizle yok edilmek istendik. Neden? Türk olduğumuz için.” dedi.
Ateş, Türk Milletinin her bir ferdinin merhametli olduğuna değindi ve konuşmasına şöyle devam etti; “Asla suçsuza el kaldırmayan Türkler, Karabağ’da yine nüfusun yarısına eşit görünen Ermenileri evlerinden etmeyi, kovmayı hiç düşünmedi. Beraber yaşamaya devam etti. Ancak Ermenilerin Karabağ’ı kendilerine bağladıkları ilan edildikten sonra diğer Türk ellerindeki Ermeniler gönderildi. Çünkü düşmanın kini görülmüştü. Önce soydaşlarımız evlerinden, yurtlarından sürülüyor, bölgeler Ermenileştiriliyor ama Azerbaycan topraklarında Ermeniler yaşadıkça Ermenistan’ın o bölgeye karşı iştahını kabartıyordu.

Sadece bu hadise dahi Türk ahlakını, Türk seciyesini göstermeye kâfi gelir.”

Ateş; “Tarih milletlerin mücadelesidir, biz milletlerin kavgasında “Kavgamız bir kuru cihangirlik kavgası değildir.” diyen milletin mensuplarıyız. Madem bir kavganın içindeyiz şu halde kavgamız hak içindir, adalet içindir, mazlumsuz bir dünya içindir, “veliyyün küllü mazlumin” olmak içindir.” dedi.

"Türk Milleti kin tutmaz ama asla Milli kini unutmaz diyerek, Türk Milleti’nin kendine yapılanları unutmayacağını belirtten Dr. Sinan Ateş konuşmasına şöyle devam etti; “Milli kinimiz bir daha Türk çocuklarına bu acıları yaşatmayacaktır.

Nedir milli kin? Bize, düşman olanlara karşı daha tedbirli; bize, düşman olanlardan daha güçlü olmamız gerektiğini bize her an hatırlatan vicdan saatidir.

Nedir milli kin? Dün yaşadığımız acıların tekrarını bize düşman olanların inisiyatifine terk etmemektir.

Nedir milli kin? Her Türk çocuğuna milletlerinin yaşadığı acıları hatırlatmak, bu acılardan ibret almasını sağlamaktır.” dedi.

Ateş, konuşmasını şu şekilde noktaladı; “Bir serhat şehri olan Kars, ülkemizin Türk dünyasına açılan kapılarından biridir. Bugün tertip ettiğimiz toplantı, bu anlamda sembolik bir öneme sahiptir. Bizim için Kars, daha bir “bismillah”tır. Kültür ve gönül coğrafyamızın girizgâhıdır.

Niyetimiz durmak değildir. Amacımız ötelere ulaşmaktır. Ülkümüz uzak sanılan coğrafyaları yakın kılmaktır.”