Kanserin, hücrelerin anormal bir hız ile çoğalması sonucu önce doku sonra organlar ve akabinde organizmanın yani vücudun tamamını etkileyen bir hastalık olduğunu ifade eden Yurdakul, yaptığı basın açıklamasında “MHP olarak, Kanseri yenmek ve Türk Milletini tehdit eden tüm hastalıkları bertaraf etmek için ülke çapında bir mücadele programı oluşturulmasını savunuyoruz. Milli bir politika çerçevesinde vatandaşlarımızı, hastalıklar meydana gelmeden korumak ve hastalıkları erken tespit etmek üzere bir sağlık yol haritası programı geliştirdik. Aile Hekimliği başta olmak üzere birinci basamak sağlık hizmetlerini olgunlaştıracak ve vatandaşlarımıza bunu ücretsiz olarak sağlayacağız” dedi.

OBEZİTE VE SİGARA TÜKETİMİ ARTTI, KANSER VAKALARI ÇOĞALDI

Hareketsiz yaşam tarzının meydana getirdiği obeziteyle ve bunun yanı sıra tütün ve tütün ürünlerinin tüketimiyle yeteri kadar mücadele edilmediğini söyleyen Yurdakul, daha önce yüzde 23,2’ye düşen 15 yaş üzeri sigara içme oranının son yıllarda yeniden artarak yüzde 27’lere ulaştığını ve bu sebeple kanser vakalarının da günden güne arttığını ifade etti. Meclis sağlık komisyonu üyesi ve aynı zamanda hekim de olan MHP'li Yurdakul; “2017 yılında 160 Bin vatandaşımıza ilk defa kanser teşhisi kondu. Ülkemiz tüm imkân ve kaynaklarıyla bir an önce vatandaşlarını daha hastalık oluşmadan koruyacak bir sağlık seferberliği başlatmalıdır. Tütün, alkol ve tüm bağımlılıklarla mücadele etmek için mecliste arka arkaya toplantılar düzenliyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi olarak vatandaşlarımızı kötü alışkanlıklardan koruyarak ve ülkemizi daha hareketli bir yaşama kavuşturacak sportif ve kültürel etkinlikleri artırmak istiyoruz. Tedavi edici hizmetler ve ilaçlara bütçeden her yıl milyarlarca lira aktarıyoruz. Sağlığa 2017 yılında sadece sosyal güvenlik kurumu tarafından 77 milyar lira harcandı. Bunun da 25 milyar lirası ilaç harcaması, 51 milyar lirası ise tedavi giderleri. MHP olarak kurulmasını ve geliştirilmesini arzu ettiğimiz milli bir ilaç endüstrisi meydana getirebilirsek 25 milyar liranın tamamı ülkemizde kalır. Yine önleyici tıp yaklaşımı sayesinde de 51 milyarlık bütçeyi üretim ekonomisini besleyecek yatırım ve teşviklerde kullanmak mümkün olacaktır. Zaten arzumuz; hem sağlık çalışanlarını hem de vatandaşlarımızı birlikte memnun eden ve aile hekimlerimizle öncelikle koruyucu sağlık hizmetlerine önem veren, eğitime ve AR-GE çalışmalarına öncelik veren ve her alınacak kararda ilgili tüm tarafları toplayarak onların görüş ve onayını alan ideal bir Türk sağlık sistemini meydana getirmek” dedi.