CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Star televizyonu Ana Haber bülteninde, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

Hollanda'nın skandal tavrına ilişkin Kılıçdaroğlu, Türkiye Cumhuriyeti bakanlarının dünyanın herhangi bir ülkesine gittiklerinde kabul edilmemelerini asla doğru bulmadığını vurguladı.

Kılıçdaroğlu, "Bu bizim ülkemiz, aynı görüşten oluruz veya olmayız. Bakanlar da bu ülkenin bakanları. Dolayısıyla Hollanda'ya veya Almanya'ya veya dünyanın herhangi bir ülkesine gittiklerinde kabul edilmelerini isteriz." diye konuştu.

Çok konuşarak bu işlerin çözülemeyeceğini belirten Kılıçdaroğlu, bir ülkenin Türkiye Cumhuriyeti'nin bakanlarını kabul etmemesinin, Hollanda'ya girişine izin vermemesinin gereğinin yapılması gerektiğini dile getirdi.

"Yurt dışında propaganda yapılamaz"

"Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 2008'de çıkarıldığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, kanunda "yurt dışında ve yurt dışı temsilciliklerde seçim propagandası yapılamaz." maddesinin yer aldığını söyledi.

Kılıçdaroğlu, kanunun çok açık olduğunu belirterek, "Bakanlar oraya niye gidiyor?" diye sordu.

"Sizin de Avrupa temaslarınız vardı. Tepkinizi koymanız adına bunları iptal ettiniz. Eğer gitseydiniz size müsaade ederler miydi? Hükümet kanadından, 'Zaten Danimarka, Hollanda gibi Avrupa ülkeleri hayırı desteklediği için evet kampanyasına karşı çıktı' yönünde bir açıklama var. Nasıl değerlendirirsiniz?" sorusuna karşılık Kılıçdaroğlu, şu yanıtı verdi:

"Açık ve net söyleyeyim. Bu hükümetler, kesinlikle eveti destekliyorlar. Bir ülkenin Dışişleri Bakanı gider de nasıl uçağını geri gönderirsiniz? Bir karşıtlık yaratmak için. İçeride düşman bulamadılar, şimdi dışarıda bir düşman yaratmak istiyorlar. Çünkü önceden 'Buraya gelmeyin, bizim seçimimiz var' diyorlar. Kim söylüyor bunu? Hollanda'nın Başbakanı söylüyor. Niye gidiyorsunuz oraya? Seçim, referandum çalışması yapmak için. Kanun ne diyor? 'Yurt dışında ve yurt dışı temsilciliklerde propaganda yapılamaz.' diyor."

Kılıçdaroğlu, "Siz gitseydiniz hayır kampanyasını yapacak mıydınız?" sorusunu, "Biz bir kampanya yapmıyoruz. Temsilciliklerimiz var orada, gidiyoruz. Biz mitingler, şunlar bunlar yapmadık hiçbir zaman. Biz yasalara, kanunlara saygılıyız. Kendileri yasa çıkarıyorlar, çıkardıkları yasalara kendileri uymuyorlar." diye cevapladı.

Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Cumhuriyeti'nin bakanlarına, hiçbir devletin "Sen benim ülkeme gelme" diyemeyeceği konusu üzerinde titizlikle durduklarını vurguladı.

"Devlet söylemle yönetilmez" 

"Niçin istifa edelim?"

Kılıçdaroğlu, "Eğer evet çıkarsa CHP ne olacak, yeni bir lider arayışına gidilebilir mi?" sorusuna da "Ben bir başka siyasi parti lideri gibi koltuğa yapışıp, 'Ben buradan asla gitmem' gibi bir düşünce içinde değilim. Ben demokrasiye inanan birisiyim, demokrat birisiyim. Bir partinin genel başkanı nasıl değişir, biz gayet iyi biliriz. Biz diğer partilere benzemeyiz. Biz Cumhuriyet Halk Partisiyiz. Bizim dışımızda milletvekillerinde ön seçimi uygulayan başka bir parti yok." karşılığını verdi.

"Eğer evet çıkarsa istifayı düşünür müsünüz?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, "Niçin istifa edelim? Bana birisi bir gerekçe söyleyecek. Şu gerekçeyle istifa et diyecek. Makul bir gerekçe olursa ederiz tabii, niye etmeyelim." ifadelerini kullandı.

MHP'nin ülkenin beka sorunu gerekçesiyle anayasa değişikliği paketine "evet" dediğinin anımsatılmasına karşılık, Kılıçdaroğlu, "Yeni anayasa değişikliği eğer kabul olursa Türkiye'nin temel bir beka sorunu ortaya çıkacaktır. Bir kişiyi ikna ettiğiniz zaman Türkiye Cumhuriyeti devletini ele geçirirsiniz. Asıl beka sorunu budur." değerlendirmesinde bulundu.