Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, hakaret ve kişilik haklarına saldırı gerekçesiyle CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu hakkında 25 bin liralık manevi tazminat davası açtı.
Oktay'ın avukatı Deniz Yazar'ın Ankara Asliye Hukuk Mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde, Bekaroğlu'nun 10 Temmuz 2019'da yaptığı açıklamada, Oktay hakkında eleştiri ve düşünce özgürlüğü sınırlarını aşan ifadeler kullandığı belirtildi.
Bekaroğlu'nun Oktay hakkında sarf ettiği sözlere yer verilen dilekçede, "Davalı, Sayın Cumhurbaşkanına yazdığı mektubu basın mensuplarına dağıtıp araçsallaştırmak suretiyle basın açıklamasının neredeyse tamamını müvekkilin kişilik haklarını zedelemek üzere kurgulamıştır." ifadesi kullanıldı.
"Kişilik haklarına saldırı"gerekçesiyle 25 bin lira manevi tazminat talebi
Hakaret içeren ifadelere birçok medya kurumunda yer verildiği vurgulanan dilekçede, şunlar kaydedildi:
"Kamuoyu tarafından tanınan Cumhurbaşkanı Yardımcılığı gibi bir makamda milleti ve devleti temsil eden müvekkilin kişilik hak ve değerlerine basın açıklaması ile herkesin gözü önünde saldırılması hukuka aykırı, kusurlu bir eylemi açıkça ortaya koymaktadır. Basın açıklamasının eleştiri değil müvekkile karşı tahkir amacıyla yapıldığı sarf edilen sözlerde görülmektedir. Sözlerin basın açıklaması içerisinde art arda ve farklı yerlerde tekrarlanması ve pekiştirici nitelikte ısrarla kullanılması da davalının müvekkilin kişilik haklarını zedeleme iradesini kuvvetlendirmiştir. Davalının bunlarla birlikte müvekkili darbe suçundan yargılanmış ve 1982 darbesi ile özdeşleşmiş olan Kenan Evren'e benzeterek 'Bütün darbecilerin yaptığı şeyi tekrar etmiştir', 'Kenan Evren gibi davranıyor' demesi de küçük düşürme kastını açıkça ortaya koymaktadır. Bu nedenle, davalının, basın açıklaması yapmak suretiyle sarf ettiği yukarıdaki sözlerin, müvekkilin Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak bulunduğu konumu, toplum nezdindeki saygınlığının sorgulanmasına, kamuoyunda sahip olduğu güvenin sarsılmasına yol açabilecek nitelikte olumsuz, tahkir edici, alçaltıcı ve incitici sözler olduğunun, buna bağlı olarak doğrudan müvekkilin kişilik haklarını zedelediğinin kabulü gerekir."
Dilekçede, Bekaroğlu'nun "hakaret" ve "kişilik haklarına saldırı" yaptığı gerekçesiyle 25 bin lira manevi tazminata mahkum edilmesi talep edildi.
