Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisince Çorlu Heykel Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka hitap eden Erdoğan, sözlerine "Bugün bu meydan bir başka güzel. Heyecansa heyecan, coşkuysa coşku, birlikse birlik, beraberlikse beraberlik... Çok güzelsin Çorlu. Çok güzelsin Tekirdağ. İnanıyorum ki 24 Haziran'da bir başka güzel olacaksınız." diyerek başladı. 

"Türkiye'yi hayalleriyle buluşturmanın mücadelesini vereceğiz"

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, tüm Türkiye'de olduğu gibi Çorlu'da, Tekirdağ'da hep birlikte yeni bir başlangıç yapacaklarına inandıklarını vurgulayarak, alanda kendisine tezahüratta bulunan kadınlara dönerek, "Zaten bu işi hanımlar bitirecek çünkü kale içeriden fethedilir." dedi. 

Katılımcılar, Erdoğan'ın, "24 Haziran'da güçlü Meclis için, Cumhurbaşkanlığında şahsımı, Meclis'te AK Parti'yi desteklemeye hazır mıyız? 24 Haziran'da güçlü Meclis olmanın yanında güçlü hükümet için Cumhurbaşkanlığında şahsımı, Meclis'te AK Parti'yi desteklemeye hazır mıyız? 24 Haziran'da güçlü Türkiye için Cumhurbaşkanlığında şahsımı, Meclis'te AK Parti'yi desteklemeye hazır mıyız?" sorularına "Evet" yanıtını verdi.

<br class="k-br" />

Yol arkadaşlıklarının, muhabbetlerinin daim olmasını temenni eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"Erken seçim kararı aldığımızdan bu yana önce seçim manifestomuzu açıkladık, ardından da seçim beyannamemizi milletimizle paylaştık. Önümüzdeki 5 yıl boyunca nasıl bir Türkiye tasavvur ettiğimizi, her iki belgemizde de tüm detaylarıyla ortaya koyduk. Manifestomuzda erdem, irade ve cesaretle Türkiye'yi şaha kaldıracağımızın ahdini milletimize verdik. Beyannamemizde ise demokrasiden özgürlüklere, tarımdan sanayiye kadar tüm alanlarda ülkemize neler vadettiğimizi, neleri hayata geçireceğimizi tek tek yazdık. Milletimize diğer hizmetler yanında, 146 tane her biri ayrı öneme sahip projeyi gerçekleştirme sözü verdik. Beyanname ve manifesto, yeni dönemde bize istikamet çizen, yol gösteren pusulamız olacak. İnşallah milletimizin teveccühü ile 24 Haziran'da ipi göğüslersek, gelecek 5 seneyi bu projelerimizi gerçeğe dönüştürmek için değerlendireceğiz."

"Durmadık, koştuk, daha da koşacağız"

Durmadan çalıştıklarını, koştuklarını ifade eden Erdoğan, "George'a rağmen, Soros'a rağmen, Hans'a rağmen çalıştık. Kiminle? Milletimizle. İnşallah 24 Haziran'dan sonra ilk 10'a girmek için çalışacağız. 3 bin 500 dolardan alıp yaklaşık 10 bin doların üzerine, hamdolsun kişi başına milli geliri çıkardık. Hedef 25 bin dolar. 36 milyar dolar ihracatımız vardı, şimdi 161 milyar dolar ihracatımız var. Nerelerden nerelere geldik. Durmadık, koştuk, daha da koşacağız. Hele hele başkanlık sistemine geçtiğimiz andan itibaren, bu süreç daha da hızlanacak." diye konuştu. 

İhracatta 500 milyar dolara ulaşmayı hedeflediklerini aktaran Erdoğan, 13 milyon olan turist sayısının kendi dönemlerinde 35 milyona çıkardıklarını anlattı. 

Erdoğan, bu yıl 40 milyon turist hedeflediklerini dile getirerek, 5 sene içinde 50 milyon turiste ulaşmayı hedeflediklerini kaydetti. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha önce bölünmüş yolun 6 bin 100 kilometre olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti: 

"İstanbul'dan buralara şu yolların halini düşünün. Size ben buradan bir şifre vereceğim. CHP'nin bir milletvekili, bu yolların müteahhidiydi. Bilir misiniz, parasını alamıyordu parasını. Başbakan oldum, parasını ödedim ama bunlar kadr-ü kıymet bilmezler. Parasını alamıyordu. Biz buyuz." 

"Çorlu'yla İstanbul arasında fark var mı?" diye soran Erdoğan, "Siz zaten İstanbul'u biliyorsunuz şimdi 29 Ekim'den sonra yeni bir İstanbul'u tanıyacaksınız. İstanbul'un dünyanın ilk üçü içinde olan havalimanının açılışını yapacağız. Bu havalimanı, yılda 90 milyon yolcu kapasiteli olacak. İnşallah 2023'te bu kapasite 150 milyona çıkacak." ifadelerini kullandı.

"Bunların derdi Türkiye'yi yönetmek falan değil"

Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi:

"Biz Türkiye'yi büyütmenin, ekonomimizi kalkındırmanın, milletimize en üst düzeyde hayat standartları sağlamanın gayretindeyiz. Peki muhalefetin adayları ne yapıyor? Biz daha müreffeh, daha güçlü bir gelecek vizyonu ortaya koyarken, muhalefetin adayları ne vadediyor, söyleyeyim mi? Koskoca bir hiç."

"Bunların derdi Türkiye'yi yönetmek falan değil, bunlar daha kendi partilerinin iç mücadelesinden, iç kavgalarından çıkamamışlar. Türkiye'nin yönetimine talip oluyorlar. Cumhurbaşkanı adayı kendi partisinde kongre kazanamamış bir isim." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi:

"Bu ülkenin ve milletin hayrına ne varsa ona bunlar kafayı takmış, bununla uğraşıyorlar. Bazılarının ne dediği, neyi savunduğu, neyi hedeflediği zaten belli bile değil. Milletimizin bu savrukluğa, bu dağınıklığa, bu akıl tutulmasına prim vereceğini zannediyorlar. Aslında benim aziz milletim, bu karikatür tiplere en güzel cevabı 1,5 asır önce 'Sen herkesi kör, alemi sersem mi sanırsın' diyerek Ziya Paşa vermiş. Bunlar da milleti kendileri gibi vizyonsuz, basiretsiz, kifayetsiz sanıyorlar. Bu milletin aklını, vicdanını, hafife alıyorlar. Bu millet çok zekidir."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bay Kemal'in aday olamamasının sebebi şu, kazanamayacağını biliyor. Bunu (İnce) topun ağzına sürdü işi bitirelim diye. 2023 hedeflerimize ulaşana kadar, evlatlarımıza çok daha güçlü, müreffeh bir ülke bırakana kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz." şeklinde konuştu.

"İnce ince bu işleri anlatacağız"

Cumhurbaşkanı adaylarından birinin, "Ben böyle havalimanı işleriyle uğraşmam." dediğini aktaran Erdoğan, "Sen ne işle uğraşırsın ki. 'Bütçede para yok, bunlar havalimanı, Kanal İstanbul yapıyorlar' diyor. Para olduğu zaman iş kolay, para olmadan iş yapabiliyor musun? Ne demek bu. Ben ekonomistim, kaynakları çeşitlendireceksin. Dünyaya biz bunun dersini verdik. 'Nedir?' derseniz söyleyeyim. Ekonomiye şunu getirdik. BOT denilen bir sistem. Kamu-özel ortaklığı denilen bir sistem. PPP denilen sistem. Şimdi anlaşılan o ki İnce (Muharrem İnce) bu işleri bilmiyor. Ona ince ince bu işleri anlatacağız. Öğrenmesi lazım. Sayın İnce, biz Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü neyle yaptık? İşte bu sistemle yaptık. Biz şu anda o dediğim 3. havalimanını yine bu sistemle yaptık." diye konuştu. 

Erdoğan, yeni havalimanının açılmasıyla dünyanın buraya hayran kalacağını, turist sayısının patlama yapacağını belirterek, "Bu havalimanını gördükten sonra, 'Türkiye'ye, İstanbul'a gidilmez de nereye gidilir ya' diyecekler. İş bilenin, kılıç kuşananın." dedi. 

İktidara geldiklerinde 26 havalimanını devraldıklarını hatırlatan Erdoğan, bu sayıyı 55'e çıkardıklarını söyledi. 

Erdoğan, "Havayolu, halkın yolu olacak." dediklerini ve bunu başardıklarını anlatarak, lüks otobüs fiyatına artık uçaklarla gidilmesini sağladıklarını ifade etti. 

İstanbul'la birlikte 9 yeni havalimanı daha yapıldığına dikkati çeken Erdoğan, "İstiyoruz ki benim vatandaşım, benim Ahmedim, benim Mehmedim, benim Hasanım, Hüseyinim, Ayşem, Fatmam, Haticem. Evinden arabasına atlasın, yarım saatte havalimanına gitsin, oradan da bir saatte 1,5 saatte herhangi bir şehre gitsin ama beyefendi 'yok' diyor, 'ben bunlara para ayıramam' diyor." diye konuştu. 

Erdoğan, cumhuriyet tarihi boyunca 79 senede 6 bin 100 kilometre bölünmüş yol yapıldığına işaret ederek, kendilerinin ise buna 16 senede 20 bin kilometre bölünmüş yol ilave ettiklerinin altını çizdi.

"Bay Kemal ne ki onun adayı ne olsun"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir zamanlar SSK Genel Müdürü olduğunu hatırlatan Erdoğan, "Onun zamanında hastanelerimizin halini biliyorsunuz değil mi? Bay Kemal ne ki onun adayı ne olsun." dedi. 

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'da İkitelli'de dev bir şehir hastanesi yapacaklarını dile getirdi. Açılışı yapılan 5 şehir hastanesinden görüntüleri miting alanındaki vatandaşlara izleten Erdoğan, bu hastanelerin özelliklerini anlattı.

"Başustalık dönemine hazırlanıyoruz"

Türkiye'nin hızlı treni AK Parti ile tanıdığını, hızlı treni sıfırdan alıp 1123 kilometreye yükselttiklerini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti: 

"Hızlı tren hatlarımızı inşallah 13 bin kilometreye ulaştıracağız. Karayolu tüneli uzunluğumuz 700 kilometreye, 556 kilometre uzunluğundaki köprü ve viyadüklerimizi de 673 kilometreye taşıyacağız. Ama sizin çok daha iyi bildiğiniz, bak 18 Mart Köprüsü'nü yapıyor muyuz? İki tarafta da temeller atıldı, sondajlar tamam. Bundan sonra artık buradan da Asya'yı Avrupa'ya o köprüyle birbirine bağladık. İş yapıyoruz iş. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığım çıraklık dönemimdi. Başbakanlık dönemimiz kalfalık dönemimiz oldu, ustalık dönemimiz oldu. Cumhurbaşkanlığı dönemimiz ise ant olsun ustalık döneminin devamı oldu. Şimdi de başustalık dönemine hazırlanıyoruz. Sizler eğer bu noktada 'Yürü başkan' dediğiniz takdirde 'Eyvallah' deyip yürürüz."

Havanda su dövmüyoruz"

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, muhalefetin adayları gibi havanda su dövmediklerini vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü: 

"Biz, şu ana kadar hiçbir başarıları, hiçbir eserleri olmayan diğerleri gibi afaki şeylerden bahsetmiyoruz. Milletimizin karşısına çıktığımızda, burada olduğu gibi önce yaptıklarımızı tek tek sayıyor, hesabımızı veriyor, sonra da yeni dönem için oy istiyoruz. Son 16 yılda hayata geçirdiğimiz projeleri de önümüzdeki 5 yıl boyunca hayata geçireceğimiz 146 projeye referans kılıyoruz. Bugüne kadar yaptığımız hizmetler, gelecek 5 yılda yapacağımız hizmetlerin teminatıdır. AK Parti olarak şimdiye kadar yapamayacağımız hiçbir şeyin sözünü milletimize vermedik. Ne söz vermişsek, vatandaşımıza neyi taahhüt etmişsek Allah'ın izniyle onları hayata geçirdik."

Laf üzerine laf koymanın değil, taş üstüne taş koymanın çabasında olduklarını dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu: 

"Türkiye'yi büyütmenin, ekonomimizi kalkındırmanın, milletimize en üst düzeyde hayat standartları sağlamanın gayretindeyiz. Peki muhalefetin adayları ne yapıyor? Biz daha müreffeh, daha güçlü bir gelecek vizyonu ortaya koyarken, muhalefetin adayların ne vadediyor? Söyleyeyim mi? Koskoca bir hiç. Ortada Türkiye'nin önünü açacak doğru düzgün hiçbir vaatleri yok. Milletin sıkıntısını çözecek, ülkemize yeni ufuk kazandıracak tek projeleri dahi yok. Hepsinin de ortak vaadi Tayyip Erdoğan'ı indirmek. Öyle. Hepsinin ortak paydası Tayyip Erdoğan düşmanlığı. Bir de sabah akşam bizim hayata geçirdiğimiz projeleri yıkmaktan, kapatmaktan, engellemekten bahsediyorlar. Kafayı Kanal İstanbul'a, yeni havalimanına, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne, yerli marka otomobile... Ne diyorlar? 'Bunlar 20 yıl geriden geliyorlar.' 'Yerli otomobil' dedik ya, 5 babayiğit buldum ya, Türkiye'nin bu sektörlerde en başarılı olan 5 firmasını bir araya getirdim. Şimdi de Kanal İstanbul."

Mitinge katılanlara Kanal İstanbul'un tamamlandığında nasıl görüneceğine ilişkin video izlettiren Erdoğan, "İşte Kanal İstanbul. Bu şimdi ön animasyon çalışmaları. Bu proje çalışmaları tabii ki daha da iyi olacak. Siz buraları tabii çok kullanacaksınız. Kanal İstanbul'u çok kullanacaksınız. Kanalı değil tabii. Oradaki bir şehirden bir diğer şehire geçişi. Siz güzelliği görüyor musunuz?" diye sordu. 

"Buradan çok ciddi de para kazanacağız"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçenlerde boğazda bir geminin yalıya çarptığını, daha önce de bir tanker kazasının yaşandığını hatırlatarak, şunları dile getirdi: 

"İşte onun alternatifi Kanal İstanbul. Karadeniz'den Marmara'ya geçişler böyle olacak. Kanal İstanbul böyle olacak. Buradan çok ciddi de para kazanacağız. Ama anlamaz bunlar bu işlerden. Velhasıl bu ülkenin ve milletin hayrına ne varsa bunlar kafayı takmış, bununla uğraşıyorlar. Bazılarının ne dediği, neyi savunduğu, neyi hedeflediği zaten belli bile değil. Milletimizin bu savrukluğa, bu dağınıklığa, bu akıl tutulmasına prim vereceğini zannediyorlar. Aslında benim aziz milletim, bu karikatür tiplere en güzel cevabı 1,5 asır önce 'Sen herkesi kör, alemi sersem mi sanırsın' diyerek Ziya Paşa vermiş. Bunlar da milleti kendileri gibi vizyonsuz, basiretsiz, kifayetsiz sanıyorlar. Bu milletin aklını, vicdanını, hafife alıyorlar. Bu millet çok zekidir. Biz zamanlar bu CHP'liler ne dediler benim milletime? 'Göbeğini kaşıyan adam', 'bidon kafalı' dediler. Ya siz böyle dediğiniz sürece zaten bu millet sizi oralara götürmez."

"Cumhurbaşkanı adayı kendi partisinde kongre kazanamamış bir isim"

Göreve geldiklerinde Türkiye'de devletin tüccar olduğunu ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:

"Biz geldikten sonra 'Devlet tüccarlığı bırakacak.' dedik. Bunun adımlarını attık. Hamdolsun ondan sonra da sıçradık, buralara öyle geldik. Ama bunlar bu işten anlamaz çünkü bunlar devletçi. Devletçi kafaları var bunların. O devletçi kafalarla da özel sektörün güçlenmesini istemezler. Biz, bunların hepsini bir kenara koyduk. Şayet bunlar milleti tanısaydılar, her gidenin 'Allah razı olsun' dediği 5 yıldız otel konforunda hizmet sunan şehir hastanelerine düşmanlık etmezlerdi. Bu ülkeyle şöyle kıyısından köşesinden ufacık bağları olsa, büyümenin yıkmakla değil, yapmakla, inşa etmekle gerçekleşeceğini anlarlardı. Bunların derdi Türkiye'yi yönetmek falan değil, bunlar daha kendi partilerinin iç mücadelesinden, iç kavgalarından çıkamamışlar, Türkiye'nin yönetimine talip oluyorlar. Cumhurbaşkanı adayı kendi partisinde kongre kazanamamış bir isim."

Erdoğan, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin kongre kazanamadığını anlatırken, İnce'nin daha önce kongrede ve Meclis'te yaptığı konuşmalardan bazı bölümleri vatandaşlara izletti. Erdoğan, şöyle devam etti:

"Merak ediyorum 24 Haziran'dan sonra kendisi ne yapacak? O da önemli. Bay Kemal'in aday olamamasının sebebi şu, kazanamayacağını biliyor. Bunu topun ağzına sürdü işi bitirelim diye. Güya ülkeyi yönetmeye talip cumhurbaşkanı adayı aşağıda kös kös oturuyor, yüreği yetmediği için oraya aday olmayan, bu konuda hiçbir yetkisi, hiçbir hükmü bulunmayan bir başkası çıkmış program açıklıyor. Ya seçim beyannamesini genel başkan mı açıklar yoksa aday mı açıklar? Aday açıklar ya. Genel başkanla ne alakası var? Çünkü meydanlarda cumhurbaşkanı adayı olarak koşacak olan o? Ama o açıklamıyor, 'Otur sen, onu da ben açıklayacağım.'diyor. Ya siz milletle dalga mı geçiyorsunuz? Siz bu milletle oyun mu oynuyorsunuz? Biz işte böyle çift başlılık olmasın diye Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni getirdik. Bunlar Türkiye'yi yeniden iki başlılığa döndürmeye çalışıyor."

Katılımcılara, "24 Haziran'da tercihimizi güçlü hükümetten yana kullanıyor muyuz, güçlü Türkiye'den yana kullanıyor muyuz, vakit birlik vakti diyor muyuz?" diye soran Erdoğan, gelen "Evet" yanıtı üzerine, "Maşallah sizin bu sesiniz onları uyandırmaya yetmezse, 24 Haziran akşamı nasıl olsa sandıklar açılınca uyanacaklar. Bunlar istedikleri gibi kurusıkı misali atıp tutabilirler, nasıl olsa Türkiye'yi yönetmek, millete hizmet etmek gibi bir dertleri yok." dedi.

"Bunlarda yalan aramadığın kadar"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölünmüş yollardaki 16 yıllık başarıyı demiryollarında da sağladıklarını belirtti. Tekirdağ-Muratlı hattının tamamlandığını ve burayı işletmeye açtıklarını aktaran Erdoğan, 150 yıldır yenilenmeyen Rumeli Demiryolu'nun Tekirdağ kısmının tamamının yenilendiğini, 230 kilometre güzergahta çift hatlı hem yük hem de yolcu taşımacılığı yapılacak Halkalı-Kapıkule Hızlı Tren Projesi ile ilgili çalışmaların da devam ettiğini söyledi.

Trakya Gelişim Projesi'ni uygulamaya koyduklarını, bu projeyle bölgede gelecek yıl sonuna kadar 10 milyar liralık yatırım gerçekleştirileceğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti: 

"Tekirdağ'a 3 baraj, 4 gölet inşa ettik. Bir baraj ve 7 göletin daha inşası sürüyor. Ergene'yi kurtarmak için yürüttüğümüz çalışmalarla Ergene Nehri'nin su kalitesinde ciddi seviyelerde iyileşme sağlandı, kirlilik azalmaya başladı. Ergene Havzası'nda son teknolojiye sahip 13 ileri biyolojik atık su arıtma tesisi inşa ettik ve hepsini hizmete aldık. Bu 13 tesisten 6'sını Tekirdağ'da yaptık. Çerkezköy, Çorlu, Hayrabolu, Malkara, Muratlı ve Saray ilçelerine ileri biyolojik atık su arıtma tesisini biz kazandırdık. Aslında belediyelerin görevi olan bu tesisleri onlar yapmadığı için biz DSİ ile yaptık. Belediyeler Trakya'da sadece atık su tesisinde değil hemen her konuda sınıfta kalıyorlar. Biz 2 yılda koskoca Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü tamamladık, Tekirdağ'da, Edirne'de, Çanakkale'de ana muhalefetin belediyeleri aynı uzunluktaki yol inşaatlarını 3-4 yıldır bitiremiyorlar. Biz Boğaz'ın altını delerek tamamladığımız Avrasya Tüneli'nin uzunluğundaki yolları aynı sürede yapamayan bu belediyelere ilk seçimlerde derslerini vereceğinize inanıyorum. Ergene Nehri'ni kirlilikten tamamen kurtarmak için sanayi bölgelerinde de müşterek atık su arıtma tesisleri kurulması gerekiyor. Bu şekilde temizlenen atık sular, 42 kilometre kara hattı, 19 kilometre tünel ve 4,5 kilometre derin deniz deşarjı ile Marmara Denizi'ne verilecek."

Tekirdağlı çiftçilere şu ana kadar 3 milyar lira tarım desteği verildiğini dile getiren Erdoğan, "Çıkmış bu Bay Kemal diyor ki 'Çiftçi ağlıyor'. Parayı veren biziz. 3 milyar lira sadece Tekirdağlı çiftçilere verdik. Küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık yapan çiftçilerimize hayvan ve alet ekipmanda yüzde 50 hibe veriyoruz. Şimdi birileri çıkmış çiftçiye mazotu indirimli vereceğiz diyor. Niye yalan söylüyorsun, biz zaten o işi yaptık yapıyoruz. Biz, kayıt sistemi içinde olan çiftçimizin kullandığı mazotun yarısını takip eden dönemde kendisine destek olarak zaten geri veriyoruz. Haberleri yok. Ne diyor Cumhurbaşkanı Adayı? Diyor ki 'Eğitimi bedava yapacağız.' Kardeşlerim, soruyorum gençler; şu anda eğitim paralı mı? Harç ödemesi var mı? Burs alıyor musunuz? Lisansta, lisansüstünde, doktorada burslar veriyor muyuz? Çıkıyor yalan söylüyorlar. 'Ücretsiz yapacağız' diyor. Zaten ücretsiz. Yavrularımızın sıralarının üstüne okullar açılırken kitapları koyan biz değil miyiz? Ücretsiz olarak kitaplarını vermiyor muyuz? Böyle de yalan olur mu ama bunlarda yalan aramadığın kadar." diye konuştu.

Muhalefetin söylemlerini eleştirmeyi sürdüren Erdoğan, "Şimdi bir çıkardılar kurdaki dalgalanma... ÖTV oranlarını kullanarak akaryakıt fiyatlarını da sabitledik. Tamam? Toprak Mahsulleri Ofisi aracılığıyla çiftçilerimizin ürünlerini hakkı olan değerden ve ihtiyaçları olduğu zaman da satabilmelerini temin ediyoruz. Tekirdağ'ın verimli ovalarını SİT alanı olarak koruma altına aldık. Türkiye'yi ve Tekirdağ'ı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün gösterdiği muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkartana kadar durmadan çalışacağız." diye konuştu.