BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, bir çay bahçesinde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'de tüm alanlarda yapılan terörle mücadeleyi sonuna kadar desteklediklerini söyledi.

Bölücü terör örgütü PKK'nın belinin kırıldığını vurgulayan Destici, "Sınırımızın öteki tarafı, Suriye'nin kuzeyinde PKK/PYD/YPG adında yapılanma içerisinde ve bölgeyi ABD başta olmak üzere Batılı güçlerin desteğiyle kontrol etmeye, orada kalıcı bir hale gelip, bir devletleşme gayesi içerisindedir. Tabii Türkiye'nin asla buna müsaade etmesi mümkün değildir." şeklinde konuştu.

ABD'nin bu konuda defalarca uyarıldığını dile getiren Destici, ''Terör örgütü PYD ve YPG'nin PKK'nın bir uzantısı olduğundan bahsedildi. DEAŞ neyse PYD'nin de bir terör örgütü olduğundan bahsedildi. 'Bunları desteklemekten vazgeçin' denildi. Ancak bugüne kadar yapılan tüm uyarılar dikkate alınmadı. Türkiye'nin bu saatten sonra bunu görmezden gelmesi mümkün değildir, askeri müdahale de dahil Afrin'den başlayarak PYD/YPG'nin sözde kantonlarının tamamına operasyonlar düzenlenmelidir. Fırat Kalkanı Harekatı benzeri harekatlar düzenlenerek mutlaka PKK, Suriye'nin kuzeyinden çıkarılmalıdır. Hiçbir yerde de varlığına müsaade edilmemelidir." diye konuştu.

"Kerkük bir Türkmen şehridir, Türk yurdudur"

Destici, benzer durumlarında Irak'ın kuzeyinde de yaşandığını belirterek, "Kerkük'ten aldığım bir bilgiyi buradan ilk kez dile getireceğim. Kerkük, şu anda bir DEAŞ işgaliyle karşı karşıya. DEAŞ'ın, Kerkük'e saldırmak için bir hazırlık içerisinde olduğu duyumlarını alıyoruz. Dolayısıyla bir tedbir alınmazsa Kerkük bir DEAŞ, IŞİD saldırısıyla karşı karşıya kalabilir." dedi.

Uluslararası güçleri, Irak merkezi hükümetini, başta Türkmenler olmak üzere tüm Müslümanları uyardığını ifade eden Destici, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'nin bu konuda bilgisi vardır. Türkiye gerekli adımları atmıştır. Gerekli yerleri uyarmıştır. Dolayısıyla Kerkük, tedbir alınmazsa bir Musul sorunu, Musul'un uğradığı işgalle benzer bir saldırı girişimiyle karşı karşıya kalabilir. Bununla ilgili acil tedbirlerin alınması gerekiyor. Kerkük'ü sadece DEAŞ ın tehdit etmiyor. Kerkük'ü tehdit eden PKK'da var. Özelikle Talabani güçlerinin himayesinde Kerkük'e yerleşmeye başladılar. Bunun da acilen durdurulması lazım. Öbür taraftan Barzani ve Talabani'ye bağlı olan Kerkük peşmergesinin, Kerkük'teki vali başta olmak üzere orayı bir Kürtleştirme, peşmergeleştirme politikası var. Bizler bu politikayı doğru bulmuyoruz. Bize en son gelen bilgiye göre, bir fotoğrafta Kerkük'ü bir Türkmen şehri olmaktan çıkarıp, tamamen bir peşmerge şehri olarak göstermek için bir peşmerge heykeli dikiliyor. Buna hiçbirimiz sessiz kalamayız. Çünkü Kerkük, bir Türkmen şehridir, Türk yurdudur."

"Bu yürüyüşten sonra başka bir eylem olacak"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, partisinin İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu'nun tutuklanmasına tepki için Ankara Güvenpark'tan başlattığı yürüyüşe değinen Destici, "Bizim ana muhalefet partisinden beklentimiz Meclisi çalıştırmasıdır, çözümü ve çareyi öncelikle Mecliste aramasıdır. Ana muhalefet partisi, Mecliste uyum yasaları sürecine katkı sağlasın. Bu yürüyüş, bizim ve toplumun çoğunluğuna göre bir adalet yürüyüşü olmaktan öte siyasi bir yürüyüştür. Bu yürüyüş burada bitmeyecek. Bu yürüyüşten sonra başka bir eylem olacak. Bu yürüyüşün sonlarına doğru başka grupların katılmasıyla belki de hiçbirimizin istemeyeceği olaylara da sahne olabilir." dedi.