Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Genel Başkan olduğumda bir 'metal yorgunluğundan' bahsetmiştim. Şimdi diriliş hareketini Afrin ile başlattık, devamına var mıyız? Yeniden diriliş." dedi.

Erdoğan, Yaşar Doğu Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Samsun 6. Olağan İl Kongresi'ndeki konuşmasına, "Samsun, 16 Nisan halk oylamasında yüzde 64'lük 'evet' oranıyla sözünü tuttu ve Türkiye ortalamasının çok üzerinde bir seviyeye ulaştı. Samsun, 'kurucu şehir' olma vasfıyla milletimizin gönlünde ayrı bir yere sahip." diyerek başladı.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçiş sürecinde de yine Samsun'a en önde olmanın yakışacağını belirten Erdoğan, bu güzel sonuçta kendilerine olan desteğini gösteren Samsun'a şükranlarını sundu.

Erdoğan, bu arada yüzde 87 ve 85'lik "evet" oranlarıyla tüm Türkiye'de ilk 100 arasında yer alan Ayvacık ve Asarcık ilçelerini özellikle tebrik etti.

"Şimdi önümüzde yeni bir imtihan var o da 2019 seçimleri" diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Halk oylamasında araladığımız kapıyı inşallah 2019'da sonuna kadar açarak ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirme kararlılığımızı ortaya koyuyoruz. Şimdi buradan öyle bir ses verin ki Karadeniz'in her iki ucundan da duyulsun. Sadece burada duyulmakla kalmasın, sınırlarımızı aşsın tüm dünyadan duyulsun.

Samsun, 2019'da büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa etme davamızın en önünde yer almaya hazır mıyız? Samsun, 2019'da yeni bir heyecanla ülkemizi hak ettiği yere çıkartıyor muyuz? Genel Başkan olduğumda bir 'metal yorgunluğundan' bahsetmiştim. Şimdi diriliş hareketini Afrin ile başlattık, devamına var mıyız? Yeniden diriliş." 

- "5 bin 550 kişilik yeni yurtları da hizmete açıyoruz"

Erdoğan, AK Parti teşkilatlarının çok çalışması gerektiğine işaret ederek, salonda bulunan ana kademe ve delegelerden de 2019'a kadar kapı kapı dolaşma sözü aldı.

Konuşmasının bu kısmında bir kız çocuğunu yanına çağıran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tayyip Dedesi'ni karşılamak için bu sabah kuaföre gitmiş, saçlarını da böyle güzel yaptırmış. Şimdi de içeri girerken bana 'Tayyip Dede, sen hiç yorulmuyorsun?' dedi. Ben de 'Sizi gördüğüm zaman bana yorulmak olur mu?' dedim." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, milletin kendilerine verdiği desteğe ve hayır dualarına teşekkürlerini hep hizmet olarak ifade etmeye çalıştıklarını dile getirdi, bu anlayışla son 15 yılda ülkenin diğer 80 vilayetiyle Samsun'a da çok önemli hizmetler getirdiklerine değindi.

Bu dönemde Samsun'a yapılan yatırım tutarının 22 katrilyon lira olduğunu bildiren Erdoğan, "Çünkü kurtuluşun şehri Samsun'a bu yakışırdı. Bizden önce gelenler hep laf laf laf bunu yaptılar. Biz iş iş iş bunu yaptık." dedi.

Erdoğan, eğitimde 4 bin 576 yeni derslik yaptıklarını, 8 bin 451 kişilik yüksek öğrenim yurtlarını faaliyete geçirdiklerini belirterek, şunları söyledi:

"Birkaç yıl içinde 5 bin 550 kişilik yeni yurtları da hizmete açıyoruz. Samsun Stadyumu 35 bin kişilik kapasitesiyle sadece bölgemizin değil ülkemizin de önemli spor tesislerinden biri oldu. Ayrıca Bafra'da 5 bin kişilik ikinci bir stadyumla, şehrimizin her köşesine kazandırdığımız pek çok spor tesisimiz var. 

Şimdi sizlere bir müjde vermek istiyorum. Samsun'a ikinci bir devlet üniversitesi açıyoruz. Doğrudan şehrimizin ismini verdiğimiz Samsun Üniversitemizin kuruluşuyla ilgili karar, önceki gün Yükseköğretim Kurulumuzda alındı. İnşallah diğer aşamaları da süratle geçerek, kanun olarak Meclisimizden çıkacak ve üniversitemiz en yakın zamanda eğitim, öğretime başlayacaktır."

- "900 yataklı şehir hastanesi şu anda ihale sürecinde"

Sağlıkta 14'ü hastane olmak üzere 34 tesisi şehre kazandırdıklarını hatırlatan Erdoğan, Vezirköprü ve Çarşamba ilçelerindeki hastanelerin inşasının sürdüğü bilgisini paylaştı.

Erdoğan, ayrıca 900 yataklı şehir hastanesinin de şu anda ihale sürecinde olduğunu açıklayarak, "TOKİ vasıtasıyla şehrimize 9 bin 500 konut inşa ettik. Bölünmüş yol uzunluğumuzu 120 kilometreden 306 kilometreye çıkardık. Samsun gibi bir şehir, 'hızlı trensiz olmaz' dedik ve Kırıkkale-Çorum-Amasya-Samsun hattının proje ve sondaj çalışmalarına başladık. Ayrıca Samsun-Sivas arasındaki mevcut demiryolunu 1,2 milyar liralık yatırımla baştan sona yeniliyoruz." diye konuştu.

Samsun havalimanının yolcu trafiğinin 175 bin olduğunu anımsatan Erdoğan, bu rakamı 1 milyon 152 bine çıkardıklarını söyledi. Mevcut terminal binasını tamamen dış hatlara ayırıp, iç hatlar için yeni bir terminal binası inşa etmek üzere çalışmalara başladıklarını bildiren Erdoğan, ileriki birkaç yılda Samsun'a yeni iç hatlar terminal binasını da kazandıracaklarını kaydetti.

- "Biz çiftçiye verdik, senin cebine koyacak halimiz yoktu herhalde"

Erdoğan, bugüne kadar tamamlanan 8 barajla 444 bin dekar arazinin sulanabilmesini sağladıklarını ifade etti.

Ladik Fındıcak ve Terme Salıpazarı Barajları'nın inşasının sürdüğünü vurgulayan Erdoğan, "Samsunlu çiftçilerimize 15 yılda verdiğimiz tarımsal destek tutarı 1,8 milyar lira. Bay Kemal ne diyor? 'Çiftçi ağlıyor' diyor. İşte bunu biz çiftçiye verdik, senin cebine koyacak halimiz yoktu herhalde. İleriki dönemde de inşallah bu çalışmaları daha da ileriye taşıyacak, Samsun'u büyütmeye devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan, bundan tam bin yıl önce bu toprakların tarihi bir olaya şahitlik ettiğini hatırlatarak, şöyle devam etti:

"Selçuklu Devleti'nin büyük komutanı Çağrı Bey, 1018 yılının bir mart ayında Maveraünnehir'den Anadolu'ya gelmiş, Van ve Nahçıvan bölgesini feth ederek, Malazgirt'e giden yolun taşlarını döşemiştir. Şimdi de Malazgirt'te bütün o alana biz yeni ama farklı bir peyzajıyla düzenlememizi yapıyoruz. İnşallah Malazgirt kutlamalarını, geçen yıl birincisini yaptık, bundan sonra her yıl yapacağız."

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kimse Türk ordusuna, Türkiye'ye, 'Suriye'de istila hareketi yapıyor' diyemez. Batı, istila hareketlerinin en güzel örneklerini vermiştir. Çünkü onlar müstevlidir." dedi.

Erdoğan, partisinin Yaşar Doğu Spor Salonu'nda düzenlenen Samsun 6. Olağan İl Kongresi'ne katılarak partililere hitap etti.

18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin kutlandığı gibi Malazgirt Zaferi'nin de kutlanacağını belirten Erdoğan, "Çünkü 2071, göremeyeceğim ama bizim torunlarımız 2071'i kutlayacaklar." ifadesini kullandı.

Selçuklu Devleti'nin kurucularından Çağrı Bey'in niyetinin, doğuda Karahanlılar ve Gazneliler'le mücadele etmek yerine batıya ilerleyip geleceğini orada aramak olduğunu ancak gelişmelerin, Çağrı Bey'in bu stratejisini hayata geçirmesine izin vermediğini söyleyen Erdoğan, bu durumun, 1071'e, Sultan Alparslan'ın yeniden bölgeye yönelmesine kadar devam ettiğini dile getirdi.

Selçuklu sultanlarından Çağrı Bey ve kardeşi Tuğrul Bey'e Allah'tan rahmet dileyen Erdoğan, "Ecdadımıza Anadolu'nun kapılarını ilk defa açan bu büyük komutanın mirasına sahip çıkan Sultan Alparslan ve onun izinden giden tüm kahramanları da rahmetle yad ediyorum." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Anadolu, Hazreti Ömer döneminde, Diyarbakır'ın fethiyle güneyden bizim olmaya başlamıştı. Önce Çağrı Bey'in, ardından Sultan Alparslan'ın fetihleriyle ise doğudan batıya, İstanbul önlerine kadar tamamen ecdadımızın ve medeniyetimizin hakimiyetine girmeye başlamıştır. Ecdadımız Anadolu'yu fethe elbette kılıçla başlamıştır ama asıl fetih gönüller kazanılarak gerçekleştirilmiştir." dedi. 

"Gazi derviş" denilen kişilerin, savaşçı kimlikleri yanında bilgileri, ahlakları, örnek hayatları ve insanlara faydalı hizmetler sunan meslekleriyle yerleştikleri yerleri cazibe merkezleri haline getirmeyi başardıklarını anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bugün de ecdadımızın izinde gidiyoruz. Terör örgütleriyle mücadelemizi ecdadın savaşçı kimliğinden aldığımız ilhamla ve ustalıkla yürütürken emanetimize aldığımız yerlerde de hemen gönül kazanma faaliyetine başlıyoruz. Zaten öz kardeşlerimizden ayrı görmediğimiz bölge insanına daha güvenli, huzurlu ve müreffeh bir gelecek sağlamak için her türlü çalışmayı sürdürüyoruz. Şehirlerin içme suyundan elektriğine ve yollarına kadar tüm altyapısını elden geçiriyor, kullanılabilir hale getiriyoruz."

Erdoğan, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz'a teşekkür ederek, şehrin AK Parti iktidarında farklı bir konuma geldiğini belirtti.

- "Afrin'de etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3733'e ulaştı"

Afrin'de hastanelerden okula, insanların günlük hayatlarında ihtiyaç duydukları hizmetlerin faaliyete geçirildiğini, bölge halkının kendisini yönetebilmelerini sağlayacak kurumların hızlıca oluşturulduğunu vurgulayan Erdoğan, güvenlikten belediye hizmetlerine kadar ihtiyaç duyulan tüm görevlilerin, gereken eğitimlerden geçirilerek, donanımları sağlanarak işe başlatıldığını aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz oralara sömürmeye veya zulmetmeye değil kardeşlerimizi terör örgütlerinin pençesinden çekip almaya gidiyoruz. Bugün itibarıyla Afrin'de etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3733'e ulaşmıştır. Kimse Türk ordusuna, Türkiye'ye 'Suriye'de istila hareketi yapıyor' diyemez. Batı, istila hareketlerinin en güzel örneklerini vermiştir. Çünkü onlar müstevlidir. Bugün bile Afrika'ya gittiğiniz zaman kendilerini nasıl istila ederek, onlara köle muamelesi yaptıklarını hep anlatırlar. Dolaştığım Afrika ülkelerinde bunu gördüm, acımasızca yapmışlar ama bizim tarihimizde böyle bir şey asla yok. Tam aksine Batı hep istila yaparken biz onları kurtuluşa erdirdik ve oralara elimizi adeta merhametle uzattık. Şimdi söylüyorum, kendi geleceklerini inşa etmelerine yardımcı olduğumuz kardeşlerimiz bunu tamamen başardıklarında artık orada bize ihtiyaç kalmayacaktır."

Fırat Kalkanı Harekatı ile 2 bin kilometrekare alanın kontrol altına alındığına ve 160 bin kişinin Cerablus, Rai ve Bab'a döndüğüne dikkati çeken Erdoğan, şöyle konuştu:

"Şimdi de burada, Afrin'de operasyonlar bittiği anda, ki dönmeye başladılar, oraya dönecekler ve biz o insanları orada güvence altına alacağız. Bölgede bulunan devletlerden sadece sadece Türkiye'nin böyle bir bakış açısı, böyle bir niyeti, böyle bir gayreti vardır. Bizim dışımızdaki herkes farklı niyetlerle ve taktiklerle oradadır. Bölgede yaşayan kardeşlerimiz bu durumu gördükleri için Tel Rıfat'tan Münbiç'e, Telabyad'a, Resulayn'a kadar her yerde Türkiye'nin gelip oraları da güvenliğe, huzura, düzene kavuşturmasını isteyen mesajlar gönderiyor. İnşallah onların bu çağrılarını karşılıksız bırakmayacağız."

Bu sırada partililerin "Reis bizi Münbiç'e götür" sloganına Erdoğan, "Gençler ihtiyaç olduğu anda önce ben, sonra siz beraber gideceğiz. Şu anda Mehmet'imiz, Mehmetçik'imiz bu işi başarılı bir şekilde sürdürüyor." karşılığını verdi.

- "Kardeşlerimizi huzura kavuşturacağız"

Erdoğan, "Unutmayın biz inlerine gireceğiz dedik mi? Cudi'ye, Gabar'a, Tendürek'e, Bestler Dereler'e girdik. Onlar kaçtı, biz kovaladık. Suriye'ye kaçtılar; önce Fırat bölgesi daha sonra Afrin'e kaçtılar ama biz kovaladık, kovalıyoruz, kovalamaya da devam edeceğiz ve oradaki kardeşlerimizi huzura kavuşturacağız." diye konuştu.

O zulümden kaçan 3,5 milyon Suriyelinin, Türkiye'ye sığındığını, Türkiye'nin de onlara kucak açarak her türlü desteği verdiğini, vermeye devam edeceğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Suriye sınırlarımız boyunca, gözünü ve kalbini bize yöneltmiş tüm kardeşlerimizin de en kısa zamanda yanlarında olacağız. Hem Suriye'deki kardeşlerimizi kurtarana hem de Suriye üzerinden ülkemize kurulan tuzağı tamamen bozana kadar durmayacağız. Türkiye'nin bölgesinde ne yaptığını ve ne yapmak istediğini bilenler ya tüm samimiyetleriyle yanımızda yer alıyor ya da tüm husumetleriyle karşımıza dikiliyorlar. Neredeyse bu işin ortası kalmadı desek yeridir. Esasen bu durum bizim tercihimiz değildir. Biz müttefiklerimiz başta olmak üzere dünyadaki, bölgemizdeki herkesle iyi ilişkiler kurmak, güçlü iş birlikleri tesis etmek istiyoruz. Demokrasiden ekonomiye her alanda büyük hedefleri olan Türkiye için başka türlüsü zaten düşünülemez. 

Dostlarımızın sayısını artırmaktan memnuniyet duyarız ama birileri ısrarla gelip burnumuzun dibinde adeta gırtlağımıza bıçak dayarcasına işler karıştırmaya devam ederse işte o zaman kimseyi gözümüz görmez. Bu da böyle bilinsin. Haklıya hakkını verirken bize husumet besleyenlere haddini bildirmek de vazifemizdir. Milletimiz bu makamları bize kendisinin ve ülkemizin menfaatlerini müdafaa edelim diye emanet etmiştir. Türkiye'nin sınırlarının dibinde terör koridoru kurulurken sırf başımız ağrımasın diye biz bu hakikate arkamızı dönemeyiz. Ülkemizde 3,5 milyon Suriyeli kardeşimiz hayatını sürdürmeye çalışırken onların bu duruma düşmesine yol açan gelişmeleri biz görmezden gelemeyiz."

Bu sırada "Dik dur eğilme, Samsun seninle" sloganı üzerine Erdoğan, "Biz bugüne kadar hiçbir beşeri gücün önünde eğilmedik. Biz sadece ve sadece Allah'ın huzurunda rükuda ve secdede eğildik. Bunun dışında asla." dedi.

- "Bunlar terörist gençler"

Boğaziçi Üniversitesi'nde Afrin programı sırasında çıkan olayı hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"İstanbul'da bir üniversitede, adını söylemeyeyim siz zaten anlarsınız, çıktılar, orada imanlı, milli, yerli gençlik Afrin'le ilgili lokum dağıtıyor ve bu gençlik orada lokum dağıtırken o komünist, vatan haini gençler, onların bu masalarını dağıtmaya yelteniyorlar. Bunlar terörist gençler ve bu terörist gençlerle ilgili her türlü çalışmayı yapıyoruz. Onu söyleyeyim. Bunların eşkallerini, her şeyi belirlemek suretiyle bu terörist gençlere bu üniversitelerde okuma hakkını vermeyeceğiz. Çünkü üniversite terörist gençlik yetiştirmez, üniversite vatanına, milletine hizmet edecek, kendisine hizmet edecek bir nesil yetiştirir. Biz işte bunun için yıllardır her fırsatta Rabiamızı haykırıyoruz." 

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Herkes duysun diye Samsun'dan bir kez daha haykırıyoruz: Ya olacağız ya öleceğiz. Biz bunları söylerken kesinlikle hamaset yapmıyoruz. Biz milletimizin hissiyatını, ülkemizin kararlılığını, devletimizin tavrını ifade ediyoruz. Birileri hala bizim kararlılığımızı anlayamamış olabilir. Birileri hala bizim sözlerimizi blöf veya altı boş ifadeler gibi görebilir. Birileri hala bizim köşeye sıkışınca sineceğimizi, pusacağımızı sanıyor olabilir. Emin olun çok yanılıyorlar." dedi.

Erdoğan, partisinin Yaşar Doğu Spor Salonu'nda düzenlenen Samsun 6. Olağan İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, "tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet" vurgusunda bulunarak yola böyle çıktıkları, böyle yürüyeceklerini, aksi istikamette olanların çok ciddi trafik kazası yapacağını söyledi.

Bu ilkelerden taviz vermeyeceklerinin, aksi halde bu coğrafyada bir gün bile yaşamanın mümkün olmadığının altını çizen Erdoğan, "Biz bu ülkenin başına son iki yüz yıldır neler geldiğini unutmadık, unutmayacağız." ifadesini kullandı.

Balkan Savaşları, Çanakkale Zaferi, Kafkas Harekatı, Kut'ül Amare Zaferi, Birinci Dünya Savaşı, İstiklal Harbi'ni, bu zaferi kazandıktan sonra dahi nelerden vazgeçmek zorunda kalındığını, bu coğrafyada çizilen suni sınırların yürekte açtığı yaraları, aradan geçen bunca zamana rağmen şu garip Anadolu topraklarının dahi hala çok görülmesini unutmadıklarını, unutmayacaklarını vurgulayarak "Bütün bunlara karşı mücadele edebilmek, hedeflerimize doğru adım adım yürüyebilmek için bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız. Aksi takdirde kendimizi çevremizde yaşanan faciaların içinde bulmamız kaçınılmaz olacaktır. Türkiye'yi kimsenin böyle bir duruma düşürmesine izin vermeyeceğiz." dedi.

- "Gerekirse canımızı vereceğiz, gerekirse can alacağız"

Büyük ve güçlü Türkiye'yi mutlaka inşa edeceklerini dile getiren Erdoğan, "Bunun için gerekirse canımızı vereceğiz, gerekirse can alacağız. Ama asla esir olmayacağız, namusumuza, çocuklarımıza tasallut edenlere fırsat vermeyeceğiz." şeklinde konuştu.

"Suriyeli yaşlı amcamızın yürek acısını yaşamayacak ve yaşatmayacağız" diyen Erdoğan, Suriyeli bir yaşlının "Bayrağınızın gölgesi bile yeter bize." ve Suriyeli bir kadının "Niye bu kadar geç kaldınız" sözlerine işaret ederek şöyle konuştu:

"Herkes duysun diye Samsun'dan bir kez daha haykırıyoruz: Ya olacağız, ya öleceğiz. Biz bunları söylerken kesinlikle hamaset yapmıyoruz. Biz milletimizin hissiyatını, ülkemizin kararlılığını, devletimizin tavrını ifade ediyoruz. Birileri hala bizim kararlılığımızı anlayamamış olabilir, birileri hala bizim sözlerimizi blöf veya altı boş ifadeler gibi görebilir. Birileri hala bizim köşeye sıkışınca sineceğimizi, pusacağımızı sanıyor olabilir. Emin olun çok yanılıyorlar."

- "Mücadelemizi her alanda kesintisiz vereceğiz"

Son 4-5 yılda ortaya konulan kararlılığın, yapılan işlerin, yürütülen operasyonların sözlerinde ne derece ciddi olduğunu göstermeye yeteceğini belirten Erdoğan, şunları söyledi:

"Ama anlaşılan o ki birilerinin gözleri var ama görmüyor, kulakları var ama duymuyor, dilleri var ama doğruyu konuşamıyor. Çünkü onların kalpleri mühürlü. Hiç önemli değil. Eninde sonunda hepsi de bizim kim olduğumuzu, ne yaptığımızı, ne yapabileceğimizi, nereden geldiğimizi, nereye gittiğimizi anlayacak. O güne kadar biz mücadelemizi her alanda kesintisiz vereceğiz. Demokrasiyse en güzelini tesis ediyoruz, tesis edeceğiz. İnsan haklarıysa en ilerisini uyguluyoruz, uygulayacağız. Ekonomiyse en büyüğünü yapıyoruz, yapacağız. Kalkınmaysa en büyük projelerimizi gerçekleştiriyoruz. Sanayiyse, bilimse en ilerisine biz sahip olacağız. Dış politikaysa dünyanın tamamını kucaklayacağız. Orduysa evelallah en güçlü orduya inşallah dünyada biz de sahip olacağız."

Afrin harekatında yerli üretim İHA ve SİHA'ların oynadığı önemli role dikkati çeken Erdoğan, İsrail'in ve Amerika'nın bu hava araçlarını vermediğini, vermeyeceğini aktardı. Şimdi Türkiye'nin böyle bir derdi olmadığını vurgulayan Erdoğan, Türkiye'nin İHA'sının da SİHA'sının da olduğunu vurguladı. Erdoğan, "Tüm operasyonlarda 3'te birini vuran SİHA'lar. Bu bizim için çok önemli bir güç, çok önemli bir imkan." dedi.

Zırhlı taşıyıcılarla dağ taş demeden ilerlendiğini dile getiren Erdoğan, tankların da devreye gireceğini ve çok daha güçleneceklerini bildirdi.

- "Her şey zamanla telafi edilir de geçip giden zaman hiçbir şeyle telafi edilmez"

Bütün bunları başardıktan sonra kimin ne dediğinin önemi olmadığına işaret eden Erdoğan şöyle devam etti:

"Ondan sonra tek önemli olan bizim ne istediğimiz, ne yapacağımız olacaktır. Ama bunun için vaktimizi iyi kullanmamız gerekiyor. Her şey zamanla telafi edilir de geçip giden zaman hiçbir şeyle telafi edilmez. Her alanda çok çalışacak, hedeflerimize adım adım yaklaşacağız. İster bakan, ister bürokrat, ister belediye başkanı, ister iş adamı her kim elindeki imkanları ve yetkileri, ülkemizin ihtiyaçları doğrultusunda etkili, kararlı, hızlı bir şekilde kullanmıyorsa vebal altındadır. Yaptığı veya yapmadığı işlerle Türkiye'yi yaşadığı bu tarihi dönemde daha ileriye taşımak değil yerinde saydırmak ve hatta geriletmek için çalışan hiç kimseyi benim milletim affetmeyecektir."

Erdoğan, sorumluluklarını yerine getirilmesini, gayretli olunmasını, yerli ve milli tavrın ortaya konulmasını beklediklerini ifade etti.

- "Gerekli tokadı alacaklar"

Milliyetçi Hareket Partisi ile oluşturdukları ittifaka da değinen Erdoğan, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Bu ittifakımız ülkemize ve milletimize hayırlı olsun. İnşallah önümüzde kasım seçimleri, cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ittifakı, bunun yanında parlamento ittifakımız, bütün bunlar Türkiye'nin yeniden diriliş harekatının aynı zamanda bir noktalaması olacaktır. Çok daha güçlü çıkacağız. İnşallah bu ümmeti parçalamak isteyenler, bu milleti parçalamak isteyenler gerekli tokadı, gerek mart yerel seçimleri gerekse kasım cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi seçiminde alacaklardır."

Cumhurbaşkanından memuruna kadar devlet mekanizmasının tamamının bir ahenk içinde çalışması, Meclisten hükümete ve yargıya kadar tüm erklerin aynı hedefe yönelmesinin önemini anlatan Erdoğan, 2019'un bu nedenle çok önemli olduğunu kaydetti.

Erdoğan, "Türkiye geçmişte maruz kaldığı ve izleri halen görülebilen pek çok sıkıntılı, hastalıklı, sancılı alışkanlığını 2019'dan itibaren terk edecektir. Artık o bitiyor. Yeni yönetim sistemiyle her alanda gelişmemiz, büyümemiz, yürüyüşümüz hızlanacaktır." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kongre salonundaki vatandaşlarla birlikte "Beraber yürüdük biz bu yollarda" şarkısının dizelerini okudu.

Kongrede yeni görev alacak isimlere başarılar dileyen Erdoğan, görevlerini devredeceklere de hizmetleri için teşekkür etti.

- Notlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kürsüde konuşmasına başlamadan önce tribünlerden kendisi için hazırlanan koreografiyi izledi.

Önce Filistinli karikatürist Naci el-Ali'nin ünlü çizgi karakteri "Hanzala"nın, sahile vuran küçük bedeniyle Suriye'deki göçmen sorununun simgesi haline gelen Aylan Kurdi'nin ve Batı Şeria'nın El-Halil kentindeki protestolar sırasında İsrail askerlerince gözleri bağlanarak gözaltına alınan 16 yaşındaki Fevzi Cundi'nin fotoğrafları koreografide yer aldı.

Zeytin Dalı Harekatı'nı simgeleyen fotoğrafla Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın fotoğrafının tribünlerde yerini almasının ardından AK Parti Genel Merkezince hazırlanan bir video da salondaki partililere izletildi.

Konuşması sonrasında gazilerle hatıra fotoğrafı çektiren Erdoğan'a hediye takdim edildi.

Kongrede İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Türk Grubu Başkanı ve AK Parti Samsun Milletvekili Akif Çağatay Kılıç, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Mahir Ünal, Çiğdem Karaaslan, Hayati Yazıcı, AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz da hazır bulundu.