CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) halk oylamasında "mühürsüz oyların geçerli sayılması"na ilişkin kararının iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle Danıştaya yaptıkları başvurunun reddedilmesine ilişkin, "Bu karar doğru bir karar değildir. Danıştayın bu kararının henüz daha hiçbir ön inceleme yapılmadan alelacele verilmiş olmasını anlamlı buluyoruz. Ama bu bizim hukuk mücadelesini sürdürmemize engel olmayacak." dedi.

Tezcan, parti genel merkezinde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, söz konusu kararla ilgili Danıştayın 5 üyesinden birisinin "muhalefet şerhi" verdiğini, bunun çok önemli olduğunu söyledi.

Yargı sürecinin hangi ölçülerde manipüle edildiğini bildiklerini ileri süren Tezcan, "Bu karar doğru bir karar değildir. Danıştayın bu kararının henüz daha hiçbir ön inceleme yapılmadan alelacele verilmiş olmasını anlamlı buluyoruz. Ama bu bizim hukuk mücadelesini sürdürmemize engel olmayacak. Bundan sonraki süreçler de var." ifadesini kullandı.

Tezcan, iç hukuk ve uluslararası hukuk yolları çerçevesinde teknik çalışmalarının belli bir noktaya geldiğini belirterek şunları kaydetti:

"O çalışmayı tamamladıktan sonra, en son noktada siyasi karar vereceğiz. Siyasi olarak nerelere gidilebilir konusunda... Bu konuda çeşitli merciler var gidilebilecek. Anayasa Mahkemesinin bireysel başvuru yoluyla denetimi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine bireysel başvuru yoluyla müracaat, yine Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi çerçevesinde yapılacak uluslararası müracaatlar var. Bunu bütün hukukçu arkadaşlarımız teknik olarak hangisinin olabilirliği, hangisinin olamayacağı konusunda çalışmalarını yapıyorlar. O çalışmalar da yakında tamamlanacak."

"Kararın açıklanmasının ardından, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör'ün Başbakan Binali Yıldırım ile görüştüğünün" hatırlatılması üzerine Tezcan, "Bu ziyaretler çok anlamlı. Danıştay Başkanının, bu aşamada bu ziyareti daha önceden planlı bile olsa yapmaktan imtina etmesi gerekirdi. Zannediyoruz ki daha önceden planlı değil, özellikle bundan sonra muhtemelen planlanmış bir ziyarettir. Bu, yargının bağımsızlığına ciddi biçimde gölge düşüren ve bundan sonra da yargı organlarının kararlarında kamuoyunu tatmin etmeyecek, endişeye düşürecek uygulamalardır." dedi.

YSK ve Anayasa Mahkemesi başkanlarının da benzer görüşmeleri yaptığı yönünde bazı ifadelerin olduğunu ileri süren Tezcan, bunun hoş olmadığını söyledi.

- "Türkiye'de her şey iktidardan müteşekkil değil"

Tezcan, "Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Zühtü Arslan'ın bugün yaptığı konuşma, CHP'nin buraya başvurması anlamında sizi umutlandırdı mı?" sorusu üzerine, Anayasa Mahkemesi Başkanının bugün yaptığı konuşmanın bütünüyle kendilerini umutlandıracak bir konuşma olmadığını belirtti. AYM'nin, "YSK kararlarının bireysel başvuru yoluyla denetlenmeyeceğine" ilişkin kararlarının olduğu ve bu kararları doğru bulmadıklarını ifade etti.

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisinin Türkiye ile ilgili kararının anımsatılması üzerine Tezcan, "Bu, Türkiye açısından çok büyük bir kayıptır. Bu aslında iktidarın, Türkiye'yi hangi noktaya getirdiğinin çok açık bir göstergesidir. Türkiye hızla çağdaş dünyadan kopmakta, otoriter rejimlerin altında sınıflandırılan ülkeler pozisyonuna hızla çekilmekte. Türkiye'nin Avrupa Birliği hedefinden koptuğunun işaretleri bunlar. Bunlar ciddi biçimde bizi rahatsız eden uygulamalar." karşılığını verdi.

- "Olağanüstü kurultay gündemimizde değil"

Avrupa Birliği'ne çağrıda bulunan Tezcan, "Türkiye'de her şey iktidardan müteşekkil değil. Bu anayasa referandumu da göstermiştir ki Türkiye'de demokrasiden yana tavır alan güçlü bir yapı vardır. Bu yapıyı yok edecek ve daha otoriter bir noktaya sürükleyecek uygulamalardan vazgeçmelerini tavsiye ederiz." dedi.

Tezcan, "CHP'de olağanüstü bir kurultay söz konusu mu?" sorusuna, "Böyle şeyler, herhangi bir şekilde bizim gündemimizde söz konusu değil. Şu anda Parti Meclisimiz her noktayı tartışıyor. CHP, Türkiye'yi demokratik bir geleceğe hazırlama konusunda yoluna devam edecek." yanıtını verdi.