Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) temaslarda bulunan Türkiye Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, basın mensuplarıyla bir araya geldi. Bir Yunansiyasetçinin "Ankara'ya bir saatte geliriz" sözlerinin hatırlatılması üzerine Çavuşoğlu, "Uçakla bile gelemiyorlar. Yunanistan böyle bir ülke, çok ciddiye almamak lazım. Başbakanımız dedi ya 'rahat dursunlar'; başka bir şey istemiyoruz" dedi. "Yunanistan çok iyi bildiğim bir ülke; orada doğdum, orada büyüm" diye konuşan Çavuşoğlu, "Yunanistan'ı ikiye ayırıyorum: siyasetçiler ve halk. Ama halk da kendi içinde ikiye ayrılıyor; şoven ve daha ılıman olarak. Yunanistanda şoven de olsa ılıman da olsa siyasette tesiri olan Türkiye ile ilişkilerdir" ifadelerini kullandı.

Yunan siyasetçilerinin sıkıştığı an Türkiye'yi hedef alan açıklamalar yaptığını dile getiren Çavuşoğlu, "Böylece güç devşiriyorlar" dedi. Çavuşoğlu şöyle devam etti:

"Yunan siyasetçilerin son günlerde özellikle Ege bağlamında ortaya koyduğu bu yaklaşımları da ben iyice sıkışan, dar boğaza giren ekonomisinin siyasete olan yansımasına karşı bir manevra olarak görüyorum. Halkına, Yunanlılara ekonomik sıkıntıları unutturmak ve onların bu konudaki düşüncelerini arka plana atarak, 'daha önemli tehdit ve risklerimiz var, Türkiye var' noktasına taşıyarak kendi siyasetlerini bir noktada tutmaya çalışıyorlar. İkinci olarak; Yunanistan her şeyi yaptı, AB de Yunanistan'a gereken her şeyi yaptı ama Yunanistan'a yetmez. AB'ye de bu defa Türkiye üzerinden kendisini acındırarak 'daha fazla kazanım nasıl elde ederim' aklının bir ürünüdür bu, başka bir şey değil. Yoksa Yunanistan'ın eti ne budu ne."

'ESED'İN KATLİAMLARINA REAKSİYON ÇOK ÖNEMLİ'

Suriye konusunda da açıklamalar yapan Hakan Çavuşoğlu, "Suriye'de Esed ve rejimle alakalı söylediklerimiz var" dedi. Çavuşoğlu, "Hem İngiltere hem Fransa hem ABD yıllar sonra da olsa Esed'in bu katliamlarına reaksiyon vermeleri çok çok önemli" diye konuştu. Çavuşoğlu şunları kaydetti:

"Esed rejiminin masum sivillere yaptıkları var. Biz, Rusya ile ikili ilişki kurarken, İranla aynı şekilde bunu sağlarken ödün vererek bunu yapmıyoruz. Her ülkenin kendi değerleri, ilkeleri, dış politika perspektifi doğrultusunda alınan kararlar ve yol var. En başından bu yana Suriyenin toprak bütünlüğü, Esed ile ilgili düşüncelerimiz de belli; bir an evvel bölgedeki bu huzursuzluk ve kaos ortamının nihayete ermesi için siyasi çözümün sonuca erdirilmesi."

AVRUPA KOMİSYONU'NUN 'FETÖ TERÖR ÖRGÜTÜ' TANIMI

Avrupa Komisyonu'nun 2018 yılına ilişkin Türkiye raporunda, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nı (FETÖ/PDY) ilk kez terör örgütü olarak tanımlamasını da değerlendiren Çavuşoğlu şunları söyledi:

"FETÖ konusu ile ilgili ABnin böyle bir şey ifade etmesi; şunu söylemek lazım: Biz müttefiklerimiz konusunda son yıllarda Türkiye'ye dönük meydana gelen hadiseler nedeniyle inancımızı ve samimiyetimizi yitirdik. Hem AB ülkeleri hem diğer müttefiklerimiz konusunda ne yazık ki ikircikli bir yapı ile karşı karşıya kaldık. BirçokAvrupa ülkesinde bunların elini kolunu sallayarak dolaştığına şahit oluyoruz. Okumasını yapmak için önümüzdeki döneme bakmak lazım. Somut adıma. Pratikte sonucu olmadığını da görüyoruz. Bu bakımdan beklemek lazım, süreci takip etmek lazım."

'FETÖ'NÜN AMACINI ANLADILAR'

Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, FETÖ okullarının kapatılmasıyla ilgili yapılan görüşmelere de değindi. Çavuşoğlu, "Gittiğim bölgelerdeki görüşmelerimizdeMoğolistan, Kırgızistan önemli görüşmeler sağlandı" dedi. Çavuşoğlu, "FETÖyü tüm ülkeler, art niyetli olmadıkça arkasında olmadıkça, hangi amaca hizmet ettiklerini anlamış durumda. Neye hizmet ettiklerini anlamış durumdalar; istihbarat örgütü gibi terörist örgüt. Görünürde okul ama arka planda daha farklı amacı olan bir terör örgütü. Ülkeler de bunu anladı. Alınan kararlar var, atılacak adımlar var. Gelişmekte olan ülkelerde kararların alınması zor olabiliyor, başka ülkelerin tesirini hissediyorsunuz, buna rağmen kararlı ve cesaretli şekilde mücadele ettiklerini görüyoruz. Bazı ülkelerden, alıp getirdiğimiz teröristlerden de kararlılığı anlıyorsunuz. Şu ana kadar olmuş bir şey değildi. Bizim FETÖ'yü anlatmakta bir eksikliğimiz yok. Onların da anlamakta eksikliği yok. Uygulamada, pratikte çeşitli nedenlerden kaynaklanan aksamalar var. Bazısı iyi niyetli aksama olabilir bazıları da maalesef mecbur kaldıkları için."

'YUNANİSTAN KARDEŞLERİMİZE BASKI KURUYOR'

Yunanistan'daki Türklerin sorunları konusunda da açıklamalar yapan Çavuşoğlu, "Azınlığın sıkıntıları hiç bitmedi. 24 Temmuz 1923ten bu yana sıkıntı devam ediyor" dedi. "Zaman zaman iyi günler oluyor zaman zaman farklı günler oluyor" diye devam eden Çavuşoğlu, "Yunanistan, içerisinde yaşayan azınlığa bir nifak odağı olarak bakıyor. 2'nci Dünya Savaşı'nda Yunanistan ordusundaki askerleriyle, Yunanistan için savaşmış, orada hayatını kaybetmiş, şehit olmuş Türk Müslüman azınlığı var. Yunanistandaki Batı Trakya Müslüman Türk azınlığı geçtiği tüm sınamalardan sonra devletine hiçbir şekilde ihanet etmemiştir. Yunanistan maalesef buna bir türlü ikna olmuyor. Kardeşlerimizi risk ve tehlike olarak görüyor. Bir an evvel orayı terk etmeleri arzusuyla asimilasyon, baskı, her türlü enstrümanı kullanıyor" dedi.

Yunanistan'ın 2008'den itibaren ekonomik dar boğaza girdiğini belirten Çavuşoğlu, "27 bin dolar milli geliri olduğu dönemde Batı Trakya'dakilerin 2 bin 500 dolardı. ABnin en az gelişmiş bölgesiydi. Kardeşlerimiz değerli bir varlık mücadelesi veriyorlar. Her şeye rağmen Yunanistana karşı farklı bakış açısı benimsemediler. Üzüldüler, kırıldılar, hayal kırıklığına uğradılar ama hep siyasette sonuç alacakları düşüncesi ile hareket ettiler. Sadık vatandaşlarıdır. Vergi ödeyip askerlik yapıyor, savaşta devleti için ölüyor. Daha ne yapsın. Vakıflar Yunanistanda özerktir. Olmaması gerektiği halde 15 milyon avroluk vergi borcu çıktı. Af ettik diyorlar ama belgesini vermiyorlar. Demokles'in kılıcı gibi toplum üzerinden tutulan kılıç var" diye konuştu.