AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, "Mevcut anayasa 82 model, her tarafı dökülüyor. Şanzımanı dağılmış, anayasayı yapan darbeciler yok olmuş, gitmiş. Bu dünyadan öbür dünyaya gitmiş. Hala bunların anayasası ile devam etmek mecburiyetinde miyiz? Bu anayasa dertlerimize çare bulamıyor. Türkiye'nin gelişen ihtiyacını karşılamıyor." dedi.

Yıldırım, anayasa değişikliği halk oylaması sürecinde partisince Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde vatandaşlara hitap etti.

PKK'lı teröristlerin bugün Şırnak'ta güvenlik güçlerine tuzak kurduğunu anımsatan Yıldırım, "Hayatını kaybeden Mehmetçiklere Allah'tan rahmet, yaralanan askerlere şifa diliyorum. Bu bir kez daha göstermiştir ki bu ülkeyi bölmeye hiçbir alçağın gücü yetmeyecek. Terörle mücadelemiz kararlılıkla devam edecek." diye konuştu.

Yıldırım, 15 Temmuz'da FETÖ'nün darbe girişiminde şehit olan Yozgatlı kahramanları da rahmet ve minnetle andı.

Darbe girişiminin üzerinden henüz bir yıl geçmediğini, acıların taze, öfkenin de bir o kadar fazla olduğunu anlatan Yıldırım, 15 Temmuz'un bu anayasa ile çok daha fazla yol alınamayacağını bir kez daha gösterdiğini söyledi.

- "Bu anayasa dertlerimize çare bulamıyor"

 Kendisinden önce söz alan Eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in ülkenin eski anayasadan neler çektiğini, neler kaybettiğini bütün açıklığıyla ortaya koyduğunu vurgulayan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

 "Türkiye bir darbeyle, dayatmayla karşı karşıya geldi. Mevcut anayasa 82 model, her tarafı dökülüyor. Şanzımanı dağılmış, anayasayı yapan darbeciler yok olmuş, gitmiş. Bu dünyadan öbür dünyaya gitmiş. Hala bunların anayasası ile devam etmek mecburiyetinde miyiz? Bu anayasa dertlerimize çare bulamıyor. Türkiye'nin gelişen ihtiyacını karşılamıyor. Siyasetteki dertlerin dermanı millettir. Milletin iyileştiremeyeceği, tedavi edemeyeceği hiçbir hastalık, dert yoktur. Biz de bu anlayışla MHP ile bir araya gelerek Türkiye'nin artık işe yaramayan, sorunlara çözüm üretmeyen bu anayasasını değiştirmek için çalışma yaptık."

- "Tek limanımız, sığınağımız millettir"

Yıldırım, Meclise götürdükleri anayasa değişikliği teklifinin oylanarak milletvekilleri tarafından kabul edildiğini hatırlattı.

Vatandaşlara, "Mecliste vekillerin kabul etmesi yeter mi?" sorusunu yönelten Yıldırım, "Kim karar verecek, Yozgat karar verecek. Yiğidin harman olduğu Anadolu şehri, 'Bayrak, vatan, millet, devlet' diyen Yozgat karar verecek. Çünkü bizim dalgalı denizde tek limanımız, sığınağımız millettir." ifadelerini kullandı.

Yıldırım, anayasa değişikliği teklifini Meclise getirirken, değişiklikleri yaparken, bütün siyasi partilere çağrıda bulunduklarını, sadece MHP'den olumlu yanıt geldiğini anımsattı.

- "Yozgat ne karar verirse başımızın üstünde yeri var"

 Aynı şekilde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na da çağrıda bulunduğunu ifade eden Yıldırım, alandaki vatandaşların "yuh" sesleri üzerine şunları söyledi:

"Yapmayın, bırakın, nefesinizi tüketmeyin. Sayın Kılıçdaroğu'na 'Gel bu kervana sen de katıl bu tarihi adımda senin de bir katkın olsun. Eğer bizim hazırladığımız anayasa değişikliğini beğenmiyorsan kendin bir teklif hazırla getir, ikisini de oylayalım, ikisini de millete götürelim.' dedik. Diyelim ki, ey ahali işte iki tane teklif var, birisi CHP'nin ve onu destekleyen HDP'nin, birisi de bizim, milletin partisi AK Parti ile MHP'li, ülkücü kardeşlerimizin hazırladığı anayasa, millet karar versin. Millet hangi kararı verirse, Yozgat ne karar verirse başımızın üstünde yeri var."

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, "Kılıçdaroğlu ne dedi, 'Bu anayasaya değişikliğine millet 'evet' dese de biz tanımıyoruz.' Buradan söylüyorum, ey Kılıçdaroğlu, sen tanısan ne olur tanımasan ne olur, millet de seni tanımaz, zaten tanımıyor. 'Bu anayasaya 'evet' diyenler ihanet ediyor.' diyor? Hadi oradan." dedi.

Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka hitap eden Yıldırım, anayasa değişikliğine ilişkin Mecliste oylama yapılırken, CHP'nin kürsüyü işgal ettiğini ve her türlü rezaleti çıkardığını, HDP'nin ise hendek kazmaktan bu işlere vakit bulamadığını söyledi.

Yıldırım, Kürtlerin verdiği oylara ihanet eden HDP'nin Kandil'in emrine girdiğini ifade ederek, şunları kaydetti:

"Milletin oyunu Kandil'e peşkeş çekti. HDP ve CHP, bu dönemde adeta ikiz kardeş gibiler. İkisi de hep bir ağızdan 'hayır' şarkısı söylüyorlar. Kılıçdaroğlu ne dedi, 'Bu anayasaya değişikliğine millet 'evet' dese de biz tanımıyoruz.'  Buradan söylüyorum, ey Kılıçdaroğlu, sen tanısan ne olur tanımasan ne olur, millet de seni tanımaz, zaten tanımıyor. 'Bu anayasaya 'evet' diyenler ihanet ediyor.' diyor? Hadi oradan. Gün yaklaştıkça bir tane milletvekili çıkmış densiz densiz konuşuyor. 'Evet' çıkarsa, İstiklal Savaşı'nda Yunan'ı denize döktüğümüz gibi 'evet' verenleri İzmir'den denize dökeceğiz.' diyor. Densiz, alçak, sen kimsin?"

CHP ve HDP'nin kol kola girdiğini ve güya birbirlerini tanımıyormuş gibi yapıp arkadan 'hayır' için çalıştıklarını belirten Yıldırım, Avrupa'daki bazı yöneticilerin de Türkiye'ye karşı ibretlik bir tavır içerisine girdiğini dile getirdi.

- "PKK ve FETÖ'ye kucak açmak ülkenizi zehirler"

Bazı siyasetçi ve gazetecilerin PKK ve FETÖ mensubu teröristlere, adeta kol kanat gerdiğine işaret eden Yıldırım, "Siz kendi ülkenize bakın, sizin bu sene seçimleriniz var. Türkiye üzerinden siyaset yaparak, seçim kazanmayı mı hedefliyorsunuz? Bu iş yanlış. Katil PKK'ya, FETÖ'ye kucak açmak ülkenizi damarlarınıza kadar zehirler. Bunların hepsi terör örgütü, hepsi insanlığın, çağımızın belası." ifadelerini kullandı.

Başbakan Yıldırım, alandakilerin "idam isteriz" tezahüratları üzerine, "Merak etmeyin. Önce şu önümüzdeki işi bitirelim." diye konuştu.

Bu kişilerin derdinin büyüyen, yükselen Türkiye'nin önünü kesmek olduğuna işaret eden Yıldırım, anayasa oylamasından "evet" çıkarsa, üçüncü havalimanının hızla tamamlanacağını kaydetti. Başbakan Yıldırım, Yozgat'a yapılacak havalimanının inşaatının da bu yıl başlayacağını bildirdi.

Yıldırım, yeni köprüler, havalimanları ve bölünmüş yollar, fabrikalar ve organize sanayi bölgelerinin yapılmamasını ve milli gelirin artmamasını isteyenlerin terör örgütlerinin sırtını sıvazladığını, bu kişilerin her türlü 'hayır' propagandasını yaptırdıklarını ancak Almanya'da Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ı konuşturmadıklarını söyledi.

Anayasa değişikliği kabul edilirse bir daha darbelerin yaşanmayacağının altını çizen Yıldırım, tek patronun millet olacağını, millet iradesinin dışında bir irade kalmayacağını bildirdi.

Türkiye'nin yeni anayasa ile terör belasının üstesinden geleceğini vurgulayan Yıldırım, "Onun bunun kolu kanadı altında gezen terör örgütleri artık ortalıkta dolaşamayacak. Biz memlekete hizmet ederken, Türkiye'yi kalkındırırken, refahı, huzuru artırırken sizden izin mi alacağız, sizden icazet mi alacağız? Bizim Allah'tan sonra tek hesap vereceğimiz millettir, aziz Türk milletidir." değerlendirmesinde bulundu.

- "Yeni anayasayla 2023 hedeflerine doğru kararlılıkla ilerleyeceğiz"

Binali Yıldırım, Avrupa, CHP ne derse desin, Türkiye'nin yeni anayasayla 2023 hedeflerine doğru kararlılıkla ilerleyeceğini söyledi.

Halk oylamasına 12 gün kaldığını anımsatan Yıldırım, Yozgatlılardan 12 gün boyunca ilçe ilçe, mahalle mahalle, sokak sokak gezmelerini istedi.

Başbakan Yıldırım, Türkiye'yi boydan boya gezdiklerini, son seçimler öncesi millete "80 milyonu kucaklayacak bir anayasa yapacağız." sözü verdiklerini, sandıklara giden vatandaşların da kendilerine 1 Kasım'da bu yetkiyi verdiğini, aldıkları bu yetkiyle de halk oylamasına gidildiğini aktardı.

AK Parti'nin, 15 yıldır arkasında, sağında, solunda Anadolu'nun tertemiz insanlarını görmeden bir adım atmadığını vurgulayan Yıldırım, AK Parti'nin milletin yolundan başka hiçbir yolu tanımadığını, kirli pazarlık içinde olmadığını, kapalı kapılar ardından iş tutmadığını belirtti.

Mevcut anayasanın 82 model eski bir arabaya benzediğini dile getiren Yıldırım, "Artık yürümüyor. Türkiye'nin yönünü belirleyemiyor. Neden? Çünkü anayasa bir ülkenin pusulasıdır, pusula bozulmuş, gelecek vaat etmiyor, yol göstermiyor, sürekli engeller, sürekli dayatma, sürekli darbe tehdidi... Türkiye zaman kaybediyor." dedi. 

Başbakan Yıldırım, AK Parti dönemi öncesi, 2001 yılında yaşanan krizi anımsatarak, cumhurbaşkanı ile başbakan arasında sorunların yaşandığını, buna bağlı olarak krizlerin ortaya çıktığını hatırlattı. Yaşananların bedelini de milletin ödediğini dile getiren Yıldırım, şu ifadeleri kullandı:

"2001 krizi yaşandı. Bu krizin Türkiye'ye maliyeti 638 milyar lira. 2002'de geldik, 2011'e kadar biz bu krizden kalan borçları ödedik. Bu 638 milyarı eğer borçlara, faizlerine ödemeseydik, ne yapabilirdik? 74 Yavuz Sultan Köprüsü, 140 Avrasya Tüneli, 34 Marmaray, 15 Kanal İstanbul, 127 bin kilometre bölünmüş yol yapardık. Kişi başı milli gelirimiz bugün 11 bin dolar değil, 14 bin dolar olurdu. 2001 krizinin, bir anayasa kitapçığının fırlatılmasının bedeli bu. Bununla da kalsa iyi bir de vesayetler var, muhtıralar var, milli iradeye tehditler var. Sonra ne oldu 2001'den sonra milletin sinesinden AK Parti çıktı, milletin partisi iş başına geldi. Bizimle de uğraşmadılar mı? Bizimle de uğraştılar. 'Hatırımız kalmasın' diye bizi de boş bırakmadılar. Ne yaptılar ilk olarak? Milletin adamı Recep Tayyip Erdoğan'a kurucu genel başkanımıza siyasi yasak getirdiler, milletvekili olmasını engellediler. Yetmedi AK Parti'yi kapatmak için dava açtılar, yetmedi cumhurbaşkanının seçilmesini engellediler. Bu işin arkasında da bugün 'hayır' kampanyası yapan CHP var. CHP'nin bu memlekete bir hayırı, bir güzel işi yok. Nerede hayırsız işler varsa her yerde CHP, bugünde 'hayır' hayırın peşinde hayırdan hayırdan gelmez, CHP'den hiç hayır gelmez bu memlekete."

Başbakan Yıldırım, 2007'de yapılan referandumda Yozgat'ın yüzde 84 "evet" verdiğini anımsatarak, Yozgatlılardan 16 Nisan'da yüzde 90 "evet" verme sözü aldı.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, bugünün Alpaslan Türkeş'in 20'nci ölüm yıl dönümü olduğunu anımsatarak, "Allah Rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. Alpaslan Türkeş'in hayali de başkanlık sistemiydi, cumhurbaşkanlığı sistemiydi. İşte onun mirasını devralan MHP'li kardeşlerimizle, BBP'li kardeşlerimizle, ülkücülerle, alperenlerle, milliyetçilerle bir olduk, beraber olduk başbuğun hayalini gerçeğe dönüştürüyoruz." dedi.

Yıldırım, halk oylaması sürecinde partisince Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde vatandaşlara hitap etti.

"Hayır" kampanyası yapanların Türkiye üzerine hiçbir vaatlerinin olmadığını belirten Yıldırım, söylemlerinin korku, tehdit, kaos ve karamsarlık üzerine kurulu olduğunu söyledi.

Başbakan Yıldırım, bu kesimin geleceğe yönelik hiçbir olumlu söylemi olmadığına işaret ederek, "Kılıçdaroğlu kahvecilerle oturuyor, '16 Nisan'dan sonra kahveler kapanıyor, 'evet' vermeyin.' Minibüsçülere 'minibüs hatlarınız iptal olacak, evet vermeyin.' Güngörmemiş yalanlar bunlar. Bu kadar olur mu? Biz 14 senede 350 kilometre tünel yaptık. Türkiye'de Kılıçdaroğlu'nun yalanlarını arka arkaya dizsen 600 kilometre yapıyor." ifadesini kullandı.

Yeni anayasada huzur, güven ve millet iradesi olduğuna dikkati çeken Yıldırım, bu sistemde darbeci ve vesayetçilere yer olmadığını anlattı.

Binali Yıldırım, halkın önüne 16 Nisan'da iki sandık geleceğini, birinin cumhurbaşkanı, diğerinin milletvekili için olacağını bildirdi. "Aynı gün oy veriyorsunuz. Yazın seçim kışın seçim yok." diyen Yıldırım, şöyle devam etti:

"O gün akşam devleti 5 yıllığına kim yönetecek belli oluyor. Kararı millet veriyor. Şimdi seçim oluyor, seçiyorsunuz, sandıklar kapanıyor, sayılıyor, vekiller gidiyor, Ankara'da bir türlü hükümet kurulamıyor. Görev kime verilecek, kim başbakan olacak, kim bakan olacak, kapalı kapılar ardında, pazarlıklar, medya patronlarının evinde siz başkasını seçiyorsunuz, sizin karşınıza bir başkası çıkmış, Sizin iradeniz Ankara'da buharlaşıyor."

Yıldırım, 1950'den bugüne kadar Türkiye'de 48 hükümet, aynı sürede Almanya ve Fransa'da 15 hükümet kurulduğuna işaret ederek, 17 ayda bir kurulan hükümetten hiçbir hayır gelmeyeceğini vurguladı.

Başbakan Yıldırım, şu görüşlere yer verdi:

"Bugün rahmetli Alpaslan Türkeş'in 20'nci ölüm yıl dönümü. Allah Rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. Alpaslan Türkeş'in hayali de başkanlık sistemiydi, cumhurbaşkanlığı sistemiydi. İşte onun mirasını devralan MHP'li kardeşlerimizle, BBP'li kardeşlerimizle, ülkücülerle, alperenlerle, milliyetçilerle bir olduk, beraber olduk başbuğun hayalini gerçeğe dönüştürüyoruz. Biz bu eski Türkiye siyasetini aksayan yönlerini ortadan kaldırmak istiyoruz. Artık milletin kararının üstünde başka karar olsun istemiyoruz. Sistemin iflas eden yönlerini bir bir elden geçiriyoruz. Artık belirli bölgenin partisi olarak, belirli bölgelerden oy alarak iktidar olma yok."   

 - "Yolları böleriz ama Türkiye'ye böldürtmeyiz"

Yozgat'a 14 yılda 9.5 milyar liralık yatırım gerçekleştirdiklerine işaret eden Yıldırım, Yozgat'ta eğitim gören gençlere de bugüne kadar 15 milyon kitap dağıttıklarını bildirdi. Yıldırım, okulların tamamına internet kurduklarını, 10 bin 500 bilgisayar verdiklerini, okulları akıllı tahtalarla donattıklarını söyledi.

Öğrencilere ve öğretmenlere tablet verdiklerini anımsatan Yıldırım, Yozgat Bozok Üniversitesi'ni kurduklarını ve 16 bin gencin burada eğitim gördüğüne değindi.

Açılışını yapacağı modern 475 yataklı Yozgat Şehir Hastanesinin hayırlı uğurlu olması dileğinde bulunan Yıldırım, ayrıca Yozgat'ta 10 adet devlet hastanesi, 6 adet sağlık ocağı, 5 adet sağlık evini bitirdiklerini ve hizmete aldıklarını dile getirdi.

Başbakan Binali Yıldırım, Sorgun ilçesinde 250 ve Şefaatli ilçesinde de 25 yataklı hastanelerin bitmek üzere olduğunu ve yakın zamanda bunların açılışını yapacaklarını belirtti.

Yozgat'a 14 senede 328 kilometre bölünmüş yol yaptıklarına dikkati çeken Yıldırım, "Helal olsun Yozgat'a. Yolları böldük, milleti birleştirdik. Yolları böldük, hayatları birleştirdik. Yolları böldük, gönülleri birleştirdik. Yolları böleriz ama Türkiye'yi böldürtmeyiz." dedi.

Yıldırım, 2018'de Yozgat hızlı treninin başlayacağını belirterek, "Kırıkkale'ye yarım saat, Ankara'ya 1 saat, İstanbul'a 4 saat. İşte hizmet bu. Lafla peynir gemisi yürümüyor." ifadesini kullandı.

Yozgat İnandık Barajı'nı da yaptıklarını vurgulayan Yıldırım, Yozgatlıların sevgisi ve desteği olduğu müddetçe, Türkiye'ye, millete ve Yozgat'a var güçleriyle hizmet etmeye devam edeceklerini kaydetti.